13 aylık Enver Eren Karabacak, bayramın üçüncü günü (18 Haziran) evinin bahçesinde oynuyordu. Ailesi bayram telaşındaydı, herkes kendi işine dalmıştı. Ancak küçük Enver’in masum oyunları, onu çok geçmeden geri dönüşü olmayan bir yolculuğa sürükleyecekti.
O gün bayramın huzur ve neşesini bir anda hüzne boğan bir trajedi oldu: Bahçede yanan tandır Enver’in dikkatini çekmişti. Küçük adımlarıyla tandıra yaklaştı. Ellerini uzattı, ateşin sıcaklığını hissetti ama henüz tehlikenin çok farkında değildi. Annesi evde bir işle meşgulken Enver’in neşeli oyunu bir anda çığlığa dönüştü. Alevlerin içinde kaybolan çocuğun feryadı annenin kulağına değdiğinde iş işten çoktan geçmişti.
Annesi ve ailesi tandırdan çıkardıklarında bebeğin vücudunda derin yanıklar oluşmuştu. Panik ve korku içinde hastaneye kaldırılan Enver 70 gün boyunca o acıyla mücadele etti. Hastane odasında küçük bedeni kendini onarmak için çabalarken ailesi umutları her gün daha da azalarak başında bekledi. Ve Enver Eren Karabacak dün mücadeleyi kaybetti.
Komşuları Resul Gedik bu trajediyi anlattığında herkesin yüreğindeki yara daha da derinleşti: “Çocuğun annesi bir işle uğraşıyormuş, o esnada da çocuk tandıra düşmüş. Oynarken ateşe doğru gitmiş. Gözleri, elleri yanmış. Duyduğum kadarıyla 5-10 dakika kadar ateşin içinde kalmış…”