Biga ilçesinde 32 yaşındaki Fırat Yıldızhan bir süredir ayrı yaşadığı ve boşanma aşamasında olduğu eşi Saliha Gizem Yıldızhan’ı 16 şubatta Lapseki ilçesindeki evinin önünden aldı. Konuşma bahanesiyle 30 yaşındaki Saliha’yı otomobiline bindirip Biga’ya doğru yola çıktı. Ancak yolculuk sırasında tartışma başladı ve Fırat Yıldızhan ilk eşinden iki çocuğu olan Saliha Gizem’i iple boğarak öldürdü. Sonra da cesedi Biga’da Çavuşköy mevkisinde hafriyat alanına gömdü.
Saliha Gizem’den haber alamayan yakınları durumu polise bildirdi. Polis Saliha Gizem’in en son Fırat Yıldızhan’la Lapseki’den ayrıldığını tespit etti. Yakalanıp gözaltına alınan Yıldızhan cinayeti itiraf ederek cesedi gömdüğü yeri gösterdi. 18 Şubat’ta polis Saliha Gizem’in cansız bedenine ulaştı ve Fırat Yıldızhan’la birlikte kardeşi Yağız Yıldızhan’ı da gözaltına aldı. Saliha Gizem’in cenazesi otopsi için Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi’ne gönderildi.
Savcıdan ağırlaştırılmış müebbet talebi
Çanakkale Cumhuriyet Savcılığı Fırat Yıldızhan hakkında “Tasarlayarak eşe karşı öldürme”, Yağız Yıldızhan hakkında ise “Tasarlayarak yakın akrabayı öldürme” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açtı. Çanakkale 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmada sanıklar Fırat ve Yağız Yıldızhan savunma yaptı. Mahkeme heyeti sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve duruşmanın eksikliklerin giderilmesi için ertelenmesine karar verdi.
Katilin savunması: Sinirlenince boynuna yapıştım
Katil eş Fırat Yıldızhan duruşmada “Saliha ile aramız hep açıktı, sürekli tartışıyorduk. Bunun sonucunda ayrı yaşamaya başladık. Kardeşimle birlikte evinin önüne gittik. Saliha evden inerek arabaya bindi, yanıma oturdu. Gergin şekilde tartışmaya başladık. Sinirlendikten sonra birbirimize hakaret ettik. Bir süre sonra sinirlenince önce boynuna yapıştım. Daha sonra arabanın sol cebinde bulunan ipi alıp boynuna dolayarak sıkmaya başladım. Çok kısa sürede Saliha’nın öldüğünü fark ettim. Ne yapacağımı bilemedim. Biga’ya doğru yola çıktık, yolda su çukurlarını gördük. Saliha’yı arabadan indirip çukurun içine koydum. Çevrede bulduğum kürekle Saliha’nın üzerine toprak atıp kapattık. Daha sonra eve gittik, olayı aileme anlattım” dedi.
Katilin kardeşi: Sadece bir kez toprak attım
Diğer sanık Yağız Yıldızhan ise hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek “Olay sonrasında Biga ilçesine bağlı Çavuşköy’de kazılmış bir çukur bulduk. Derinliği yaklaşık bir metre kadardı. Ağabeyim yengemi sürükleyerek arabadan indirdi ve çukura bıraktı. Ben üstüne sadece bir kez toprak attım. Olayın ardından kolluk kuvvetleriyle birlikte yengemi bıraktığımız yere giderek küreklerin yerini gösterdim. Ancak suç aleti ipi bulamadık” dedi.
Adlı tıp raporunda tecavüz bulgusu
Duruşmadan sonra Saliha Gizem Yıldızhan’ın ailesinin avukatı Ahmet Erzi “Saliha Gizem boşanmak üzere olduğu Fırat Yıldızhan ve kardeşi Yağız Yıldızhan tarafından öldürülmüştü. İlk duruşması bugün yapıldı. Duruşmada maktulün tecavüze uğradığına dair adli tıp raporu da dosya arasında yer aldı. Fırat Yıldızhan ve Yağız Yıldızhan’ın bu ilk eylemi değil, bir önceki eşlerine de bu şekilde tehdit ve hakaretlerde bulunuyorlar. Son kurban maalesef Saliha Gizem oldu” dedi ve şöyle devam etti:
“Yanlarında getirdikleri balya ipiyle boğazından dolayarak iştirak halinde Yağız’la bu eylemi gerçekleştirdiler. Alınan savunmaları yine hep kadın cinayetleri dosyalarında gördüğümüz üzere bir namus cinayetine büründürmeye çalışma şeklinde. Lakin bunu da yapamadılar. Hiçbir şekilde öne sürecekleri namusa yönelik eylemleri sergileyemediler. Duruşma bir ay sonrasına ertelendi. 5 Eylül’de ikinci duruşması olacak. Her ne kadar eşini iple boğan Fırat Yıldızhan akli dengesinin yerinde olmadığına dair savunma yapsa da duruşma salonunda sorulan sorulara makul cevaplar vermesinden dolayı bu savunması da gerçek dışı olarak kayıtlara geçti. Duruşma yaklaşık üç saat sürdü. Duruşmada her iki sanığın da ortak bir iradeyle maktulü öldürdükleri, öldürdükten sonra cesedi ilçe ilçe gezdirip gömmek için yer aradıkları ortaya çıktı. Süreci yakından takip edeceğiz. En ağır cezayı almaları için mücadelemizi vereceğiz. Aileye de başsağlığı diliyorum.”
