Medya, bir duayenine daha veda etti. Gazeteci Metin Münir, Kıbrıs'taki evinde fenalaştı ve kaldırıldığı hastanede hayata veda etti. Münir 2002'de geçirdiği kalp krizinin ardından 'ölümden sonraki hayatım' adlı kitabında yaşam ile ölüm arasındaki düşüncelerini kağıda aktarmıştı.

Kıbrıs Ozanköy’deki evinde rahatsızlanan gazeteci Metin Münir, kaldırıldığı Lefkoşa Yakın Doğu Hastanesi’nde yapılan cerrahi müdahaleye rağmen kurtarılamadı.

Metin Münir 1944 yılında Kıbrıs’ta doğdu. İngiliz Lisesi’ni bitirdi, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne girdi. Kıbrıs olayları sırasında, üçüncü sınıftayken okulu bıraktı. Kıbrıs’a gitti, mücahitlik yaptı. İki yıl sonra okula döndü, mezun oldu.

Münir kendi deyişiyle “tesadüfen” gazeteci oldu. İlk işi olan Turkish Daily News’ta beş yıl çalıştı. BBC, London Times, Financial Times ve Sunday Times’ın Türkiye temsilciliklerini yaptı. 1,5 yıl Güneş gazetesinin genel yayın yönetmenliğini yürüttü. Yeni Yüzyıl, Sabah, Vatan ve Milliyet’te köşe yazdı.

2 Kasım 2012’de Milliyet’teki işine son verilen Münir, bir süre TürkRus.Com’da, ardından T24’te yazmaya devam etti. Yazıları son olarak Kıbrıs Diyalog gazetesinde yayınlanıyordu.

‘Ölümden sonraki hayatını’ anlatmıştı

Metin Münir, 2002’de kalp krizi geçirmiş, 4 dakika boyunca “tıbben ölüp” sonra hayata dönmüştü. Kalp krizi sırasında yaşam ile ölüm arasında kaldığı anları önce dizi yazı olarak yayınladı sonra ‘Ölümden Sonraki Hayatım’ adlı kitabında detaylandırdı.

Kitapta, kendi deneyiminin yanı sıra felsefenin sularında da yüzdü Münir. ‘Gerçekten de ölümden sonra başka bir hayat var mı? Hayatın anlamı nedir? Yaşarken onun değeri nasıl bilinir…’ gibi sorularla ölüme ve yaşama dair düşüncelerini paylaştı.

Onunkiler köşe yazısı değil tapınak yazıtıydı: Güle güle Metin Münir