Moritanya Cumhurbaşkanı Mohamed Ould Cheikh El Ghazouani’nin amcasının oğlu, eski Adana Milletvekili Muhammed Kaymak’ın kardeşi Hamdi Kaymak altı yıl önce Seyhan ilçesinde emlak değeri yüksek akaryakıt istasyonunu M.G. isimli kadının şirketine beş yıl süreyle kiraya verdi.
İki yıl önce Hamdi Kaymak’ın hayatını kaybetmesi üzerine hisseler İngiltere’de yaşayan oğlu Ümit Kaymak’a geçti.
Sözleşme yenileme dönemi geldiğinde Kaymak ve ortağı Fuat Doyanc kiracılarının karıştığı milyonlarca liralık naylon fatura suçu nedeniyle istasyonun iki kez mühürlenip yeniden hizmete açıldığını, kiracılar hakkında soruşturma başlatıldığını öğrendi.
Kaymak kiracılarından iş yerini tahliye etmelerini istedi ancak olumsuz yanıt aldı. Ardından dava açtı.
Anahtarları değiştirmişler
Yargı süreci Adana 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde devam ederken Kaymak ve Doyanç, davayı geri çekmesini isteyen M.G. ile bağlantılı olduğu iddia edilen F.Ç., M.B., M.Ö., F.B. ve ismini bilmedikleri başka kişilerden tehditler almaya başladı.
14 Haziran’da çilingir çağırarak istasyon sahasında iş hanındaki avukatlık bürolarının anahtarlarını da değiştiren M.B. ve M.Ö. kapılara “Hukuk bürolarının dikkatine, bazı sebeplerden dolayı mülk sahibi anahtarı değiştirmek zorunda kalmıştır. Anahtarı petrolün marketinden alınız” yazılı not astı.
Ağabeylerine selam gönderdiler
Ayrıca kendilerini görüntüleyip “Mekanımıza yerleştik. Yedi gün 24 saat buradayız. Gerekli ağabeylerime sevgi ve saygılarımı iletiyorum” diyen şüpheliler bu anları sosyal medyada paylaşıp Ümit Kaymak’a da gönderdi, gözdağı verdi.
Can ve mal güvenliğinin kalmadığını belirten Kaymak şüphelilerin organize suç işlediğini öne sürerek başsavcılığa suç duyurusu yaptı. Soruşturma başladı.
‘Lisansımız da tehlikede’
Kiracılarının 330 milyon liralık naylon fatura kestiği iddiasıyla petrol istasyonunun mühürlendiğini, olayla ilgili Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Vergi Dairesi’nin incelemesinin devam ettiğini söyleyen Kaymak şikayetleri yüzünden tehdit edildiğini anlattı:
“Şikayeti geri çekmememiz üzerine bu kişilerle aramızda husumet oluştu. İş yerimizi kurşunlatmaya kadar giden, can güvenliğimizi ortadan kaldıran durumlar nedeniyle savcılığa gerekli başvurularımızı yaptık ve hukuki süreç başlattık.
Naylon fatura yüzünden zaten iş yerimiz iki kez mühürlenmiş. Şimdi de depoya kaçak mazot döküp lisansımızı, Gayrı Sıhhi Müessese (GSM) ruhsatını tamamen iptal ettirmekle tehdit ediyorlar. Sekiz aylık kira zararımız da var. Şu an istasyonun aylık kirası 600-700 bin lira bandında, ancak 90 bin lira gibi komik bir rakam ödüyorlar. Biz hak ve hukuk neyse ondan tarafız. Bu konuda yetkililerden destek bekliyoruz.
Burada bir organize suç örgütü gibi hareket ediyorlar. Naylon fatura suçu nedeniyle soruşturma devam ediyor, ancak Adana bölgesi deprem bölgesi olduğu için bir süredir vergi incelemeleri askıda. Bu sürecin hızlandırılmasını ve iş yerimizin tahliye edilmesini istiyoruz.”
