Gezi davasında 18 yıl hapis cezasına çarptırılan ve milletvekilliği düşürülen Can Atalay için AİHM hükümetten savunma istedi. Dün yayımlanan bildirimde 'Milletvekili seçilme hakkı ihlal edilmiş midir' diye soruldu.

Gezi davasında tutuklanan ve Silivri Cezaevi’nde kalan Can Atalay Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) Hatay Milletvekili seçildi. Ancak Atalay’ın vekilliği AYM’nin hak ihlali kararına rağmen düşürüldü.

Anayasa Mahkemesi (AYM), 1 Ağustos’ta Resmi Gazete’de yayımlanan gerekçeli kararında Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin “yok hükmünde” olduğunu tespit etti. Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Atalay’la ilgili kararının hukuki değerden yoksun olduğuna karar verildi.

TİP Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırdı ama bu toplantıda kavga çıktı. AK Parti Milletvekili Alpay Özalan, TİP Milletvekili Ahmet Şık’a saldırdı. Bu arada DEM Parti Milletvekili Gülizar Biçer Karaca’nın kaşı yarıldı, Meclis’in yerlerindeki kanlar demokrasiye leke sürdü.

CHP şimdi tekrar Meclis’i toplantıya çağırıyor. Ancak AK Parti kanadı istekli değil. Zaten ilk toplantıya da yoklama alındıktan sonra girmişlerdi. MHP ise en başından olağanüstü toplantıya karşı çıkmış, AYM’yi hedef almıştı. Görüşmeye de katılmadılar.

Bu olaylarla ilgili yeni bir gelişme oldu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Can Atalay’a ilişkin hükümetten savunma istedi. AİHM tarafından dün yayımlanan bildiride iktidara AYM’nin kararlarına rağmen Yargıtay’ın tahliyeyi engellediği hatırlatıldı ve “Milletvekili seçilme hakkı ihlal edilmiş midir” diye soruldu.

Hukukçu Kadir Öztürk’ün aktardığına göre AİHM’in hükümete yönelttiği sorular şöyle:

“1. Başvurucu, Anayasa Mahkemesi’nin milletvekili seçilmesinin ardından devam eden tutukluluğu nedeniyle ihlal tespitinin dayanağı olan Sözleşme’nin 5 § 1 maddesini ihlal edecek şekilde özgürlüğünden mahrum bırakılmış mıdır? Özellikle Anayasa Mahkemesi’nin 25 Ekim ve 21 Aralık 2023 tarihli, başvuranın cezaevinden tahliyesine ve aleyhindeki ceza yargılamasının yeniden başlatılmasına ve askıya alınmasına hükmeden kararları göz önünde bulundurulduğunda, başvuranın özgürlüğünden mahrum bırakılmaya devam edilmesi, 5 § 1 maddesinin amaçları doğrultusunda “hukuka uygun” ve “kanunla öngörülen usule uygun” muydu (bkz. mutatis mutandis, Mehmet Hasan Altan / Türkiye, no. 13237/17, § 139, 20 Mart 2018)?

2. Başvurucu, Sözleşme’nin 5 § 4 maddesinin gerektirdiği şekilde, tutukluluğunun yasallığına itiraz edebileceği etkili bir prosedüre sahip miydi? Özellikle, Anayasa Mahkemesi’nin başvuranın devam eden tutukluluğunun yasal olmadığı tespitine rağmen Yargıtay’ın başvuranı tahliye etmeyi reddetmesi nedeniyle bu hüküm ihlal edilmiş midir (bkz. Khlaifia ve Diğerleri / İtalya [BD], no. 16483/12, §§ 128-31, 15 Aralık 2016, ve Yılmaz Aydemir / Türkiye, no. 61808/19, §§ 36-38, 23 Mayıs 2023)?

3. Başvurucunun Sözleşme’nin 5. maddesi ve Sözleşme’ye Ek 1 http://No.lu Protokol’ün 3. maddesine tekabül eden haklarının ihlal edildiğini tespit eden Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmamasına ilişkin yargılamalara Sözleşme’nin 6. maddesi uygulanabilir mi? Anayasa Mahkemesi’nin söz konusu kararlarının uygulanmaması nedeniyle başvuranın Sözleşme’nin 6 § 1 maddesi kapsamındaki mahkemeye erişim hakkı ihlal edilmiş midir (ilgili ilkeler için bkz. Bursa Barosu Başkanlığı ve Diğerleri / Türkiye, no. 25680/05, §§ 133-35, 19 Haziran 2018, diğer referanslarla birlikte)?

4. Başvurucunun seçildikten sonra tutukluluğunun devam etmesi ve nihayetinde milletvekili statüsünü kaybetmesi nedeniyle Sözleşme’ye Ek 1 http://No.lu Protokol’ün 3. maddesi uyarınca serbest seçimlerde milletvekili seçilme hakkı ihlal edilmiş midir (bkz. Selahattin Demirtaş/Türkiye (no. 2) [BD], no. 14305/17, § 386, 22 Aralık 2020)?”

Kurtulmuş, Can Atalay için ‘olmayan prosedürü’ eleştirdi