Diyarbakır’ın Çınar ilçesiyle Mardin’in Mazıdağı ilçesi arasındaki bölgede çıkan ve can kaybının 15’e yükseldiği yangının neden çıktığı hala muamma. İki iddia var. Biri anızların tutuşup yerleşim yerlerine sıçradığı yönünde. Diğerine göre ise yangın bakımsız elektrik direkleri ve tellerinden kaynaklandı.
Yangında ölenlerin isimleri şöyle: Resul Yılmaz, Şeyhmus Demir, Mezher Demir, Remzi Yılmaz, İsmail Yardımcı, Abdurrahman Buğdaycı, Sinan Deviren, Rezan Yılmaz, Azat Yılmaz, Taliha Demir, Nuri Demir, Fadıl Demir, Kerime Erdenli, Ubeydellah Buğdaycı, Halime Erdem.
Çınar Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma da genişletildi.
Yangınla ilgili dikkati çeken bir detay resmi otoritelerin açıklamalarının çelişmesi. Diyarbakır Valiliği ve Sağlık Bakanlığı “anız yangını” diyor. Ancak İçişleri bu görüşte değil:
“Yangının çıkış sebebi ile ilgili şu anda Cumhuriyet Savcılığımız olaya elkoymuş durumda. Jandarma olay yeri inceleme ekipleri bölgede araştırmalarına devam ediyor. Şu anda kesin olarak tespit ettiğimiz ‘yangın şu sebepten çıkmıştır’ dediğimiz bir tespitimiz yok. Eğer bu tespiti savcılığımız tamamlar, soruşturmasını da tamamlarsa bunu da sizlerle paylaşırız.”
Peki meslek odaları ne diyor?
EMO: Anız olmadığı görüldü
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) konuyla ilgili incelemenin sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı. “Yangının çıktığı yerin ekili olduğu, anızın olmadığı görülmüştür” bulgusuna yer verilen raporda şunlar anlatıldı:
- “İletim hatlarında birçok noktada eklerin ve liflenmelerin olduğu tespit edilmiştir.
- Direkteki OG (yüksek gerilim hatlarının, transformatörlerin kondansatörlerin ve anahtarlama cihazlarının aşırı akımlardan korunması için kullanılırlar) sigortalarının yerinde olmadığı, bunun yerine iletkenlerle bypass edildiği ve bu bağlantıların gevşeklikten dolayı arka sebebiyet verebileceği tespiti yapılmıştır.
- Birçok direkte kırık izolatörlerin olduğu bu durumun atlamalara sebebiyet verebileceği teknik açıdan bir veridir.
- OG (Orta Gerilim) hatlarda ekili tarım alanlarında ağaç direkleri mevcudiyeti görüldü. Bu ağaç direklerin kullanılması uygun görülmemektedir.
- Hatların geçtiği güzergahlarda direklerin etrafında yangına karşı bir önlem alınmadığı gözlemlenmiştir. (Direk diplerindeki otların mevcudiyeti vs.) Direk diplerinde süs betonu olmadığı, otların direk dibinde biçilmediği tespiti yapılmıştır.
- OG hatlarının dibindeki ağaçların atlamaya sebebiyet verebileceği gözlemlenmiştir.
- İzolatörlerdeki gevşek ve sıkı bağların tekniğine uygun yapılmadığı gözlemlenmiştir.
- Şebekelerin bakım onarımı yapılmadığı teknik işletme sorumluluğu hizmetlerden yararlanılmadığı gözlemlenmiştir.
- Parafudr olmayışı aşırı gerilimlerin oluşmasına dolayısıyla ark oluşumuna sebebiyet vermektedir (Hat başlarında hat sonlarında ve Trafo girişlerinde mutlaka parafudr kullanılmalıdır).”
‘Kentte yanık tedavi ünitesi yok’
Mardin Tabip Odası yangının ortaya çıkardığı bir başka eksikliğe değindi.
Yangının gece meydana gelmiş olmasının ve bazı yerleşim yerlerine ulaşımın zorluğu gibi sebeplerle karadan müdahalenin yetersiz kaldığı belirtilen raporda “Yangına havadan müdahale edilmemesinin yaşanan kayıpların artmasına sebep olduğu düşünülmüştür” dendi.
Gönüllülük çağrısına cevap veren sağlık personeli ile beraber yeterli sayıda sağlık personelinin olaya müdahale ettiği kaydedilen raporda “İlimizde yanık tedavi ünitesi bulunmaması sebebiyle çok sayıda hastanın civar illere sevk edildiği ve bu durumun yanık gibi acil müdahale gerektiren bir durum için yaşanan kayıpların artmasına sebebiyet verebileceği düşünülmüştür” ifadesi kullanıldı.
Raporda soğutma çalışmalarının yetersiz olduğu, bu durumun yeni yangınların çıkması açısından risk teşkil ettiği kaydedildi:
“Yangın dumanındaki ince partiküller (parçacıklar) ağır/kalıcı kalp ve akciğer hastalıkları, kanser ve erken ölümlere sebebiyet verebilmektedir. Özellikle astım, KOAH, bronşit gibi kronik akciğer hastalıkları ve kalp-damar hastalıkları olanlar, yaşlılar, çocuklar, hamileler, şeker hastalığı (diyabet) tanısı bulunan kişiler daha büyük risk altındadır. Özellikle yangından etkilenmiş yapılar veya yakınlarında duman ve kül kalıntısı olan yerlerde temizlik yapılırken, külü ve kalıntıları dağıtıp tekrar havaya karıştıracak eylemlerden uzak durmak, yeterli havalandırma ve diğer koruyucu önlemlerin alınması hususlarına dikkat edilmesi önemlidir. Bu nedenlerle yangının halk sağlığını ilgilendiren boyutlarıyla ilgili çalışmalar yapılması önemli görülmüştür.”
Bakan Yumaklı’dan hasar tespit açıklaması
Öte yandan Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı da dün, 20 Haziran gecesi Diyarbakır’ın Çınar ilçesi ile Mardin’in Mazıdağı ilçesi arasındaki bölgede çıkan yangına ilişkin hasar tespit çalışmalarının tamamlandığı duyurdu.
Yumaklı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Diyarbakır Çınar ve Mardin Mazıdağı’nı etkileyen müessif yangın hadisesi çıktığı andan itibaren bakanlığımızın il ve ilçe müdürlüklerindeki personelimiz AFAD koordinasyonunda müdahale, destek ve tespit çalışmaları için bölgeye sevk edilmiştir. Çiftçilerimizin kayıp ve hasarlarına yönelik tespit çalışmaları da tamamlanmıştır. Diyarbakır’da; Çınar ilçesinde Köksalan Mahallesi, Bağacık Mahallesi, Yazçiçeği Mahallesi ve Ağaçsever Mahallelerinde 7 bin 900 dekar tarım alanının yandığı, bunun 6 bin 789 dekarında anız, 1111 dekarında ise hasadı yapılmamış buğday ekili olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca 1 adet traktör ve 14 adet sulama tesisi yanmıştır. Köksalan Mahallesinde 924 küçükbaş hayvan telef olurken, tedavi edilemeyecek durumda ağır yaralı 83 küçükbaş hayvan Et ve Süt Kurumuna (ESK) kesime gönderilmiştir. ESK bu hayvanları sahiplerinden nakliye primi vererek satın almıştır. 190 hayvan ise yerinde tedavi edilmiştir” dedi.
‘Müdürlüklerimiz çiftçilere destek olacak’
Bakan Yumaklı Mardin’deki hasar tespit çalışmasına ilişkin de, “Mardin’de; Mazıdağı ilçesinin Yetkinler ve Yücebağ Mahalleleri ile Kelek Mezrasında 7 bin dekarlık tarım alanının yandığı tespit edilmiştir. Bunun 4 bin dekarı hasadı yapılmamış buğday alanı, 3 bin dekarı anızdan oluşmaktadır. Ayrıca çiftçilerimizin bazı sulama ekipmanları zayi olmuştur. Mardin’de ekiplerimize bildirilen veya tespit edilen hayvan kaybı bulunmamaktadır. İl ve ilçe müdürlüklerimiz, bütün personeliyle bitkisel ve hayvansal üretim yapan çiftçilerimize destek olmayı sürdürecektir. Ayrıca yanan alanlarda biyoçeşitliliğimizin hızlıca eski haline dönmesi ve alanın daha da zengin bir biyoçeşitliliğe kavuşması için; Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından alanda hem rehabilitasyon çalışmaları hem de yaban hayatını iyileştirici faaliyetler gerçekleştirilecektir. Devletimiz ilgili bütün kurumlarıyla bölgede yaraları sarmaya devam edecektir. Yangında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Yangından etkilenen vatandaşlarımıza tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum” ifadelerini kullandı.