Amoniel Üneşi 67 yaşındaydı. Mardin’in Midyat ilçesinde yaşıyor, İsveç’teki abisi Kenan’ın gönderdiği para ve evinde beslediği keçilerle geçimini sağlıyordu. Önceden tanıdığı M.D. ve Ü.D. haziran ayında bir gün bir yardım kolisi getirdi. Bir binbaşının 100 yardım kolisi dağıttığını, sonuncusunu da ona getirdiklerini söylediler.
Üneşi’nin böyle bir şeye ihtiyacı yoktu aslında, ama ısrar üzerine kabul etti. Her şey işte böyle başladı.
Koliyi teslim aldığına dair kağıt imzalayan adam 17 Temmuz’da gelen bir tebligatla 182 bin euro borçlandırıldığını öğrendi.
Abisi Kenan durumu öğrenir öğrenmez apar topar Midyat’a geldi. İcra takibinin durdurulması için dava açarak ‘yardım kolisi’ bahanesiyle senet imzalatan kişiler hakkında suç duyurusu yaptı.
‘İmzanı at, binbaşıya göstereceğiz’ demişler
Amoniel Üneşi yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Bir koli getirdiler. Dedim, bu nedir? Bana ‘Binbaşı var, yardım veriyor, herkese dağıtıyor. 100 tane vardı, 99 tane dağıttık sadece bu kaldı. Bunu da kendi kendine al’ dedi. Ben de ‘İhtiyacım böyle bir şeye yok’ dedim. Bana ‘Bir fakir fukaraya da verebilirsin’ deyince ben de aldım. ‘İmzanı at, bunu binbaşıya göstereceğiz’ dediler. Kağıdı hiç okumadım. Ona güvendim, sonra imzamı attırdı. Ben senet olduğunu bilmiyordum. İcra kağıdı geldikten sonra borçlandırıldığımı öğrendim. Şimdi 182 bin avro istiyorlar. Ben ne tarla satışı üstüne koydum ne alışveriş yaptım ne emlakçıyım ne toptancıyım ne tüccarım. Bu parayı ne yapacağım? Benim paraya ihtiyacım bile yoktur. Beni kandırdılar, beni dolandırdılar. Benim param da yok, elbiselerim de yoktur. İşte bakın ne haldeyim.”
Amoniel Üneşi’nin abisi Kenan Üneşi ise kardeşinin yalnız, kimsesiz olduğunu belirterek şunları anlattı:
“Genellikle evde birkaç hayvanla uğraşıyor. Herhangi bir ticari tecrübesi yok, herhangi bir iş tecrübesi yok, herhangi bir sosyal hayat tecrübesi yok. Her şeyden mahrum bir insan. Ne gazete okudu ne televizyon seyretti ne bir şey yaptı hayatında. Devamlı tek başına, basit, yalnız bir hayat. Neden bunu yaptılar ona, ben de bilmiyorum. Kardeşimden 182 bin euro istiyorlar. Kardeşimin böyle bir parası ne var, ne oldu, ne de euro’yu biliyor.
Benim yardımımla geçiniyor. Bir de kendi buradaki olan hayvanlarından geçimini sağlıyor. Devletten kardeşime sahip çıkmasını ve bu kişilerin cezalandırmasını istiyorum.”
‘Amaç aileden kalacak mallara çökmek’
Avukat Beşir Romioğlu da müvekkilinde görme engelinin başladığını vurgulayarak “Toplumda da zeka geriliği olan bir şahıs olarak tanınıp bilinmektedir. Müvekkilimizle iletişime geçen bazı kişiler hileli eylem yapmak suretiyle senet almışlar kendisinden. Müvekkilimiz, kağıdı kendilerine duymuş olduğu güven sebebiyle imzalamıştır. Kendisi neyi imzaladığının farkında değildir. Bu kişiler müvekkilimiz hakkında icra takibi başlatmışlardır. 182 bin avroluk üzerinden icra takibidir. Biz tedbir amaçlı olarak Midyat Asliye Hukuk Mahkemesi’nde icranın durdurulması ve borçlu olmadığının tespiti için dava açtık. ‘Resmi belgede sahtecilik’ ve ‘dolandırıcılıktan’ suç duyurusunda bulunduk. Müvekkilimizin hem SGK kayıtlarında hem de toplumda bilinen haliyle kesinlikle herhangi bir ticari işlemi olmamıştır. Yine ticari işleri yapabilecek bir kabiliyeti de bulunmamaktadır. Burada amaç müvekkilimizin ailesinden kalacak mallara çökmektir” diye konuştu.