Türkiye'nin ilk Müslüman feminist Kadın Derneği Havle Kadın Derneği açıklama yaptı: "Müslümanları dini söylemlerle kadın ve çocukların sömürülmesine karşı net biçimde ses yükseltmeye çağırıyoruz."

Türkiye’nin ilk Müslüman feminist Kadın Derneği Havle Kadın Derneği söylemleriyle tepki çeken Sosyal Doku Vakfı Başkanı Nurettin Yıldız ve onu protesto eden Boğaziçi öğrencilerine ilişkin açıklama yaptı. Derneğin açıklamasında “Müslüman feministler olarak dinin istismar edilmesini reddediyoruz. Bu tür yaklaşımların üniversitelerde platform bulması, yalnızca kadınların ve çocukların haklarını değil; toplumda din temelli ayrımcılık ve din temelli şiddetin kurumsallaşmasına zemin hazırlamaktadır. Boğaziçili öğrencilerin barışçıl protestolarına yönelen baskı ve tutuklamaları kınıyor, bu gençlerin yalnızca laikliğe değil; adalete, insan haklarına ve vicdana dair haklı taleplerini destekliyoruz” ifadelerine yer verildi.

Dün Boğaziçi Üniversitesi’nde Nurettin Yıldız’ın konuşma yapması öğrenciler tarafından tepkiyle karşılandı. Yıldız’a karşı protesto eylemleri sırasında haber takibi yapan T24 muhabiri Can Öztürk olmak üzere 96 kişi gözaltına alındı. Öğrencilerden 6’sı “görevi yaptırmamak için direnme” suçlamasıyla tutuklandı, Öztürk’ün de aralarında olduğu 9 kişi adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.

Havle Kadın Derneği konuya ilişkin olarak sosyal medya hesaplarından açıklama yaptı. Dernek “Müslümanları dini söylemlerle kadınların ve çocukların sömürülmesine karşı net bir biçimde ses yükseltmeye çağırıyoruz” ifadeleriyle çağrıda bulundu.

Havle’nin sosyal medya hesabından yaptığı açıklama şu şekilde: 

“Nurettin Yıldız ve temsil ettiği zihniyetin, İslam adına yaptığı açıklamalar kabul edilemez. Çocuk evliliğini meşrulaştıran, kadını ikincilleştiren ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştiren her türlü söylem, İslam’ın temel ilkeleri olan adalet, merhamet ve insanlık onuruna aykırıdır.

Müslüman feministler olarak, dinin istismar edilmesini reddediyoruz. Bu tür yaklaşımların üniversitelerde platform bulması, yalnızca kadınların ve çocukların haklarını değil; toplumda din temelli ayrımcılık ve din temelli şiddetin kurumsallaşmasına zemin hazırlamaktadır.

Boğaziçili öğrencilerin barışçıl protestolarına yönelen baskı ve tutuklamaları kınıyor, bu gençlerin yalnızca laikliğe değil; adalete, insan haklarına ve vicdana dair haklı taleplerini destekliyoruz.

Toplumumuzu, özellikle Müslümanları, dini söylemlerle kadınların ve çocukların sömürülmesine karşı net bir biçimde ses yükseltmeye çağırıyoruz.”