Seçil Erzan’ın yargılanmasına devam ediliyor. Erzan dünkü duruşmada bir ay önce müşteki sıfatıyla ifade veren Fatih Terim'in açıklamalarına ilişkin savunma yaptı. Erzan 'Bu insanların hepsi faizin hukuka aykırı yerden geldiğini biliyordu' dedi.

Eski Denizbank yöneticisi Seçil Erzan’ın yüksek karlı özel fon vaadiyle aralarında futbol dünyasının ünlü isimlerinin de bulunduğu çok sayıda kişiyi milyonlarca dolar dolandırdığı iddia ediliyor. Erzan’ın bazı mağdurlara söz konusu fondan Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’in de haberinin olduğunu söylediği öne sürülmüştü. Savcılığın açtığı davada Fatih Terim’in kızı Buse Terim, futbolcular Arda Turan ve Emre Belözoğlu’nun aralarında bulunduğu en az 18 kişinin 25 milyon 770 bin dolar ve 7 milyon 384 TL dolandırıldığı iddia ediliyor.

Erzan, mağdurlardan para toplarken Fatih Terim adına oluşturulan bir fonun adını kullandı. Bu yüzden olay önceleri ‘Fatih Terim fonu’ olarak bilindi.

Fatih Terim ise ilk ifadesini 22 Ağustos’ta Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’nde müşteki sıfatıyla verdi. Terim kimseyi finansal olarak yönlendirmediğini iddia etti ve “Bana hiçbir zaman özel olarak bir fona para yatırılacağı, bu fondan yüksek getiri elde edileceği, Hakan adına veya Mehmet Aydoğdu adına bir fon olduğu veya benim adımla bir fon kurulacağı gibi sözler söylemedi” dedi. Terim, Erzan’ın kendisine paranın bankanın ‘saklama hesaplarında’ değerleneceği ve bankadaki birçok yöneticinin de bundan yararlandığını söylediğini iddia etti. Ayrıca Erzan’a nakit olarak 3 milyon dolar verdiği de söyledi.

Seçil Erzan’ın avukatı Terim’e özel, Bodrum’da kapalı duruşma yapılmasının kabul edilemeyeceği belirtip itiraz etmişti. Ancak bu kabul edilmedi.

Erzan’dan Terim müşteki olarak davaya katılmasına dair savunma

Dünkü duruşmada Erzan, Fatih Terim’in davaya müşteki olarak katılmasına ilişkin savunma yaptı.

Erzan, Terim’in hesap hareketlerini inceleyemediğini ancak hesabındaki miktarların teftiş kurulu ve bilirkişi raporlarında eşleştiğini iddia ederek hesabına giren ve hesabından çıkan paraların 3 milyon dolar olmadığının bilirkişi raporuyla doğrulandığını savundu.

Hakimin, “Sen Fatih Terim’den ‘Bir yere yatıracağız’ diyerek elden para aldın mı?” sorusu üzerine Erzan, şunları söyledi: “Fon adı altında hiçbir zaman para almadım. Sadece aramızdaki dostane ilişkiden kaynaklı bana 300 bin dolar ve 400 bin dolar olmak üzere iki defa para ödendi. ‘Ev al, arsa al’ diye değerlendirmemi istedi. Bankacılık işlemlerinden dolayı değil, aramızdaki abi-kardeş ilişkisindendi. Elden verdiği 700 bin dolar faiziyle iade edildi. Ocak 2022’den itibaren bana nakit ödemeler yaptı. Galatasaray olsun, Türkiye Futbol Federasyonundan gelen geliri olsun bütün resmi bakiyelerin hepsi kendi rızasıyla işlendi. Bana elden verdi.”

Sanık Erzan, Terim’in zorla faizli para talep etmediğini, kendisine, “Paramız var mı? Ne kadar paramız var?” diye zaman zaman sorduğunu, kendisinin de sanık Rüya Sağır aracılığıyla Fatih Terim’e ödeyebilecekleri miktarı ilettiğini söyledi.

‘Usulsüz işlem yapmadım’

Fatih Terim’in işlemlerinde usulsüzlük yapmadığını, Terim’in mesaj atarak veya personeli aracılığıyla kendisiyle iletişim kurduğunu söyleyen Erzan, Terim’den aldığı toplam 700 bin doları başkalarına faiz olarak ödediğini anlattı.

Fatih Terim’in avukatı Okan Demirkan’ın, “Seçil Hanım, saklama hesabında 3 milyon dolar bulunduğuna dair Rüya Sağır tarafından Fatih Terim’e SMS olarak gönderiliyor. Rakam gittikçe artıyor. Bu mesajları gönderen dosyaya göre sizsiniz. Nasıl açıklayacaksınız?” sorusuna Erzan, “Ben hocaya ‘hayır’ diyemediğim için zaman zaman Rüya’ya ‘1 milyon, 2 milyon dolar’ dediğim günler oldu ama bu rakamlar hiçbir zaman hocanın hesabında olmadı. Hesap hareketlerine bakılırsa çıkar” yanıtını verdi.

Emre Belözoğlu’nun avukatı Şekip Mosturoğlu’nun “Denizbank’ta gişe dışı uygulamaları kim biliyordu?” sorusu üzerine Erzan, “Bütün üst kurul biliyordur, o dönem kim ise. Hakan Ateş’in bilgisi olmadan kimse gişe dışı uygulaması yapamaz” dedi.

Savunmasının devamında sanık Erzan, Hakan Ateş ile önce genel müdürlükte, daha sonra ise Çorlu’da şube açılışında tanıştığını belirterek, Fatih Terim’le ise Galatasaray Spor Kulübü Tesisleri’nde müşteri ziyaretleri kapsamında tanıştığını anlattı.

‘Bu insanların hepsi faizin hukuka aykırı yerden geldiğini biliyordu’

Terim ve Ateş’in dostluğa dayanan ilişkileri olduğunu söyleyen Erzan şunları belirtti: “Ben hiçbir zaman ‘Fatih Terim fonu’ diye bir durumdan bahsetmedim. Bu insanların hepsi faizin hukuka aykırı yerden geldiğini biliyordu, bana ‘Git, kimden alacaksan al, parayı bize ver’ diyorlardı. Hepsi bunu biliyordu ama bu konuşulmuyordu. Onlara göre para nereden gelirse gelsindi. Herkes bir ‘fon furyası’ türetti. Bunu da kendi aralarında söylemeye başladılar. Ben asla kişiye özel bir fon adı altında bir şey söylemedim.”

Yeni müşteki tarlasını satıp dolandırılmış

Dosyaya yeni eklenen müştekilerden 74 yaşındaki Sevim Sinih, tarlasını sattığını ve oradan gelen 1 milyon 250 bin lirayı kendisinin, 1 milyon lirayı ise müşteki eşinin sanık Nazlı Can’a verdiğini söyledi.

Sanık Erzan’la bankanın Florya şubesindeki odasında görüştüklerini, Erzan’ın burada kendisine ıslak imzalı kağıt verdiğini anlatan Sinih, “Seçil bana, ‘Paran çoğalıyor Sevim abla’ dedi. Sonradan 1 milyon 300 bin geri aldım ve oğluma ev aldım ama kızıma alamadım. Ben Nazlı’ya güvendim. Mağdurum, şikayetçiyim” dedi.

Lube Ayar salondan çıkarıldı

Duruşmada söz alan müşteki avukatı Rezan Epözdemir, gazeteci Lube Ayar’ın sosyal medya hesabından kendisi hakkında mahkeme salonunda söylemediği ifadeyi söylemiş gibi paylaşım yaptığını belirterek, Ayar’ın duruşma salonundan çıkarılmasını istedi.

Ayar ise söz konusu ifadeyi salonda o şekilde duyduğunu söyledi.

Mahkeme başkanı tarafından salondan çıkarıldığı sırada Ayar’ın Epözdemir’e yönelik “Sen göreceksin, bekle sen” ifadelerini kullanmasının ardından Epözdemir heyetten, Ayar hakkında kendisini tehdit ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmasını istedi. Mahkeme heyeti, söz konusu anları tutanağa geçirdi.

Erzan’ın 93 yıldan 305 yıla kadar hapsi isteniyor

Sanık Erzan’ın ‘özel belgede sahtecilik’ ve ‘tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık’ suçlarından 93 yıldan 305 yıla kadar hapsi isteniyor.

Sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk’ün de aynı suçlardan 3 ile 98 yıl arasında hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, sanık Rüya Sağır’ın ise ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan 3 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.