Aksaray Üniversitesi Tarih Bölümü öğrencisi Mine Nur Uysal, kaldığı KYK yurdunun önünde karşıdan karşıya geçerken araba çarpması sebebiyle yaşamını yitirdi. Mine Nur’un ölümünün ardından yurtta kalan öğrenciler, yolda gerekli önemlerin alınmadığını ve kazanın bir ihmal sonucu gerçekleştiğini belirterek, olayı protesto etti. Protestoların ardından yurt müdürü Harun Koç açığa alındı.
Henüz 20 yaşındaki Uysal, arkadaşı İrem Koyuncu ile marketten alışverişinden dönüyordu. Genç kadın, 23 yaşındaki Gencay Kavlak yönetimindeki aracın çarpması sonucu yaşamını yitirdi. Otomobili son anda fark eden arkadaş İrem Koyuncu ise geri çekilerek kurtuldu. Mine Nur’u çarptıktan sonra aracıyla 90 metre sürüklediği belirlenen Kavlak, sevk edildiği hakimlikçe tutuklandı.
KYK müdürü açığa alındı
Kaza, Aksaray Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) kız yurdunun hemen önündeki otobanda gerçekleşti. Mine Nur Uysal’ın ölümünden sonra yurdun önünde eylem yapan öğrenciler, yurt müdürü Harun Koç’un kendilerine “Mine Nur’un o saatte markette ne işi var? Aşağıda kantin yok muydu? Buradan geçen araçların sebebi sizsiniz. Sizler kuyruk sallamasanız bu araçlar buradan geçmez. Bedeninizi satıyorsunuz” dediğini iddia etti. Aksaray Portal haber sitesinin haberine göre, tepki çeken açıklamaların ardından müdür Koç açığa alındı.
📍Aksaray Kız Kyk
Mine Nur Uysal, karşıdan karşıya geçerken araba çarpması sonucu hayatını kaybetti!
Yurt yolu ışıklandırılmadığı için arkadaşımız aramızda değil. “O saatte orada ne işi vardı” diyen, yurtta kalan arkadaşlarımıza hakaret eden yurt yönetimi bu ölümden sorumludur! pic.twitter.com/QXyovhPGvX
— Üniversiteli Feminist Kolektif (@feministkolektf) December 3, 2023
Yüksek kira fiyatları ve KYK yurtlarındaki kötü koşullara tepki olarak doğan Barınamıyoruz hareketinden Demir Karabacak’ın aktardığına göre, söz konusu yurtta kalan öğrenciler daha önce Aksaray Belediyesi’ne ve yurt müdürü Harun Koç’a üst geçit yapılması için bir çok kez talepte bulunmuş. Bundan tam bir sene önce aynı yerde başka bir öğrencinin trafik kazasında hayatını kaybettiğini hatırlatan Karabacak, “Yaya geçidi yok, ışıklandırma yok, yurda girebilmek için otobandan geçiyor öğrenciler. En az üç kez bir üst geçit yapılması talep edildi, ancak hem belediye hem de yurt yöneticileri kulaklarını kapadı” dedi.
‘Okumak için elinden geleni yaptı’
Burdur merkeze bağlı Gökçebağ köyünde çiftçilik ve besicilikle uğraşan baba Halil Uysal, üç çocuğundan ortancası ve tek kızı olan Mine Nur’u kaybetmenin büyük üzüntüsünü yaşadığını söyledi. Uysal, “Kızım melek gibiydi. Okumak için elinden geleni yaptı. Yazın benimle çalışırdı, gece-gündüz pazara, ovaya giderdi, sebze toplardı” dedi. Kızının tarihi çok sevdiğini anlatan Uysal, “Hocaları da geldi. ‘Sınavlarda çok başarılıydı’ dediler. ‘Verilen bütün ödevleri, proje, sunum hepsini yapıyordu’ dediler. Ama yavrum o günleri göremedi. ‘Öğretmen olacağım, küçük kardeşimi okutacağım’ diyordu” diye ekledi.
Kaza sırasında ailesiyle telefondaydı
Mine Nur Uysal’ın babası Halil Uysal, kaza sırasında kızıyla yaptığı telefon görüşmesini şöyle anlattı:
“Pazar günü telefonla aradı. Biz de pazardan gelmiştik hanımla. Aradı, ‘Baba ne yapıyorsunuz’ dedi. ‘İyiyim, kızım yemek yedim, oturuyorum, annenler yemek yiyor’ dedim. ‘Baba markete alışverişe gidiyoruz’ dedi. ‘Kızım kantinden al’ dedim. ‘Kantin pahalı, market var orada ucuz. Oradan alacağız. İrem ile gidiyoruz’ dedi. Telefonun hoparlörü açıktı. Telefonu annesine verdim telefonu. Konuşurken telefon kesildi. Bir daha ses yok. Gülerek ‘Baba ya, baba ya’ diyordu. O an ses kesildi. Ben de o an şarjı bitti, zannettim. ‘Sonra arar’ dedim. Oysa kızım ölmüş de haberim yokmuş. 1 saat sonra ‘hafif kaza oldu’ polis memuru aradı. 2 saat sonra mı bilmiyorum, tam hatırlamıyorum, ölüm haberini aldım. Herkesin haberi olmuş da benim olmamış. İçim daralıyordu. İnternetten Aksaray haberlerine baktım. Oraya düşmüş haber. Orada gördüm.”
Aksaray Valisi Mehmet Ali Kumbuzoğlu, Mine Nur Uysal’ın ölümüyle ilgili adli ve idari soruşturmanın devam ettiği belirtti.