Türkiye iki haftadır Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinin kırsal bir mahallesinde kaybolan sekiz yaşındaki Narin Güran’ı arıyor. 21 Ağustos’ta Kuran kursu çıkışında arkadaşlarıyla evin yolunu tutan küçük kızdan ne ses var ne seda.
Bugüne dek yaygın bilgi çocuğun son görüntülendiği saatin 15.15 olduğu, Narin’in eve kestirmeden gitmek için toprak patikaya girdiği, bir daha da haber alınamadığı yönündeydi.
Tutanaklara giren yeni bulgularla onun 18.47’de dokuz yaşındaki bir arkadaşıyla görüştüğü anlaşıldı.
Bu arkadaşının psikolog ve pedagog eşliğinde alınan ifadesinde ortaya çıktı: Okulun kamera görüntülerinde yalnızca arkadaşı var ama, o arkadaşı görüş açısı dışında kalan sekiz yaşındaki Narin’le görüşmüş.
Bilindiği üzere amca Salim Güran ‘kasten öldürme’, ‘kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçlamalarıyla 2 Eylül’de ‘tedbiren’ tutuklanmıştı. Aracında kızın DNA’sı bulunmuştu.
Jandarma Güran’ın kendi kullandığı araçla 18.59’da evlerinin olduğu bölgeden ayrılarak okulun önünden geçtiğini tespit etti.
Sabah gazetesinde yer alan habere göre Ankara’dan gelen profesyonel ekip şimdi jandarmayla birlikte Narin’in arkadaşıyla en son birlikte görüldüğü 18.47’yle amcanın köyden ayrıldığı 18.59 saatleri arasındaki 12 dakikada neler yaşandığını araştırıyor.
Bu arada soruşturmanın sürdüğünü, amca cinayet ve adam kaçırma suçlamalarıyla ‘tedbiren’ tutuklu olsa da Narin’in ölüp ölmediğinin henüz bilinmediğini hatırlatalım.
Yine de bu gelişme akıllara benzin istasyonu çalışanı Murat Çınar Çatalca’nın sözlerini getirdi. Çınar, Salim Güran’ın Instagram hesabında bir gönderinin altına dikkat çeken bir yorum yazdıktan sonra jandarmaya gitmiş, bunları tekrarlamıştı:
“HTS kayıtlarında Salim Güran’ın Narin Güran’ın annesi ile hem mesajları, hem de arama kayıtları var. Salim Güran Narin kaybolduktan 15-20 dakika sonra kendi aracıyla hızla köyden çıktı, yakıtını da almıyor, petrole giriyor ve yalnızca ıslak mendil alıyor. Bu muhtar Narin’in erkek kardeşi ile de görüşüyordu.
Olay günü Narin ya baygın ya da Salim elleriyle boğmuş vaziyette yatıyor ön koltukta ve üstünde koyu kahve renginde bir battaniye vardı. Salim Güran olaydan iki saat sonra köye karanlıkta dönüyor, bu sefer sanki hiçbir şeyden habersiz gibi davranıp ne olmuş Narin’e diye ağlamış.”
Amca suçlamalara ne yanıt veriyor?
Salim Güran savcılıkta verdiği üç saat 20 dakikalık ifadesinde o güne dek hakkında ileri sürülmüş tüm iddiaları reddetti. Bunun mümkün olamayacağını, hatta Narin’i arama çalışmalarına katıldığını söyledi.
Aracında çocuğun DNA’sının bulunmasıyla ilgili soru üzerine Narin’i hiç aracına bindirmediğini, DNA profilinin araçta nasıl çıktığını bilmediğini, arabayı evinin önündeyken bazen kapısı açık bıraktığını söyledi.
Sorgu sırasında Narin’in kaybolduğu 21 Ağustos günü saat 14:33’ten sonra aracının PTS kayıtlarının kesilmesi de soruldu.
Tarlalarında çalışan Atasoy ailesinin çocuklarını Uzunbahçe köyüne götürdüğünü, sonra köyde bulunan Ramazan Atasoy’la birlikte tarlaya geri döndüğünü ileri süren Güran, köye gittiğinde Mehmet Selim Atasoy’un eşinin kendisine su ikram ettiğini ve orada araçta onların küçük kızlarıyla oynadığını savundu.
Narin’in babasını tehdit etti mi?
Salim Güran kardeşi Arif Güran’la (Narin Güran’ın babası) aralarında husumet olduğu iddiasını da reddetti.
Böyle bir şey olmadığını öne süren Güran kardeşine “Sana böyle bir acı yaşatacağım, ömür boyu unutmayacaksın” şeklinde bir söz sarf etmediğini anlattı.
