Nitelikli dolandırıcılıktan hüküm giyen, Türkiye’den kaçtıktan sonra Avusturya tarafından sorgulanmak üzere ABD’ye gönderilen Sezgin Baran Korkmaz’ın da aralarında olduğu 10 sanıklı davada yeni bir gelişme yaşandı. İstanbul 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın iddianamesinde 28 Eylül 2020’de MASAK tarafından savcılığa analiz raporu gönderildiği, raporda Korkmaz’ın çevresindekilerle ortak hareket ederek Amerika’daki irtibatları sayesinde elde ettiği haksız kazançları çok sayıda banka işlemiyle kurduğu veya yetkilisi olduğu şirket hesaplarına aktardıkları belirtiliyordu. 17 Mayıs 2021 tarihindeki ilk duruşmada Sezgin Baran Korkmaz hakkındaki yakalama kararı kaldırarak yokluğunda tutuklama kararı verilmişti.
Korkmaz ve iki sanık yönünden uluslararası yardım talebine ABD adli makamlarınca verilen yanıt mahkemeye ulaştı. ABD’den verilen cevapta taleplerin yerine getirilmesinin ABD’de devam eden yargılama üzerinde olumsuz etki yaratacağı vurgulanarak işlemin ertelendiği belirtildi. Dün görülen 8. celsede hakim Jacop Ortell Kingston, Leon Termendzhyan ve Sezgin Baran Korkmaz hakkında yazılan yurt dışı istinabe (yardımlaşma) evraklarında ABD’de yargılama yapıldığından herhangi bir işlem yapılamadığı cevabı verildiğini belirtti.
Türk adli makamlarınca sanıklar Jacob Kingston, Isaiah Kingston, Rachel Kingston, Sally Kingston ve Lev Dermen’e ( Leon Termendzhyan) karşı soruşturması yapılmış tüm suçlarla ilgili bilgi sağlanması, beyanda bulunup bulunmadıkları, varlıkları ile banka hesaplarına ABD makamlarınca kısıtlama getirilip getirilmediği, suç gelirlerinin kasıtlı transferleri varsa kanıtın sağlanması, ayrıca Sezgin Baran Korkmaz’a yasaya aykırı menfaat transferi ya da devrini belirten şirket kayıtları ve hesap hareketleri gibi kayıtların onaylı nüshalarının sağlanması, Korkmaz’ın ve Jacob Kingston’un sorgulanması için yardım istendiği hatırlatılmıştı.
ABD Adalet Bakanlığı tarafından gönderilen yazıda 8-13 Şubat ve 12 Mayıs 2023 tarihlerinde ABD yetkili makamı Uluslararası İlişkiler Bürosu’na yasal yardım için taleplerin alındığı kaydedildi. Yazıda şu ifadeler yer aldı:
“Bu taleplerin devam etmekte olan ABD cezai takibatlarıyla ilgili olduğu hususunun dikkate alınmasını rica ederiz. Bu nedenle bu zaman zarfında anlaşmanın 26/b. ve 39 nolu maddelerine dayanarak affınıza sığınarak bu taleplerin yerine getirilmesini/icra edilmesini sonraya bırakmakta veya ertelemekteyiz. Zira böyle bir yerine getirilme/icra edilme durumu, halihazırda devam etmekte olan Amerika Birleşik Devletleri cezai takibatları üzerinde olumsuz bir etkiye neden teşkil edecektir.
Türk makamlarının talep edilen yardım ile ilgili ihtiyacı hususunda duyarlı olduğumuzu belirtmek isteriz ve Adalet Bakanlığı, yerine getirilmesi mümkün olan en kısa zaman dilimi içinde söz konusu taleplerin icra edilmesi için elinden gelen her türden çabayı harcamaya hazırdır. İlgili her tür gelişmeler hususunda sizleri bilgilendirmeye devam edeceğiz, ancak Türk makamlarının herhangi bir zaman dilimi içinde talep edilen yardıma daha fazla gereksinim duymaması durumunda bizleri bilgilendirmenizi rica ederiz. Türkiye’nin ceza yargılaması hususlarında ABD’ye yıllar boyunca sağlamış olduğu yardımdan dolayı büyük memnunluk duymaktayız ve her zaman için bu işbirliği ilişkisinin devam etmesinin beklentisi içindeyiz.”
Sanık Sezgin Baran Korkmaz’ın avukatı Murat Volkan Dülger ABD’den gelen yanıtta “Yargılama yapacağız” denerek bilgi verilmediğini söyledi ve ABD’de ya beraat ya da mahkumiyet verileceğini belirtildi. Beraat kararı verilirse kendi açılarından sorun olmayacağını ama mahkumiyet verilmesi durumunda aynı suçtan hem ABD’den hem de Türkiye’de ceza verilemeyeceğini kaydetti. “Mahkemenizdeki dosya ABD’de yer alan dosyanın replikasıdır. Siz aslında Amerika’nın vereceği karar için tedbir veriyorsunuz” dedi ve “Giden, kaçan bir para yok. Müvekkilimin şirketleri, yaşayan, canlı şirketlerdir. Üzerlerindeki tedbirler kaldırılsın. ABD’deki yargılamanın sonucunun beklenmesini talep ederiz” diye konuştu.
Korkmaz’ın avukatlarından Ahmet Susoy ise müvekkilinin ABD’de tutuklu yargılanırken yurt dışı yasağı şartıyla serbest bırakıldığını hatırlattı ve 28 Nisan’daki duruşmaya işaret etti. Tutuklamaya yönelik yakalama kararının kaldırılmasını talep eden Susoy “Şirketler ve şahsi mal varlıkları üzerindeki tedbirlerin kaldırılmasını talep ederiz” diye konuştu.
Malen sorumlu Heksagon Mühendislik ve Tasarım AŞ avukatı Murat Hızal da şirket üzerinde tedbir olduğunu belirterek “Bu yurt dışına iş yapan bir şirkettir. Tedbirler devam ederken şirket iş yapamamaktadır. Teminat mektubu kullanamamaktadır. Bu nedenle şirket faaliyetlerinde sıkıntı yaşanmaktadır. Tedbirin kaldırılmasını talep ederiz” dedi. Diğer taraf avukatları ise şirketler ve sanıklar üzerindeki tedbir kararları ile adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını talep etti.
Mahkeme ABD’de bulunan Jacop Ortell Kıngston, Leon Termendzhyan ve Sezgin Baran Korkmaz’ın savunmalarının tespiti istenmişse de ABD’de yürütülen yargılama nedeniyle taleplerin yerine getirilemediği ilişkin cevabi yazı dikkate alınarak bu aşamada savunmaların alınmasına yönelik herhangi işlem yapılmamasına karar verdi. Sanıklar hakkındaki yargılamanın sonuçlanıp sonuçlanmadığı hususunda bilgi verilmesi için Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğüne yazı yazılmasına hükmeden mahkeme haklarındaki yakalama kararları da kaldırmadı. Duruşma 3 Ekim tarihine bırakıldı.