İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine göre mayısta 139, yılın ilk beş ayında en az 738 işçi hayatını kaybetti. Bunların arasında Ankara’da inşaat kalıbının altında can veren 50 yaşındaki Sıddık Şahin ve 24 yaşındaki çocuğu Sefa da vardı.
Baba – oğul Etimesgut ilçesinde bir firmaya ait iş yeri inşaatında çalışıyorlardı. Sefa tıbbi sekreterlik için atama bekliyordu. Ayrıca Kurban Bayramı’nın üçüncü gününde nişanlısıyla düğün yapmayı planlıyordu.
Ancak babasıyla birlikte geçen ay vinç halatının kopmasıyla düşen kalıbın altında kalıp yaşamını yitirdi.
Şantiye şefi Filiz A., vinç operatörü Mustafa A. ve inşaat koordinatörü Mustafa I., Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında tutuklandılar.
Bilirkişi raporunda vinç sahibi Bülent G.’nin asli kusurlu, şantiye şefi Filiz A., vinç operatörü Mustafa A.’nın tali kusurlu olduğu, Mustafa I’nın ise kusurunun bulunmadığı belirtildi.
Ölen baba – oğulun da olayda kusurlarının bulunmadığı ifade edildi.
Raporda, olayın kök nedeninin kule vinçte kapasitenin üzerinde kullanım durumunda tamburun çalışmasını engelleyecek sistemin olmadığına dikkat çekildi:
”Vincin kullanımı operatörün inisiyatifine bırakılmıştır. Makaralı şaryo sistemi tehlikeli yüksekliğe çıktığında operatör vinci çalıştırmaya çalışsa dahi vincin çalışmasını engelleyecek swic siteminin mevut olması ve çalışır halde olması durumunda bu kaza meydana gelmeyecekti. Vincin periyodik kontrolü yetkili kişiler tarafından yapılmış olsaydı vinçteki aksaklık ve eksiklikler giderilmeden kule vincin kullanılması önlenmiş olacaktı. Kaldırılan yükün altında çalışanların bulunmasına izin verilmemiş olması durumunda yükün ve şaryonun- koç başının düşmesi durumunda dahi ölümlü olay meydana gelmemiş olacaktı.”
Bu rapor doğrultusunda hazırlanan iddianame, mahkeme tarafından kabul edildi.
Asli kusurlu bulunan Bülent G., tali kusurlu bulunan Filiz A. Ve Mustafa A.’nın da aralarında bulunduğu altı kişi hakkında ‘taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak’ suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
İnşaatın koordinatörü Mustafa I. hakkında ise takipsizlik kararı verildi.
İddianamenin hazırlanması ardından tutuklu bulunan üç kişi, 22 gün sonra tahliye edildi.
‘Bunlar cezasız kalmasın’
Kazada babası ve kardeşini kaybeden Alican Küçükşahin, bir ay bile geçmeden tüm şüphelilerin serbest kaldığını belirterek tepki gösterdi:
“Türkiye Cumhuriyeti adaletine sesleniyorum, gereğinin yapılmasını istiyorum. Bu olaya kim sebep olduysa bir an önce gereğini yapmasını istiyorum. Bunlar cezasız kalmasın. Kardeşimin kız arkadaşı vardı. Evlenmeyi düşünüyordu ileride. O da Ankara’ya atanmıştı. Kardeşim normalde biyomedikal cihaz mezunu. Kendisi atama bekliyordu kız arkadaşı da Etlik Şehir Hastanesi’nde çalışıyordu.”
‘Üst sınırdan ceza istiyoruz’
Küçükşahin ailesinin avukatı Mehmet Türken, müteahhit firma, taşeron firma yetkililerinin ev hapsi dahi almadığını söyleyerek şunları kaydetti:
“Asıl işveren ve taşeron firma maalesef tali kusurlu olarak addedildiği için şu an için halihazırda adli kontrolün en hafif tedbiriyle imza atma ve yurt dışı çıkış yasağı yönüyle serbest bırakıldı. Asli kusurlu burada inşaat firma yetkilisi, vinç operatörü, bunların tamamı maalesef bir ay olmadan adli kontrolün en hafif tedbiriyle şu an için tutuksuz yargılanıyor.
İnşaatın sahiplerinin, iş güvenliği ve sağlığını sağlayacak kişilerin cezalandırılmasını istiyoruz. Bunlara ilişkin asli kusurlu olduklarına ilişkin raporların tanzim edilmesini istiyoruz. Burada yargılamanın bilinçli taksir boyutuyla olması gerekmekte.
Üç aşamalı bir kusur durumu var. Asıl işveren, alt işveren ve vinç operatörü. Bilirkişi raporunda günümüz teknolojisine uygun olmayan bir şekilde vincin onarıldığı söyleniyor. Teknolojik gelişmelere aykırı onarım var. Burada bilinçli taksirin uygulanmasını ve şahısların üst sınırdan cezalandırılmasını isteyeceğiz.”