Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Başıbüyük orman yangınlarının yüzde 95’inin insan eliyle çıktığını belirterek uyardı.
Kentte hava sıcaklıklarının 45 dereceyi aştığı hafta sonunda Çukurova, Sarıçam, Karaisalı, Feke ve Pozantı’da 10 ayrı noktada orman yangını çıktı. İtfaiyeciler havadan ve karadan mücadeleyle alevler yerleşim yerlerine sıçramadan yangınları söndürdü.
Yüzlerce dönüm orman zarar gördü. Yangınlardan dördünün anız yakılması sonucu çıktığı anlaşıldı. Bunun sonucunda tarlalarda toprak verimliği azalırken pek çok canlı türü öldü.
Uzman uyardı
Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Başıbüyük yangınların yüzde 95’inin insan eliyle çıktığını belirtti:
“Yangınların çıkış sebepleri genellikle anız, sigara, cam parçası veya kasti kundaklama yoluyla oluyor. Çok az bir kısmı da Tekirdağ’da olduğu gibi yüksek gerilim hattından kaynaklanıyor.
Çukurova’da buğday hasadı bitti. Eskisi gibi yaygın olmasa da kısmi olarak anız yangınları var. Bu yaşadığımız süreçte özellikle iki-üç gün öncesine kadar 45-46 dereceleri gördük. Yine mart ayında 40 derecelere yakın çok olağanüstü sıcakları gördük. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yaptığı tahminlere göre, önümüzdeki temmuz ile ağustos ayında içinde bulunduğumuz ve Akdeniz Çanağı dediğimiz Portekiz, İspanya, Türkiye ve özellikle Doğu Akdeniz’de çok yoğun sıcak hava olması bekleniyor. Bu sıcak hava da doğal olarak ormanların yangına çok daha hassas hale gelmesine neden oluyor. Dolayısıyla vatandaşlarımızın ve özellikle de çiftçilerimizin anız konusunda hiç olmadığı kadar çok daha fazla dikkat etmelerini istirham ediyorum.”
‘Çam ormanı yangına karşı çok hassas’
Prof. Dr. Başıbüyük meteorolojik koşullar nedeniyle yangınların söndürülmesinin çok zorlaştığını ifade ederek şöyle konuştu:
“Bunun dışında kazalar da meydana geliyor. Helikopter kazaları oluyor. Yangında çalışan insanlar gerçekten çok olağanüstü bir mücadele veriyor. Orman Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak çalışanlar ve diğer gönüllüler içinde geçmişte hayatını kaybedenler var. Bu bakımdan orman yangınlarına hiç olmadığı kadar çok daha fazla dikkat etmemiz lazım. Çünkü ormanlarımızın büyük oranda çam ormanından oluşması sebebiyle, yangına karşı çok daha hassas olduğunu söyleyebiliriz.
Orman Genel Müdürlüğü bu değişen iklim koşullarını da dikkate alarak insansız hava araçlarıyla 24 saat hiç durmadan sürekli havadan kontrolleri yapıyor ama bireysel olarak da özellikle vatandaşlarımızın dikkat etmesi gereken konular var. Bilhassa şehirler arası seyahat ederken hepimiz de gözlemliyoruz, izmarit atıyorlar. Hakikaten bu kadar büyük bir sorumsuzluk olmaz. Bir cam kırığı örneği var, bunlar kamu spotlarında da belirtiliyor. Bizim gerçekten çok dikkatli olmamız lazım.
Çünkü bunu görüyoruz, zaten son 48 saat içinde hiç olmadığı kadar çok arka arkaya yangın çıktı. Bunları söndürmek bir kez ortaya çıktıktan sonra gerçekten kolay bir hadise değil. Hem çok büyük ekonomik kayıp, hem de çok büyük bir ekolojik felaket haline geliyor.”
‘Dünyanın her tarafında rekor kırılıyor’
Dünyanın her tarafında rekor kırılıyor. Bizim burada da kırıldı. Yani hiç olmadığı kadar sıcak hava. Örneğin 30 Mart öncesi, meteorolojik kayıtların ülkemizde tutulduğu tüm zamanlardan beri inanılmaz sıcak hava kayıtları gözlemlendi. Şubat ayı özellikle Karaisalı bölgesinde, Adana’nın değişik yerlerinde inanılmaz derecede sıcak geçti.
Bu yalnız ülkemize has bir durum değil. Asya’da da aynı şekilde geçti. Bakın şubat ayında ABD’de, Teksas’ta tarihinin en büyük orman yangınlarından biri çıktı. Şubat ayını konuşuyoruz. Yani haziran ayını konuşmuyoruz, temmuz-ağustos ayını konuşmuyoruz. Zaten meteoroloji uzmanları televizyonlarda sürekli vatandaşlarımızı da uyarıyor ama biz de buradan bir kez daha uyaralım.”