Zeytinlik alanlarda madencilik yapılabilmesinin önünü açan yönetmeliğe karşı dava açan İstanbul Barosu’na konuya ilişkin ‘kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisi bulunmadığı’ için ret verildi.  Danıştay’ın bu kararına itiraz eden baro, ‘var olma nedenimiz hukuk’ dedi.

İnsanlık mirası olduğu için kanunen dokunulması mümkün olmayan zeytinlikler için hukuk savaşı başlatan İstanbul Barosu, Danıştay’dan aldığı yanıta hukuk dersi gibi yanıt verdi. Davası menfaat ilişkisi olmadığı gerekçesiyle reddedilen baro, ‘var olma nedenimiz hukuku savunmak’ açıklaması yaptı.

Zeytinlik alanlarda madencilik yapılabilmesinin önünü açan 1 Mart 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Maden Yönetmenliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in iptali ve yürütmesinin durdurulmasına ilişkin İstanbul Barosu Başkanlığınca açılan davada, Danıştay 8. Dairesi, “yönetmelik hükmü ile İstanbul Barosu arasında meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisi bulunmadığı” gerekçesiyle oyçokluğu ile ‘davanın ehliyet yönünden reddine’ karar verdi. Oyçokluğuyla verilen karara, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na itiraz edildi.

‘Toplumu ilgilendiriyorsa Baro’yu da ilgilendirir’

İstanbul Barosu Başkanı Av. Filiz Saraç da konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Hukukun üstünlüğünü sağlamakla görevli meslek kuruluşu olarak barolar, hukuka açıkça aykırı bulunan ve kamu yararını ihlal eder mahiyetteki işlemlerin iptalini istemekte taraf ehliyetine sahiptir. Bu kapsamda toplumun sağlıklı ve dengeli beslenmesi, tarımsal üretimin geleceği, vatandaşların mülkiyet hakkı, yönetmelikle yapılan düzenlemelerin yasayla yapılması, dolayısıyla hukuk devleti ilkesine aykırılığını ileri sürerek iptalini istememiz barolar için bir yetki ve görev, toplum için gerekliliktir.  Baroların toplumun bütünü ilgilendiren bu tür davaları açmalarının ‘menfaat ilgisi bulunmayışı’ gerekçesiyle reddedilmesi, toplumun ve toplumsal geleceğin hukuksal korumadan yoksun kılınmasına neden olur” dedi.

Barodaki Onur Ayı etkinliğine tekbirli baskın girişimi