Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde yaşayan anne Yeliz Karalar için 16 Nisan 2024 tarihinin başta diğer günlerden farkı yoktu. Her şey rutininde gidiyordu. Ta ki kızı Selin Öztürk “Babama gidiyorum. Duş alıp geleceğim” diyene kadar.
22 yaşındaki Selin evden çıktı. Ancak bir daha kimse haber alamadı. Saatler geçtikçe endişesi artan anne, polise kayıp ihbarı yaptı. Arama çalışmaları 66 gündür sürüyor. Genç kızın öldürülmüş olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. Şüpheli olabilecek kişilerin ifadesi alınıyor.
Karalar ise kızının hayatından endişeli olduğunu, umutlarının git gide azaldığını söylüyor.
“Kimsenin ağzını bıçak açmıyor. Kime sorsam, tek cümle alıyorum. ‘Arıyoruz.’ Bir de kızım sürekli evden kaçan biriymiş. Yalan” diyen anne, şöyle devam ediyor:
“Kızım gitse bir saat, iki saat sonra muhakkak benim yanıma gelirdi. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Ortada kaybolan 22 yaşında bir genç kız var. Bir anne doğurduğu evladı tanımaz mı? Benim aklımda iki şüphe var. Ya kızımı sağlam bir yere kapattılar, işkence çektiriyorlar ya da öldürüp bir yerlere attılar, gömdüler. Bunun başka açıklaması yok. Ben nereye gideyim de yalvarayım, bir an önce benim kızımı bulsunlar. Ama ölü ama diri. Diriyse sağ, selamet getirsinler. Ölüyse gideyim en azından bir mezar yaptırayım.”
Beş ayda 164 kadın öldürüldü
Kadına şiddet sorununa karşı alınan önlemlerin yetersiz kaldığı Türkiye’de sadece 2024 yılının ilk beş ayında 92 kadın ‘şüpheli’ bir şekilde yaşamını yitirdi. Bunların önemli bölümü balkonlardan, pencerelerden ‘düşme’ şeklinde oldu. O evlerin çoğunda hep bir erkek daha vardı.
164 kadın ise eski eşleri, sevgilileri, aileleri tarafından öldürüldü.