Yazar Funda Demirci eski eşi Mustafa Çapar'ı öldürmekle suçlanıyordu. Dünkü duruşmada önceki ifadesini reddeden kadının cezai ehliyetinin olup olmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu'ndan rapor istenmesine karar verildi.

Sanat yazarı Funda Demirci 47 yaşındaydı. Üniversite yıllarında kitap, tiyatro, satranç ve çevre kulüplerinde yer alıyordu ve 1999-2006 yılları arasında da İstanbul’da öğretmen olarak görev yapıyordu. Daha sonra bu mesleği bırakıp on yıl özel bir şirkette proje yönetiminde çalıştı. Beykent Üniversitesi İnsan Kaynakları ve Örgütsel Değişim dalında yüksek lisans yaptıktan sonra 2016 yılında iş yaşamından çekildi ve sadece edebi yazılar yazmaya başladı. Bu sırada Funda Demirci’nin hayatında önemli bir gelişme de oldu. 2000 yılında Mustafa Çapar’la evlendi, üç çocukları dünyaya geldi. Ancak 21 yıl sonra boşandılar ve geçen sene korkunç bir cinayet işlendi.

Geçen yıl 28 Eylül’de Funda Demirci iddiaya göre Beşiktaş’ta eşi Mustafa Çapar’ın boğazını kesti. Tutuklanan yazar mahkemede hakimin “Önceki ifadende ‘bir insanın yaşama hakkını elimden aldığım için pişmanım’ demişsin, kabul ediyor musun” sorusuna, uzun süre bekledikten sonra “Ben öyle bir şey söylemedim. Ben yapmadım. Hep şiddet vardı. Çok fena şiddet vardı” diye yanıt verdi. Öte yandan Demirci’nin cinayetten önce kardeşine eski eşinden nefret ettiğine ilişkin mailler ve ses kayıtları gönderdiği tespit edildi. Demirci’nin avukatı müvekkilinin akıl sağlığına ilişkin Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınmasını talep ederek genç kadının ifadesi alınacak durumda olmadığını söyledi. Ancak rapor ‘akıl sağlığı yerindedir’ şeklindeydi.

Dünkü duruşmada Hasan Çapar “Bir suikast timi gibi olayı gerçekleştiriyor şimdi de burada ‘ben yapmadım’ diyor. Böyle bir şey yok. En ağır cezayı almasını istiyorum” dedi. Çiftin oğlu M.Ç.’nin ifadesine yer verilen iddianamede de anne babalarının 2021’de boşandıklarını, annelerinin dönem dönem evlerine gelerek bazen kaldığını, olay günü de annesi evdeyken gece bir ses duyduğunu, salona girdiğinde ise babasını kanlar içinde yerde gördüğünü söylediği aktarıldı. Sitede özel güvenlik görevlisi olarak çalışan Tayfur V.’nin ifadesine de yer verilen iddianamede olayın yaşandığı gece söz konusu evin önüne gittiğinde şüpheli Demirci’yi elinde büyük bir bıçakla binadan çıkarken gördüğünü, eve girdiğinde maktulü boğazı kesik kanlar içinde bulduğunu, maktulün ayak ucunda oğlunun ağlayarak oturduğunu gördüğünü ve ambulans geldiğinde olay yerini başka güvenlik görevlisi arkadaşına bıraktığı sırada şüphelinin ‘bana uçak bileti ayarlayın’ şeklinde telefon görüşmesi yaparken duyduğunu söylediği kaydedildi.

İddianamede şüpheli Demirci’nin cinayetten önce kardeşine eski eşinden nefret ettiğine ilişkin mailler ve ses kayıtları gönderdiğinin tespit edildiği, akıl sağlığının yerinde olup olmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu raporu alınmasının talep edildiği ancak cezai sorumluluğunu etkileyecek seviyede akıl hastalığı olduğunu göstermediği belirtildi. İddianamede şüpheli Funda Demirci’nin ‘boşandığı eşe karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Ara kararını açıklayan mahkeme sanık Demirci’nin cezai ehliyetinin olup olmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu’ndan rapor istenmesine ve tutukluluk halinin devamına hükmederek duruşmayı erteledi.

Ortaya ilk kez çıkan kamera görüntüsü cinayet davasının seyrini değiştirecek