Milli Gazete yazarı Mustafa Kasadar bir gündür haber alamadığı oğlu Muhammet Nur Kasadar için 11 Temmuz 2023’te polise başvurdu yapmıştı. Kaçırılmıştı oğlu ve fidye isteniyordu.
Şüpheli Hakan Öztürk fidye istediği aileyle buluştuğu sırada polis tarafından yakalandı. Öztürk 13 Temmuz’da tutuklanıp cezaevine gönderilirken olay da bütün dehşetiyle ortaya çıkmıştı. Hakan Öztürk kaçırdığı Muhammed Nur Kasadar’ı öldürmüş, başını kesip vücudunu parçalara ayırmıştı. Kasadar’ın kafası bir leğenin içinde, buzdolabında bulunmuştu. Çıplak gövdesi valize, kolları ve bacakları olduğu tahmin edilen parçalar ise ayrı bir derin dondurucuya konmuştu. Vücudunun bir kısmı da derisi yüzüldükten sonra çöpe atılmıştı…
Bu vahşi cinayetin duruşması vardı dün. İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Hakan Öztürk Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Maktulün ağabeyi şikayetçi Ömer Faruk Kasadar ve taraf avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu.
Sanık Hakan Öztürk kimlik sorgusunda evli ve bir çocuk babası olduğunu suç tarihinde taksicilik yaptığını, ne kadar kazandığını hatırlamadığını belirtti.
Mahkeme başkanının iddianameyi okuduktan sonra “Savunma yapmaya hazır mısın” sorusuna sanık Öztürk “Hazır değilim, savunma yapmayacağım. Herhangi bir talebim yok” dedi. Hakimin soruşturma, hakimlik ifadelerini okuyarak bir diyeceği olup olmadığını sorması üzerine sanık Öztürk bir diyeceği olmadığını belirtti. Tutuklandıktan sonra bir dilekçe yazdığı sorulan sanık onu da hatırlamadığını söyledi.
Cinayetten dokuz gün önceki internet aramaları
Hakim cinayetten dokuz gün önce cep telefonundan yapılan internet aramalarında “Kemik ateşte yanar mı, kemik kaç derecede yok olur, kimliği belirsiz cesetler, 10 bin euro kaç TL eder” diye aramalar yaptığını, ceset parçalama ve cinayet videoları izlediğini sorunca sanık Öztürk yine bir diyeceği olmadığını söyledi. Telegram üzerinden yaşı küçük kızların müstehcen görüntülerinin tespit edildiği sorusu üzerine de “Bir diyeceğim yok” dedi. Eşiyle kira borcu üzerine yazıştıkları, sanığın ağladığı sorusunu üzerine yine herhangi bir diyeceği olmadığını belirtti.
Hakimin önceki ifadeleri okuması sırasında duruşma salonundaki maktul yakınları sanığın bazı beyanlarının yalan olduğunu söyleyip tepki gösterdi. Maktulün kuzeni “Yalan söylüyor” diyerek bağırınca salondan çıkarıldı. Bunun üzerine mahkeme başkanı maktulün ağabeyine “İfadeleri okuyorum, dayanamayacaksan dışarıda bekleyebilirsiniz” dedi. Ağabey Ömer Faruk Kasadar ise “Burada dinleyeceğim” dedi.
Söz alan aile avukatı Burak Göncü’nün “Muhammet sana vurdu mu vurmadı mı” sorusuna sanık “Boğuşma esnasında vurdu” diye cevap verdi. Avukat Göncü soruşturmanın eksik yürütüldüğünü, sanığın gasp suçundan da ayrıca yargılanması gerektiğini söyledi. Avukat Can Çelik de maktulün anne ve babasının olayın vahameti nedeniyle duruşmaya katılamadığını, gelmek istemediklerini anlattı “Sanık uzun süre maktule ulaşmaya çalışmıştır. Adam öldürmeyi tasarlamıştır, cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.
‘Göz göre göre katletmiş kardeşimi’
Şikayetçi Ömer Faruk Kasadar “Göz göre göre katletmiş kardeşimi. Planlamış. Üç yıl geçmiş sanık benim işyerimden ayrılalı. Herkese parasını vermişim, 10 kişiden bir o mu alamamış? İftira ediyor. Bizim ciğerimizi, Türkiye’nin ciğerini yaktı” diyerek şikayetçi olduğunu belirtti.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Enes Aydın “Sanıkla lise arkadaşlığımız vardı. Ömer’in yanında 2019-2020 yılında birlikte çalışmıştık. Mahalleden de tanırım. Borç para vermişliğim de oldu. Herkesten borç alıyormuş, sonradan öğrendim. Bu paralarla ne yapıyordu bilmiyorum” dedi. Hakimin “Sanığa ‘Bu insanlar seni kullanıyor’ dedin mi?” sorusuna tanık Aydın “Hayır, demedim” cevabı verdi.
Hakimin “Akıl sağlığın yerinde mi?” sorusuna da sanık Hakan Öztürk “Bilmiyorum” cevabı verdi, hakimin “Tutarlı yazışmaların var” sorusunu ise yanıtlamadı. Hakimin “Parayı ele geçirsen ne yapacaktın” sorusuna sanık “Hatırlamıyorum” diye yanıt verdi. Hakim “Parayı niçin kullanacaktın, cesetten kurtulmak için mi, borcundan kurtulmak için mi?” sorusunda “Her ikisi de” diye yanıt verdi.
Mahkeme heyeti sanığın akıl sağlığının tespiti için Adli Tıp Kurumuna sevk edilmesine ve tutukluluk halinin devamına karar verdi. Sanık hakkında yağma suçundan ayrıca savcılığa suç duyurusu yapılmasına hükmeden heyet duruşmayı erteledi.