Mosonlar hakkında hem dünyada hem ülkemizde geçmişten günümüze birçok komplo teorisi ortaya atıldı ve atılmakta. Bunların en bilineni ise “Dünyayı masonlar yönetiyor” söylemi. Bu komplo teorilerine hem ülkemizde hem de dünyada inanan azımsanmayacak sayıda insanın olduğu da bir gerçek. O yüzden Masonlarla ilgili ortaya çıkan bilgi, belgeler ilgi çekmeye devam ediyor.
Türkiye Masonlarıyla ilgili ışık tutacak bir klasör belge ve yazışma ise kısa süre önce Kozmos Sahaf’ta şans eseri elime geçti.
Kendisi de bir Mason olan Mali Müşavir Yetvart Kovan’ın 2021 yılında ölümü üzerine kitaplarıyla birlikte klasörler içinde tuttuğu değişik belgeler ve arşivi de tabir yerindeyse sahafa düştü. Ermenice-Türkçe ticari sözlük de yazmış olan Yetvart Kovan’ın Kozmos Sahaf’taki arşivi içinde bir klasörde de Türkiye Mason Locaları’nın değişik döneme ait yazışmaları, soruşturmaları yer alıyor.
Yetvart Kovan’ın aynı zamanda Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası Türkiye Yüksek Haysiyet Divanı Yedek Üyesi olması nedeniyle belgelerin önemli bir bölümü loca içindeki disiplin soruşturmalarından oluşuyor.
Mahkeme gibi işleyen sistemleri var
Bu soruşturmalardan biri İzmir Vadisi’ne mensup O. E. B ve Ü.İ (isimleri biz kodladık) adlı üyelere ait. İki üyenin mesaj ve e-posta yoluyla birbirlerine hakaret ettiği iddiasıyla başlatılan soruşturma İzmir Vadisi Haysiyet Kurulu’nun başkan ve dört üyesinden oluşan ekip tarafından titizlikle incelenip, 2009 yılında iki üyenin de kusurlu olduğuna karar verilmiş.
Yetvart Kovan’ın arşivinden çıkan belgelere göre Mason Localarında idari ve disiplin soruşturmaları adliye sistemindeki gibi işlemekte; yereldeki Haysiyet Divanı’nın verdiği kararı üye beğenmezse, belli bir süre içinde temyize başvurup, bir üst kurula götürme hakkına sahip.
Büyük Üstat’dan tarikat uyarısı
Belgeler içinde disiplin kararları dışında ‘Büyük Üstad’ların gönderdiği mesajlarda yer alıyor. Bunlardan birisi 1989 yılına ait Büyük Üstat Orhan Alsaç’ın tarikatlarla ilgili gönderdiği mesaj. Orhan Alsaç mesajda “Localarımızda yapılan konuşmaların konuları arasında tarikatlarla ilgili olanların sayılarının artmakta olduğu görülmekte ve kardeşlerimin üzüntü ile bana intikal ettirdikleri bazı konuşmaların tarikat propagandasına dönüştüğü, hatta konuşma sırasında tarikat ayinlerinden pasajlar gösterildiği anlaşılmaktadır” ifadelerini kullanarak bunun yapılmamasını istemektedir.
Orhan Alsaç tarikat ile masonluk arasında farkı ise şöyle açıklıyor:
“Bütün masonlar bilirler ve bilmelilerdir ki, bazı şekli detaylardaki benzerlik dışında masonluğun hiçbir tarikatla uzaktan yakından hiçbir ilgisi ve ilişiği yoktur. Kardeşlerimiz inanç dünyalarını diledikleri şekil ve yolda tanzim edebilirle. Ancak bu dünyalarını masonluğa sokmaya mezun değillerdir.”
İşte o belge:
Yılbaşıyla ilgili gönderilen yazı
Yetvart Kovan’ın arşivinden yılbaşıyla ilgili de ilginç bir belge çıktı. 1993 yılına Büyük Sekreter Oral Güventürk tarafından gönderilen yazıda şöyle deniliyor:
Yılbaşı, bayram gibi özel günlerde kardeşleri hatırlamak hem Türk milletinin bünyesine yerleşmiş hem de Masonik bir davranıştır. Ancak bu kutlamanın bazı kardeşlerce, kendi özel ticari kartlarını loca ve masonik amblemlerle donattıkları ve ‘Görev Ünvanı’ yaratarak hitap ettikleri şekline dönüştüğü görülmektedir. Bu husus Büyük Görevliler Kurulunca sakıncalı bulunulduğundan kardeşlerin özen göstermeleri ve bu nevi yazışmalara mahal verilmemesi önemle bildirilmektedir.”
Bu belgeler neyi anlatıyor
Kendisi de eski bir Mason olan Yertvart Kovan’ın kendi tuttuğu kişisel arşivindeki Masonlarla ilgili belgeler aslında komplo teorilerini çürüten, birçok kurum ve dernekte olduğu gibi burada da kişisel sorunların yaşandığını çok açık olarak gösteriyor. Dünyanın en eski sivil toplum örgütü diyeceğimiz yapılarından biri olan Mason localarının özellikle Türkiye tarihini araştıran araştırmacılar için bu yüzlerce belge önemli bir yol gösterici kaynak olabilir.