Kars Girişimci Kadınlar Derneği Başkanı Serap Çetin Çağatay, İsviçre Büyükelçiliği Diplomatik Ataşesi Giulia Persoz, İsviçre Büyükelçiliği tercümanı Nagehan Şen Yazar, yönetim kurulu üyeleri ve iki avukatla birlikte gittikleri Akyaka ilçesi ve köylerindeki kahvehanelerde erkeklerle ‘eşitlik’ üzerine sohbet etti. İsviçre’nin Ankara Büyükelçiliği’nin finanse ettiği kahvehane toplantılarında kadınlar, erkeklere kadın hakları, kız çocukların eğitimi, kız çocuklarının mirastan yararlanıp, yararlandırılmadığı ve kadına yönelik şiddet gibi sorular yöneltti.
Proje ortakları olan Girişimci Kadınlar Derneği’nin daveti üzerine Kars’a geldiklerini ve çok verimli sohbetlerde bulunduklarını söyleyen İsviçre Büyükelçiliği Diplomatik Ataşesi Giulia Persoz, izlenimlerini şöyle anlattı:
“Erkeklerin yoğunlukta olduğu kahvehanelere giderek onlarla ‘eşitlik’ üzerine sohbet ettik. Bu proje beni çok heyecanlandırdı çünkü İsviçre için kadın hakları, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddet konuları çok önemli.
Şunu da belirtmek isterim; kendi ülkemde aynı çalışmayı yapsam rastgele bir kahvehaneye gidip, yasalardan kadın haklarından söz etsek bize hoşgörülü yaklaşmazlar ve bizi de dinlemezlerdi. Gittiğimiz ilçelerdeki erkeklerin hoşgörülerini hayranlıkla izledim. Biz yerel örgütlerle çalışmayı çok benimsiyor ve teşvik ediyoruz.
Karslı kadınların çok bilinçlendiğini gördüm ve sohbetlerde bunu fark ettim. Bu tür çalışmaların devam etmesi ve kadının toplumdaki yerinin daha iyi olması gerektiğini düşünüyorum.”
‘Hiçbir erkeğin ilgisiz kalmadığını gördük’
Rastgele kahvehanelere gidip, erkeklerle konuşmanın büyük bir cesaret olduğunu ve bunun içinde Dernek Başkanı Serap Çetin Çağatay ile gurur duyduğunu söyleyen Persoz, “Bu projenin meyvelerini görmek için sabırsızlanıyorum ve daha fazla meyve vermesini de temenni ediyorum. Umarım erkeklere dağıttığımız kadın haklarıyla ilgili broşürler herkese dağılır ve böylelikle daha fazla bilinç kazandırılır. Bunun gelecekteki sonuçlarını görmek istiyoruz. Erkeklerin hepsi geldi ve sohbetlere katıldılar. Büyük bir ilgi gösterdiler ve kendi fikirlerini söylediler. Bu da benim için çok güzel bir duyguydu. Hiç kimsenin ilgisiz davrandığını görmedik. Sokakta bile durup, sohbete katılanlar oldu. Demek ki insanlar bu konularla ilgileniyorlar. Demek ki iyi bir şey yapıyoruz. Zengin ve verimli sohbetler oldu. Kadının toplumdaki yeriyle ilgili böyle güzel değişik fikirler duymak güzel” diye devam etti.
16 yıl önce kuruldu
Derneği 2007 yılının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kurduklarını söyleyen Kars Girişimci Kadınlar Derneği Başkanı Serap Çetin Çağatay, “Doğu Anadolu’da kurulan ilk kadın kuruluşu olmanın verdiği sorumlulukla kadın ve kız çocuklarının güçlenmesini girişimci ruhlarının hayata geçirilmesini ilke edindik çünkü zamanın şehri yoksuldu, geri kalmıştı. Erkekler yoksuldu, dolayısıyla kadınlar daha yoksuldu ve ekonomik sıkıntı çeken ailelerin kız çocukları okula gidemiyordu.
Kurduğumuz birçok atölyede çalışan kız çocukları kazandıkları parayı biriktirip, eğitim hayatına katılmıştır. Kadınların atölyelerde hem para kazanmaları hem aile içi iletişim kapasite geliştirme konuları gibi birçok eğitimi verdik. Böylelikle kadınların güçlenmesine katkı sunduk. Paranın aile bütçesine aile içerisinde rahatlık getirdiğini gören eşler çalışma hayatına katılmak için sıraya girdiler. Öncelikle özel sektörlerde çalışmaları için ön ayak olduk” diye konuştu.
‘Kadınlara girişimci ruhunu aşıladık’
Yıllar önce KOSGEB’in Kars’ta faaliyet göstermesi için Birleşmiş Milletler’in (BM) program sorumlusu ile girişimlerde bulunduklarını anlatan Çağataş, şunları söyledi:”KOSGEB Kars’ta faaliyete başlarken şartlar ağırdı. 25 bin TL kadınlara veriyordu ve kira desteği yoktu. Bir SGK’lı çalıştırma zorunluluğu vardı ve girişimlerimizle bu iki unsurun da kaldırılmasını sağladık. KOSGEB’den destek alan kadınların birçoğunun projelerini ücretsiz yazdık. Zaman içerisinde şehir büyüdü ve gelişti, zor şartları geride kaldı.
Kadınlara girişimcilik ruhunu aşılamak ve imkanlarına destek olmanın dışında kadın ve kız çocuklarının insan hakları ile alakalı birçok çalışma yaptık. Kadın ve kız çocuklarının insan hakları şiddet mağdurları kız çocukların eğitim hakları ve kadınların çalışma hakları gibi birçok konunu işlendiği emniyet, baro ve müftülük ortaklığında kahvehanelerde çalışmalar yürüttük. Şimdi de İsviçre’nin Ankara büyükelçiliğinin finanse ettiği kahvehanelerde ‘eşitlik’ sohbetleri projemizi yürütüyoruz. Selim, Sarıkamış, Susuz, Arpaçay ve Akyaka ilçelerimizde projeleri başarı ile yürüttük. Amacımız huzurlu bir toplum, kadın ve kız çocuklarının güçlü olduğu bir dünya.”
‘Kadınlar şiddet gördükleri ve miras alabilmeleri için yardım istedi’
2 yıl önce bölgede başka bir proje üzerine çalışırken kadınların isteği üzerine kahvehanelerde ‘eşitlik’ sohbetlerini başlattıklarını belirten Çağataş, “Kadınlar bizlere eşlerinden şiddet gördüklerini ve mirastan pay verilmediğini söyleyerek yardım istediler. Biz de böyle bir proje başlattık. Kahvehanede birebir görüştüğümüz erkekler, ‘Kadın haklarının evde erkeğin yaptırım gücünü azalttığını’ söylüyor.
Kadına şiddet uygulamadıklarını belirten erkekler, miras konusunda ise kız çocuklarını okuttuklarını, onların okurken erkeğin evde kalıp çalıştığını ve bu nedenle miras bölmeye sıcak bakmadıklarını söyledi. Erkekler ayrıca kadınların eskisi gibi söz dinlememesinden yakındı. Çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Erkek kadar kız çocuğu da mirası hak ediyor” dedi.
‘Projeyi destekliyoruz’
83 yaşındaki annesinin 21 çocuk dünyaya getirdiğini söyleyen Boyuntaş köyü eski muhtarı Necati Taşdemir, kendisinin 1 erkek, 1 kız evladı olduğunu, erkeğin köy işlerinde kızının ise üniversiteyi bitirip öğretmen olduğunu söyledi. Taşdemir, “Akyaka ilçesinde eğitim oranı yüksek.
Kız çocukları okuyor ve mezun olduktan sonra çeşitli meslek kollarında görevler alıyor. Böyle bir etkinlik yapılarak kadın hakları konusunda erkeklerin fikirlerine de başvurulması çok güzel bir uygulama. Kadınların bu projesini destekliyoruz” diye konuştu.