Zonguldak’ın Devrek ilçesinde yaşayan 31 yaşındaki Rabia Çataklı, sabaha karşı cinnet getirerek anne ve anneannesini öldürdü. Çataklı, cansız bedenleri baltayla doğrayıp, uzuvlarını evin penceresinden sokağa attı. Bu kan dondurucu vahşet yetmezmiş gibi, Çataklı sorgusunda hiçbir soruya cevap vermedi, onun yerine sürekli tekbir getirdi. Sorgu sonrası gönderildiği hastanede kendi elinin serçe parmağını ısırarak kopardı ve kopardığı parçayı da yuttu. Rabia Çataklı, çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Tanıkların iddialarına göre bir süredir psikolojik sorunlar yaşayan 31 yaşındaki Rabia Çataklı, kendi öz anne ve anneannesini sabah 05.00 sıralarında cinnet getirdikten sonra öldürdü.
Komşuların ihbarı sonrası olay yerine polis ekipleri geldiğinde, Rabia Çataklı’nın evde sela okuduğu duyuldu. Gözaltına alınan Çataklı karakola götürülürken, anne ve anneannesinin cesedine ait parçalar toplanarak tabuta konuldu.
Serçe parmağını koparıp, yuttu
Gözaltına alınan Çataklı’nın ifadesi esnasında da sadece tekbir getirdiği, polise ifade vermediği öğrenildi. Sağlık kontrolü için Devrek Devlet Hastanesi’ne götürülen Çataklı’nın, buradaki muayene sırasında kendi serçe parmağını ısırıp kopartarak, yuttuğu öğrenildi.
Kendini mehdi zannetmiş
Çataklı, verdiği ifadede, “Kendim ölecekmişim gibi hissettim. Neden böyle bir şey yaptım bilmiyorum. Mehdi olduğumu hissettim. Onların şeytan olduğu ve öldürmem gerektiği söylendi. Ben de öldürdüm. Annemi ve anneannemi çok severdim. Neden yaptım hatırlamıyorum” dediği ortaya çıktı.
Anneanne Medine Küçükkuyu’nun iki gün önce kızı Şeyda Çataklı’nın evine ziyarete geldiği öğrenildi. Haberi alan yakınları olayın yaşandığı evin bahçesinde birbirlerine sarılırken, jandarma ekipleri incelemeyi sürdürdü. Ceset parçalarının da atıldığı camın altında mutfak malzemeleri ve kumanya görüldü.
‘Annesi hastalığının duyulmasından çekiniyordu’
Rabia Çataklı’nın psikolojik sorunları olduğunu söyleyen mahalle muhtarı Muhtar Güdül, “Annesi bazen zaman zaman gelirdi anlatırdı dert yanardı. Biraz da gizli tutmaya çalışıyordu açıkçası. Tedavi görmüyordu. İlaç kullandığını söylüyordu annesi ama hastanede tedavi görmüyordu. Annesi dışarıya karşı tereddütlüydü, ‘Kimse bilmesin, duymasın’ derdi devamlı. Annesi çok iyi bir insandı devamlı gelirdi belediyeye bizlere ziyarete. Kızı en son marketlerde çalışıyordu. Zincir marketlerden birini 1-2 ay önce bırakmıştı. Evde annesiyle birlikte kalıyordu. Bildiğimiz kadarıyla saldırgan tutumu yoktu” diye konuştu.
