Hüseyin Ünal 17 yaşında bir lise öğrencisiydi. Ankara’nın Sincan ilçesinde okuyan Hüseyin Ünal, 13 Şubat 2024’te kendisi gibi lise öğrencisi olan Nurullah D. tarafından bıçaklanıp öldürüldü.
Bir parkta tartışmaya başlayan gençlerin tartışmasının sonu Eray Nurullah D.’nin yanında getirdiği bir bıçakla Ünal’ı kalbinden ve bacağından yaralaması ile son buldu. Hastaneye kaldırılan Ünal, yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Nurullah D. hakkında 24 yıla kadar hapis talebiyle iddianame düzenledi.
Önce tuzağa düşürdü sonra bıçakladı
Parkta konuşurlarken konuşmanın kısa sürede tartışmaya döndüğünü, Ünal’ın konuşmaları üzerine sinirlenip korkutma amaçlı Ünal’ın bacağına doğru birkaç kez bıçak savurduğunu ve Ünal’ın bağrışları üzerine korkup kaçtığını ifade etti. Öldürme kasıtı olmadığını söyleyen Eray Nurullah D., “pişmanım” dedi.
Tanık olarak ifade veren Buse E, ise Eray Nurullah D’nin sevgilisi olduğunu, olay gününden bir gün önce Ünal’ın Eray’a bir şeyler söylediğini ancak ne söylediğini duyamadığını söyledi. Yaşananları görmediğini söyleyen Buse E., “olay günü evdeydim” dedi.
Yapılan incelemeler ve alınan ifadeler sonucunda hazırlanan iddianamede, şu tespitlere yer verildi:
“Yaşanan tartışmadan ötürü suça sürüklenen çocuk Eray Nurullah D. maktul Ünal ile hesaplaşma, karşılaşma isteği olduğu, şüphelinin başından beri sebatla maktul ile görüşme isteğinden geri dönmediği, maktulün olay günü okula gelmemesi nedeniyle okul çıkışında beklediği anlaşılmaktadır.
Maktulü görememesi nedeniyle diğer tanıkları da planını onlardan gizleyerek dahil ettiği, maktulü karar verdiği yere hile ile getirerek planını icra ettiği, maktulle konuşma bahanesiyle tartışma başlattığı sırada maktulü bıçaklamayı planladığı ve bıçak temin ettiği, kurduğu plana diğer ilgilileri dahil ederek amacına ulaştığı ve soğukkanlılıkla tamamladığı anlaşılmıştır. Şüpheli Eray Nurullah D’nin dosya kapsamındaki icra hareketleri kül halinde değerlendirildiğinde maktul Ünal’ı öldürmek için tasarlama suretiyle hareket ettiği belirlenmiştir.”
Fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış şüpheli Eray Nurullah D.’nin “tasarlayarak çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
‘Yakup birebir olayın gerçekleşmesine iştirak eden kişidir’
Ünal ailesinin avukatı Hilal Kurt, Hüseyin Ünal’ı arayarak olay yerine çağıranların farklı kişiler olduğunu söyledi.
Hüseyin’in olayın gerçekleştiği parka gelmesine sebep olan kişilerin yalnızca “bilgi sahibi” sıfatıyla ifade verdiğini anlatan Kurt, “Yani bu kişiler dosyada şüpheli sıfatına bile henüz geçirilmedi. Olay yerine ait kamera görüntülerini incelediğimizde katil zanlısı Eray’ın yanında Yakup’un olduğunu da görüyoruz. Yakup birebir olayın gerçekleşmesine iştirak eden kişidir.” dedi.
Ayrıca, dosyada “bilgi sahibi” sıfatıyla adı geçen Buse E.’nin de “Korkutmaya ve uyarmaya yönlendirdiği”nin açıkça belli olduğunu, “şüpheli” sıfatı taşımamasını hukuki olarak açıklamakta zorlandıklarını savundu.
Olaydan sonra Kurt’a ulaşan bir tanığın Eray D’nin belinde bıçak olduğunu, olay anının öncesinde Yakup B’nin ve Buse E’nin de bu konuda bilgisi olduğunu iddia ettiğini ancak dosyada adı geçen şahısların aileleri tarafından tehdit edildiği için tanıklık yapmaktan vazgeçtiğini öne sürdü.
Avukat Kurt, ayrıca şunları söyledi:
“Katil zanlısı, Hüseyin’i defalarca bıçaklayarak katlederken uyuşturucu etkisi altındaydı. Uyuşturucunun hangi yaş gruplarına kadar düştüğünü düşünmek, görmek çok acı. Bunların hak ettiği cezaları alacağına eminiz.”
Daha önce Türkiye’de uyuşturucu kullanım yaşının sekize kadar düştüğü iddia edilmiş, iddialar Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) tarafından yapılan açıklamada Türkiye’de uyuşturucu kullanım yaşının düştüğü söylemlerinin gerçeği yansıtmadığı belirtilerek, “2021 yılı NARKOLOG verilerine göre ülkemizde uyuşturucuya başlama yaşı ortalama 21,2’dir” denmişti.
Konuya ilişkin CHP Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya uyuşturucu kullanımına ilişkin soru önergesi vermişti ve “Türkiye’nin birçok yerinde uyuşturucu kullanımı olduğunu ve ailelerin bundan mustarip olduğunu gördük. Dolayısıyla bu önergeyi vermek istedik takip de edeceğiz” demişti.
2023 yılının Haziran ayında gerçekleşen bu olay sonrasında EGM’nin iddiaları yalanması haricinde yapılmış bir açıklama ya da atılmış somut bir adım yok.