Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Deutsche Welle’nin (DW) Türkiye’de 1 Temmuz 2022 tarihinde erişime engellendikten sonra alternatif olarak kullanmaya başladığı alternatif adresleri için de lisans başvurusu yapması için 3 günlük süre verdi.
DW Türkçe’de yer alan habere göre, RTÜK, 8 Kasım’da aldığı karara ilişkin 10 Kasım’da yaptığı yazılı duyuruda, DW’nin alternatif adresleri için lisans başvurusunda bulunması halinde faaliyetlerine devam edebileceğini belirtti.
Başvuru için DW Türkçe’ye 72 saat süre verildiğine dikkat çekti. Söz konusu sürenin duyurunun yapıldığı 10 Kasım’dan itibaren başladığını kaydeden RTÜK, aksi halde alternatif adresler için de mahkemeden erişim yasağı talep edileceğini kaydetti.
Ne olmuştu
RTÜK, 2019’da yürürlüğe giren yönetmelikle internet yayıncılarına lisans alma şartı getirmiş ve ardından Şubat 2022’de DW, VOA ve Euronews’in Türkçe yayınlarına başvuru için 72 saat süre tanımıştı. DW için ise verilen sürede lisans başvurusu yapmadıkları gerekçesiyle yargı yoluna gitmiş ve bu çerçevede yargı yoluyla da uluslararası program sağlayıcıların Türkiye’de lisans almasını talep etmişti. Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği de lisans başvurusu yapmadığı gerekçesiyle 30 Haziran 2022’de DW’ye erişim engeli getirilmesine karar vermişti. 1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren de erişim engeli kararı uygulanmaya başlanmıştı. DW, sadece Türkçe servisinde değil diğer dillerde de canlı yayın ve görüntülü içerik butonlarını kaldırmadığı için Türkiye’de 32 dil yayını ile birlikte erişime engellenmişti. DW Türkçe, engelleme kararının uygulanmasının ardından içeriklerini okuyuculara ulaştırabilmek için dwturkce.com ve inspiredminds.de/tr alternatif adreslerini kullanmaya başlamıştı. Lisans koşullarının Almanya’daki yasalarla uyumsuz olması ve sansüre yol açabileceği gerekçeleriyle DW bu talebi yerine getirmemişti. İtirazını Türkiye’de Anayasa Mahkemesi’ne taşıyan DW, Anayasa’nın 26 ve 28’inci maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) düzenlediği ifade ve basın özgürlüğü, ayrıca Anayasa’nın 36, 40 ve 141’inci maddeleri ile AİHS’nin 6’ıncı maddesindeki adil yargılanma ve etkili başvuru hakkının ihlal edildiğinin tespitini talep etmişti.