İstanbul Bahçelievler’de bir dükkanda köpek inleme sesleri duyuldu. Vatandaşlar dükkan sahibine ulaştı ve dükkan sahibi S.K. da gidip duruma bakacağını söyleyince vatandaşlar da evlerine döndü. Ancak ertesi sabah aynı sesler yine yükseldi ve vatandaşlar yine dükkana gitti. Bu kez Perla’yı baygın halde bulup hemen kliniğe götürdüler. Veteriner hekim detaylı tetkik yapmak isteyince S.K. bunu istemediğini belirtti.
Gazete Duvar’dan Meral Candan’ın haberine göre Perla’nın sahibi S.K.’nın dükkanda masanın üstünde birkaç günlük tavuk parçaları ve ilaçlar olduğunu söylemesiyle ilk müdahale zehirlenme şüphesiyle yapıldı. Perla’nın 26 Ocak tarihli raporundaysa köpeğin kliniğe getirildiğinde bilincinin kapalı olduğu ve şiddetli kusma yaşadığı belirtildi. Ayrıca muayenede Perla’nın kırık dişleri olduğu ve bunun da ancak darbe sonucu olabileceği kanaatinin oluştuğu söylendi. Bununla birlikte dört aylık köpeğin akciğerleri sıvıyla doluydu ve nefes almakta güçlük çekiyordu. Bilinç kaybı için MR ve BT önerildi ancak sahibi istemedi. Ayrıca biyokimyasal analizler talep edildi ancak yine sahibi onaylamadı. Bilinci 4 Şubat’ta açıldığında titreme, yerinde dönme, epileptik nöbetler ve görme kaybı tespit edildi. Raporun sonucuna şu ifadeler yazıldı: “Bilinç açıldıktan sonra başlayan şiddetli nörolojik bulguları göz önüne alındığında kafa travmasına bağlı beyin ödemi veya reçeteli/reçetesiz narkotik madde kullanmış olabileceği düşünülüyor.”
Hayvansever Jale İyem “S.K.’yı tetkik sonuçları çıkınca aradık. Narkotik madde bulunduğunu söyledik ve ne olduğunu sorduk. Birkaç gündür Perla’yı arayıp sormayan, kliniğe uğramayan kişi bunun üzerine gelip Perla’yı zorla klinikten almaya çalıştı. Bu sırada kendisine müdahale eden hekimlere saldırdı. Hekimler kliniğe polis çağırdı. Ancak buna rağmen şahıs köpeği alıp gitti” dedi ve bu noktadan sonra işler renk değiştirdiği için dernek olarak köpeğe elkoydular.
İlçe Tarım Müdürü’nü arayıp Haydi Polisi’ne başvuran derneğin çabası sonrası Perla S.K.’nın elinden alınıp barınağa götürüldü. Ancak orada tedavi koşulları yoktu ve derneğin girişimiyle farklı bir kliniğe götürüldü. Burada yapılan MR’da da uyuşturucu bulundu. Yoğun bakıma alındı yeniden. Jale İyem köpeğin burada da kustuğunu ve az da olsa yemek yediğini söyledi. Umutlarının nasıl sona erdiğiniyse şöyle anlattı: “Daha sonra klinikten arandık, Perla’nın kasılmalarının çok arttığı ve vefat ettiği söylendi.”
İyem’in bahsettiği ikinci kliniğe 5 Şubat’ta gidildi. Buradaki tetkikler sonrası Perla’nın durumuyla ilgili ikinci bir rapor hazırlandı. Bu rapor da ilkini teyit eder nitelikteydi. Raporda nörolojik tedavi protokolüne başlandığı, ancak 7 Şubat’a kadar olumlu bir yanıt alınamadığı belirtildi. Cranialmr görüntüsü alınıp tedavinin ona göre yönetileceği ifade edildi. Raporda ayrıca Perla’nın ya şiddetli kafa travmasına bağlı beyin kanaması geçirdiği ya da yüksek dozda uyarıcı madde aldığı için bu duruma geldiği belirtildi. Perla tüm çabalara rağmen 20 Şubat’ta hayatını kaybetti. İki ayrı klinikten alınan raporda da kafada darbeye ve uyuşturucu maddeye dikkat çekilmişti.
S.K. hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyleyen İyem “Haydi Polisi’ne ifade verdik. Şikayetçi olduk. S.K. de Haydi Polisi’ne ifadeye gitti. Dosya İlçe Tarım Müdürlüğü’ne gitti, oradan da savcılığa… Savcılığın dosyayı hazırlamasını bekliyoruz” dedi. Ayrıca Perla barınağa götürüldüğünde S.K.’nın buradan köpeği almaya çalıştığı ve oradaki hayvanseverlere de “İçiyorum, ‘içiriyorum, size ne” dediğini aktardı.