AK Parti Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait Fernas Maden’de altı işçinin sendikaya üye olduğu gerekçesiyle işten çıkarılmasının ardından başlayan eylemler 17’nci gününe girerken işçiler ne koşullarda çalıştıklarını anlattı.

Manisa’nın Soma ilçesinde AK Parti Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait Fernas Maden’de 17 gündür eylem var. Altı işçinin Bağımsız Maden İşçileri sendikasına üye olduğu gerekçesiyle atılmasıyla başlayan eylemde işçilerin üç temel talebi var: Maaşların Soma havzasındaki diğer maaşlarla eşitlenmesi, güvenli çalışma koşulları ve atılan arkadaşlarının işe iadesi.

Toplam 450 işçinin madende çalıştığı şirkette Bağımsız İş Sendikası’na üye toplam 250 kişi var, şu an 150’si iş bıraktı ve gün geçtikçe sayıları artıyor. Bağımsız Maden-İş Sendikası Örgütlenme Sorumlusu Mert Batur ve sendika üyelerinden Erdinç Demirtaş ile Mustafa Aydoğan eyleme giden süreci 10Haber’e anlattı.

Fotoğraf: Madencilere destek olmak için eylemlere katılan aileler. (Kazım Kızıl)

70 gözaltı, ailelere müdahale, işçilere ihtarname…

Sürecin 15 Ağustos’ta iki işçinin sendikaya üye olduğu gerekçesiyle işten çıkarılmasıyla başladığını söyleyen Batur olaydan sonra on güne yakın bir süre görüşme talebinde bulunduklarını ancak işverenlerden “16 Eylül’de gelin görüşelim” cevabını aldıklarını aktardı. Elbette 16 Eylül tesadüfi verilmiş bir tarih değildi. Bu tarih yasal olarak 15 Ağustos’ta işten çıkartılan işçilerin işe iade davası açabileceği son gün.

İşverenlerin baştan beri müzakereye kapalı olduklarını söyleyen Batur görüşme çabalarının sonuçsuz kalmasıyla işçilerin 26 Ağustos’ta ‘arkadaşlarına sahip çıkmak için’ iş bırakma eylemine başladıklarını söyledi. Eylem başladı başlamasına ama aynı gün eyleme katılan 70 işçiyle birlikte sendika yöneticileri gözaltına alındı. Birkaç saat sonra serbest bırakılan işçiler vakit kaybetmeden madenin önüne döndü ve oturma eylemine başladı.

Gözaltılardan dört gün sonra bu kez 30 Ağustos’ta eylem alanına gitmek isteyen madenci aileleri askeri müdahale ile karşılaştı. Genel Başkan Gökay Çakır dahil dört gözaltı da o gün gerçekleşti. Bu gözaltılar sırasında Çakır’ın telefonuna el konduğunu aktaran Batur “Yapılan tüm işlemler usulsüz. Gözaltı sırasında genel başkanımızın telefonu ele geçirildi, dün itibariyle eyleme katılan arkadaşlarımıza ihtarnameler gelmeye başladı. İhtarnameler arkadaşlarımızın ‘devamsızlık’ yaptığı gerekçesiyle gelmiş, ancak hepsi her gün burada. Daha önce de ilettik, taleplerimiz kabul edildiği saniye çalışmaya geri dönecekler” dedi.

Hem Fernas yetkililerine hem de Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na defalarca kez ulaşmaya çalıştıklarını ifade eden Batur “Hiçbir şekilde konuyla ilgili bir muhatap bulamıyoruz, iletişime geçmek mümkün değil” şeklinde konuştu.

BTK’dan sosyal medya hesaplarına erişim engeli

Seslerini duyurmalarındaki en büyük yardımcılarının Facebook hesapları olduğunu söyleyen Batur, bu  hesapların da Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) başvurusu üzerine Facebook tarafından kapatıldığını söyledi:

En çok etkileşim aldığımız sosyal medya hesabımız Facebook sayfamızdı, ancak dün Facebook tarafından alınan bir kararla sayfamız Türkiye’de erişime kapatıldı. Fernas BTK’ya başvuru  yapıyor. BTK da Facebook’a bildiriyor. Facebook da yerel yönetimden gelen kararı direkt uyguladığı için hesabımız kapanıyor. Her şey birkaç gün içinde gerçekleşti. Bize ulaşan bilgi diğer sosyal medya hesaplarımız ve sendikamızdaki birkaç ismin kişisel sosyal medya hesapları hakkında da şikayet yapıldığı yönünde. Birkaç gün içinde tüm duyuru kanallarımızı kapatacaklar.”

Gerekli itirazları yapacaklarını da sözlerine ekleyen Batur diğer sosyal medya hesaplarından ‘kapanana dek’ paylaşımlarına devam edeceklerini söyledi.

Fotoğraf: Madenciler gece gündüz nöbete devam ediyor. (Kazım Kızıl)

Çok bir şey istemedik, insani koşullarda çalışalım istedik’

Yaklaşık bir buçuk yıldır Fernas Maden’de çalışan sendika üyesi Erdinç Demirtaş da hangi şartlarda çalıştıklarını anlattı ve ‘insani koşullarda çalışmak istiyoruz’ dedi:

İş güvenliğimizi şirket sağlamak zorunda ancak biz burada gerçekten zor ve kabul edilemez şartlar altında çalışıyoruz. Madende suyun içinde ıslak bir şekilde durmak zorunda kalıyoruz, biz madende yer altındayken mazotlu araçlar çalışıyor ve havalandırmadan tüm mazot bize geliyor, gaz soluyoruz. Madene erken girip geç çıkıyoruz, bunun ek ücretini istediğimizde de paramızı alamıyoruz. Bayramda çalışıyoruz, bayram mesaisinin ücretini vermeyip bayramda çalışmayı zorunlu kılıyorlar. Kabul etmeyenleri de işten çıkarıyorlar. Biz çok bir şey istemedik ki hakkımız olanı istedik, insani koşullarda çalışalım istedik.”

Fotoğraf: İşçilerin vücutlarında kimyasallardan dolayı fotoğraftaki gibi yaralar çıkıyor.

Demirtaş’ın bahsettiği çalışma koşullarına dair Bağımsız Maden İş Sendikası X hesabından 31 Ağustos’ta bir paylaşım yapmıştı. Paylaşılan videoda işçilerin işçi sağlığı ve iş güvenliği koşullarından mahrum bir şekilde çalıştığı görülürken ağır kimyasalların karıştığı yer altı suyunun toprağa ve bölgede kullanılan su kaynaklarına karışmaması için önlem alınmadığı ifade edildi.

Madencilerin kimyasala uygun koruyucu ekipman, yani gözlük, tulum, maske olmadan uzun vadede kanser, kısa vadedeyse kör olma tehlikesi altında çalıştığı aktarıldı.

İşte o video:


İş kazasında ayağının üstüne 100 kilogram ağırlığında boru düşmesi sonucu yaralanan bir arkadaşlarından bahseden Demirtaş olay sonrasında kişinin kendi imkanlarıyla hastaneye gittiğini anlattı:

Burada bir işçi arkadaşımız vardı, yaşı da var. Emekli. Yaklaşık beş ay önce ayağının üstüne 100 kilo ağırlığında boru düştü. Başka şirketlerde olsa en iyi hastaneye götürülür, tüm masrafları karşılanır, el üstünde tutulur… Burada arkadaşımızı kendi imkanlarımızla biz taşıdık hastaneye. Ne arayan oldu ne soran. Emekli ve raporlu olduğu için sigortasını ödemek zorunda olmasa onu da ödemezlerdi. Canımızın kıymeti yok.”

Fotoğraf: Madenciler kasksız ve maskesiz kimyasalların içerisinde çalışıyorlar.

Makine başındaki işçiye maske yok, ofisteki amire var

Fernas Maden bünyesinde çimento enjeksiyonunda çalışan işçilerden biri Mustafa Aydoğan. Yaptığı işin olmazsa olmazı da ‘3M Maske’ adında filtreli özel bir maske. Ancak bu maske ‘kendi cebinizden alın’ denerek şirket tarafından temin edilmediği için uzun süredir filtresiz bez maskeyle çalışıyor.

“Biz vardiyada 70 kişiyiz. 3M maskeyse 10-15 kişiye dağıtıldı. Genelde amirler aldı. Amir makine başında durmaz ki. Makine başında duran işçide maske yok. Böyle iş mi olur? O alana uğramayanda bile sırf rütbeli diye maske var, bende yok” diyen Aydoğan’da Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) başlangıcı tespit edildi.

Üç gün izin yap gel’ dediler, işe dönünce kovulduğunu öğrendi

21 Ağustos’ta çalıştığı sırada tansiyonu düşen Aydoğan tedavi edilmek üzere Fernas Maden’in içinde bulunan doktora gitti ve ‘rahat nefes alamıyorum, hareketlerim kısıtlanıyor’ dedi. Aydoğan’a tansiyon düşürücü iğne yapıldı. Daha sonra İş Güvenlik Amiri, Aydoğan’a “Sen eve git, üç gün izin yap sonra gel, doktorun şimdi işi var” dedi. Şikayetleri azalmayan Aydoğan Soma’da başka bir hastaneye gitti ve KOAH teşhisi kondu.

Ben hastaneye gittiğimde KOAH başlangıcım olduğunu öğrendim. ‘Artık çalışma madende’ dediler. Beni ilk gittiğimde doktorla görüştürmemelerinden bir şeyler sezmiştim ancak bu kadarını tahmin edemedim” diyen Aydoğan’ın tahmin edemediği, ‘izinli’ olarak ayrıldığı iş yerine döndüğünde üç gün önce -21 Ağustos’ta- işten çıkarılmış olmasıydı. 

Aydoğan süreci şu şekilde anlattı:

Amir bana dedi ki ‘sen git izin yap, üç gün sonra gel’. Ben de ‘izin’den döndükten sonra yeniden firma bünyesindeki doktora gittim. Doktor bana ‘bizim personelimiz değilsin, seni tedavi edemem’ dedi. Ben işten çıkarıldığımı o an öğrendim. Meğer beni ‘izine yolluyoruz’ diye işten çıkarmışlar. İşten çıkarma gerekçeleri de “amirden izinsiz iş yerini terk etme.” Böyle bir şey olmadı ki, amirin haberi vardı. Bana kendisi dedi ‘git’ diye. Ne kadar anlatmaya çalışsam da dinleyen olmadı.”

Ferhat Nasıroğlu bize de dönmedi

İddiaları sormak üzere AK Parti Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’nu aradık, ancak telefonunu danışmanı açtı ve vekilin yalnızca meclis düzeyindeki işleriyle ilgilendiğini, ancak talebimizi ileteceğini söyledi.

Yaptığım aramaya herhangi bir dönüş almadık.

Bağımsız Maden İş Sendikası 17.günde Fersan Madencilik önünde eyleme devam ediyor.

Biz işçilerin gözünden zorlu çalışma koşullarını, eyleme giden süreci ve hikayelerini yazdık. Video haberci Kazım Kızıl da eylemin ilk 15 gününü kendi objektifinden anlattı.

Kazım Kızıl’ın hazırladığı videoya buradan ulaşabilirsiniz:

AK Partili vekilin madeninde işçiler ölümle burun buruna: Kanser ve kör olma tehlikesi var