Mardin’den Manisa’ya freni bile doğru düzgün tutmayan hurda bir araçla tarım işçisi olarak giden grupta ölen dört kişiden biri altı, diğeri 13 yaşındaydı. Çocuk bayramına sahip tek ülkede iki çocuk böyle öldü, yedisi de yaralandı.

Nobelli yazar Albert Camus “Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın” diyor. Türkiye’de son 11 senede 671 çocuk işçi hayatını kaybetti. Bunların büyük kısmı mevsimlik çocuk işçiler.

22 Nisan’da ajanslara bir haber düştü: Adana’nın Karaisalı ilçesinde tarım işçisi taşıyan bir minibüs seyir halindeyken kontrolden çıkıp uçurumdan düştü. Kaza sonrası alev alan minibüsteki dört kişi öldü, 17 kişi yaralandı.

Haberin ayrıntılarıysa sonraki gün geldi. Ölenler altı yaşındaki Bünyamin Çakıl, 13 yaşındaki Serkan Çakıl, 20 yaşındaki Zeynettin Çakıl ve daha yeni 18 yaşına girmiş Zozan Sakin’di. Bünyamin, Serkan ve Zeynettin kardeş, Zozan ise kuzenleriydi. 17 yaralının yedisi de çocuktu.

Ancak tam da 23 Nisan’da gelen bu ayrıntılar başlıkları değiştiremedi. Birçok internet sitesi ”Kazada ölen dört tarım işçisi yan yana toprağa verildi, sürücü tutuklandı” başlığıyla haberi duyurdu. ‘İşçilerin’ çocuk olduğuna vurgu yapan yoktu.

Eğitim ve öğretim sezonu devam ediyor. Ancak çocuklar, Mardin’in Kovanlı ve Boyaklı köylerinden mevsimlik işçilik için Manisa’ya doğru yola çıkmışlardı.

Kaza sonrası tutuklanan şoför aracın frenlerinin tutmadığını öne sürdü. Minibüsün arkasında bir de römork vardı. Yani frenlerin tutması halinde bile kaza anında aracın durma ihtimali zorlaşmıştı.

Olay yerine ilk ulaşan Karaisalı ilçesi Girdirli mahallesinin muhtarı Osman Kılıç oldu. Kılıç şoförün Manisa yerine yanlış navigasyon yönlendirmesiyle Karaisalı’ya geldiğini söyledi.

Yani çocuk işçiler Mardin’den Manisa’ya freni tutmayan ve yol bilmeyen bir şoförle gitmeye çalışmışlardı. Onlardan geriye kendilerinden bahsetmeyen başlıklar ve ailelerinin acıları kaldı.