Eski milli futbolcu Serhat Akın’ın Beykoz’da uğradığı silahlı saldırıda yaralanmasına ilişkin iddianame krize yol açtı. İstanbul Anadolu 23. Ağır Ceza Mahkemesi, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameyi HTS kayıtları alınarak değerlendirme yapılmadığı, adli tıp raporu beklenmediği gerekçeleriyle iade etti. Savcılık mahkemenin iade kararına itiraz etti. İtirazı değerlendiren İstanbul Anadolu 24. Ağır Ceza Mahkemesi iade kararının kaldırılmasına karar verdi. Bunun üzerine iddianameyi kabul etmek zorunda kalan İstanbul Anadolu 23. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma tarihi olarak 31 Ocak’ı belirlerken dosyadaki eksikleri tamamlamak için ilgili kurumlara bir dizi yazı gönderdi.
T24’ten Cengiz Anıl Bölükbaş’ın haberine göre Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca eski milli futbolcu Serhat Akın’ın silahla yaralanmasıyla ilgili soruşturma tamamlandı. Akın’ın Beykoz’da uğradığı silahlı saldırıda yaralanmasının ardından soruşturmayı yürüten Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı yedi şüpheli hakkında iddianame düzenledi.
Şüpheliler E.Ü ve O.M. hakkında “tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 13’er yıldan 20’şer yıla kadar hapis cezası istenen iddianamede şüpheli H.Ş’nin de “Tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüse azmettirmek” suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. İddianamede şüpheliler Y.G, İ.T ve M.A’nın da “yardım” suçundan 6,5 yıldan sekizer yıla kadar hapis cezasına mahkum edilmesi istendi. Şüphelilerden O.D hakkında ise “tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs” ve 6136 Sayılı Ateşli Silahlar Kanunu’na muhalefet suçundan 14 yıldan 23 yıla kadar hapis cezası verilmesi gerektiği belirtildi.
Başsavcılıkça onaylanan iddianame İstanbul Anadolu 23. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.
Mahkeme iddianameyi iade etti
İstanbul Anadolu 23. Ağır Ceza Mahkemesi gönderilen iddianamenin iadesine karar verdi. Mahkeme şüpheli H.Ş hakkında yakalama emrinin infazı için makul süre beklenmeden iddianame tanzim edildiğini, şüpheliler arasındaki irtibatı ortaya koyması ve olay yerinde bulunan şüphelilerin kimliklerinin tespiti açısından önemli olan HTS kayıtlarının dosyaya alınmadığını belirtti. Mahkeme adli tıp raporunun beklenmesi halinde dosyanın sürüncemede kalacağı gerekçesiyle iddianame düzenlendiğini, ancak bu şartlarda dosyanın mahkemede sürüncemede kalacağını vurguladı.
Savcılık iade kararına itiraz etti, itiraz kabul edildi
Ancak savcılık eksikleri gidermek yerine ilk iddianamesinde ısrarcı oldu ve İstanbul Anadolu 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nin iade kararına itiraz ederek üst mahkemeye taşıdı. İtirazı değerlendiren İstanbul Anadolu 24. Ağır Ceza Mahkemesi iade kararındaki sebepler ve savcılığın itiraz gerekçelerini göz önünde bulundurarak itirazı kabul etti ve İstanbul Anadolu 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nin iade kararını kaldırdı.
İlk duruşma 31 Ocak’ta
Kararın ardından iddianame yeniden 23. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme tarafından kabul edilen iddianamede tutuklu beş sanığın tutuklulukta geçen makul süreyi aşan bir durumunun olmaması, sanıkların kaçma şüphesi olması, adli kontrol tedbirinin yetersiz kalacağı gerekçesiyle tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.
İddianamede sanıkların telefon numaraları sıralanarak HTS kayıtlarının duruşmadan önce mahkemeye gönderilmesi istendi. Mahkeme bilirkişi raporunu da bekleyecek.
Davanın ilk duruşması 31 Ocak 2025’te, İstanbul Anadolu 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde.
Ne olmuştu?
Serhat Akın Kavacık Mahallesi Şehit Teğmen Ali Yılmaz Sokak’ta kimliği henüz belirlenemeyen bir kişinin silahlı saldırısına uğramıştı.
Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan fezlekede yurtdışından gelen talimat üzerine birden fazla kişinin olay öncesi ve sonrasında fikir ve eylem birliği içinde hareket ettiği belirtilerek, olay öncesi saldırının gerçekleştiği yerde keşif yapıldığının kamera kayıtlarından tespit edildiği vurgulanmıştı.
Serhat Akın’ın yaralanmasının parçalı kemik kırığı boyutunda olduğu, hayat fonksiyonlarına etkisinin ise Adli Tıp Kurumu raporuna göre ağır nitelikte değerlendirildiği ifade edilen fezlekede, Akın’a 3-4 metre gibi yakın mesafeden 3 el ateş edilmesi, 3 merminin de isabet bulması, şüphelilerin olaydan sonra kaçması ve saldırıda kullanılan silahın mahiyeti göz önüne alındığında, eylemin “tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs” olarak nitelendirildiği yer almıştı.
Müşteki Serhat Akın’ın silahla vurulması eylemi için, bu yıl Kumburgaz’da işlenen bir başka “kasten öldürme” suçundan da yakalaması bulunan firari şüpheli H.Ş’nin, O.D, O.M ve E.Ü’ye talimat vererek suçu azmettirdiği anlatılan fezlekede, O.D’nin E.Ü’den aldığı tabancayla müştekiye ateş etmesinden sonra O.M’nin motosikletle olay yerine gelerek O.D’nin kaçmasını sağladığı aktarılmıştı.
Fezlekede, E.Ü’nün saldırıdan önce şüpheliler O.M. ve O.D. ile olay yerinde keşif yapmak ve olayda kullanılan tabanca ve maskeleri temin etmek, İ.T’nin kaçan şüphelilerin saklanmasına yardımcı olmak, M.A’nın eylemin gizliliğini sağlamak için O.D’nin saldırı sırasında kullandığı kaskı temin etmek, Y.G’nin ise olayın azmettiricisi olan H.Ş’den aldığı ve bu işin karşılığı olarak değerlendirilen 250 bin lirayı şüpheliler O.D. ve O.M’ye teslim etmek suretiyle olaya iştirak ettikleri vurgulanmıştı.
Başsavcılıkça hazırlanan fezlekede 7 şüpheli hakkında, “tasarlayarak kasten adam öldürmeye teşebbüs” suçundan 20 yıla kadar hapis cezası istemi öngörülmüştü.
Fezleke, dava açılması talebiyle Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmişti.
