İstanbul’da bir kadın 29 Eylül Pazar gecesi Beyoğlu’ndaki Şehit Muhtar Mahallesi’nde yürürken iki erkek onu takip etmeye başladı ve bir köşede sıkıştırdı. Erkeklerden biri kadını duvarla kendi arasında sıkıştırdı ve önce sarılmaya sonra öpmeye başladı. Bu sırada hemen yanındaki erkek onları izliyordu. Kadın kaçmaya çalıştıkça sıkıştırdı ve sonunda kadını sokak ortasında yere yatırıp üzerine çıktı. O anlardan kadının yardım çığlıklarına rağmen kimse müdahale etmedi. Daha sonra iki erkek koşarak yanlarına girdi, kadını kurtardı.
Yardıma gelenlerle saldırganlar arasında arbede yaşanırken erkeklerden biri telefonuyla birine ulaşmaya çalıştı. Çevredekilerin toplanmasıyla dayak yemekten korkan saldırganlar ‘amcamın kızı’ bahanesini buldu ama çevredekiler ‘amcanın kızı olsa ne olur’ cevabını verince kaçamadı. O anlarda başka kişiler saldırıya uğrayan genç kadını bir merdivene oturtup sakinleştirmeye çalıştı. Olay yerine gelen polisler iki saldırganı gözaltına aldı. Emniyetin açıklamasına göre onları yakalayan devriye gezen polis ekipleriydi.
Kadın emniyette şikayetçi olmadı. İddiaya göre bunun sebebi ailesinin dışarıda olduğundan haberinin olmamasıydı. İfadesi alınan iki saldırgan da serbest bırakıldı. Bu kişiler 31 yaşındaki Semir Tarhan ve 27 yaşındaki Ömer Konu idi. Suç dosyaları da hayli kalabalıktı. Semir T.‘nin “cinsel saldırı,” “mukavemet,” “uyuşturucu madde kullanmak” ve “gasp” suçlarından Ömer K.’nın ise “cinsel saldırı,” “kasten yaralama,” “mukavemet,” “otodan hırsızlık” suçlarından kaydı vardı. Yani onlar da Ümraniye’de polis Şeyda Yılmaz’ı şehit eden Yunus Emre Geçti gibi tüm suç kayıtlarına rağmen ellerini kollarını sallayarak halkın içinde dolaşmaya ve suç işlemeye devam ediyorlardı.
Saldırı anının kamera görüntüleri ortaya çıkınca sosyal medyada infial yarattı. Olanları görenler serbest bırakılmalarına öfkelendi. Tepkilerin çığ gibi büyümesinin ardından iki saldırgan yeniden gözaltına alındı. Daha sonra da tutuklandılar.
Cumhuriyet’ten Rengin Temoçin’in haberine göre Ömer Konu ve Semir Tarhan hakkında ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ ve ‘basit cinsel saldırı’ suçundan açılan davanın ilk duruşması İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. İddianamede sanıklar hakkında 10 yıl 6’şar aydan 30’ar yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Duruşmada savunma yapan Semir Tarhan “Ömer Konu’yla alkol aldık. Dışarıda müştekiyle karşılaştık. Ben kötü niyetle arkadaşımızın yanına yaklaşmadım. Yardım amaçlı yanaştık. Gece ne olur ne olmaz bayan sonuçta. Ben alkolün etkisindeydim. Hanımefendiyi tutarken yere düştük. O an dengemi kaybederken onu tuttum. Onca insanın içinde istismarda bulunacak değilim. Pişmanım” dedi.
Sanık Ömer Konu ise “Semir ‘Taksim’e götüreyim seni’ dedi. Alkol aldık. Midye yiyorduk. Yanımıza kız geldi, ‘bize de ısmarlar mısın’ dedi. Ben bir kelime dahi etmedim. Semir ile İremşan muhabbet etmeye başladı. Ben önden yürüdüm. Arkamı döndüğümde sohbet ediyorlardı. Bir 20 saniye içinde yere düştüler. Ben de anlamadım” dedi. “Niye müdahale etmedin” sorusu yöneltildi ve “Alkollüydüm bilincim yerinde değildi. Ne yapacağımı bilemedim” yanıtını verdi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı Hatice Boz sanıklardan Ömer Konu’nun ilk ifadelerinde ‘müştekiye iyi niyetli dokunmuş olabilirim’ şeklinde beyanı olduğunu belirterek şu anki ifadesinde çelişkiler olduğunu dile getirdi. Konu ise “Birlikte midye yedik. İremşan’a 500 liraya yakın para verdim yol parası yoktu. Ben ona dokunmadım” dedi.
Savcı mütalaasında olayın basit cinsel saldırı değil nitelikli cinsel saldırı olduğunu ve bu sebeple ağır ceza mahkemesinde görülmesi gerektiğini belirterek görevsizlik kararı verilmesini ve sanıkların ayrı ayrı tutukluluk halinin devamını talep etti.
Mahkeme sanıklar hakkında basit cinsel saldırı iddiasıyla dava açılmış olsa da eylemlerin cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli cinsel istismar suçlarını oluşturduğunu belirterek görevsizlik kararı verdi. Dosyanın nöbetçi Ağır ceza mahkemesine gönderilmesine, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verildi.
