20 yaşındaki Ata Emre Akman Balıkesir Üniversitesi’nde turizm rehberliği okuyor, bir yandan da motokuryelik yapıp harçlığını çıkarıyordu. Hatta Anneler Günü için sürpriz hazırlığı vardı. Ancak 11 Mayıs’ta sipariş bıraktığı adresten dönerken E.Ö.’nün bıçaklı saldırısında hayatını kaybetti.
Akman’ı öldüren E.Ö ise 17 yaşındaydı. Edinilen bilgiye göre ifadesinde “Babamın imam nikahlı eşi Sultan Dönmez’i nereden tanıdığını sordum. Beni tersledi. Bunun üzerine bıçakladım” dedi.
Bu iddiaya karşın Ata Emre Akman’ın aynı binaya ancak başka bir daireye sipariş getirdiği, E.Ö. veya yakınlarıyla tanışıklığının olmadığı ortaya çıktı.
E.Ö.’nün babası O.Ö.’nün de “Sarhoştum. O gün uyuyakaldım. Olayla ilgim yok” diye konuştuğu öğrenildi. Ancak E.Ö’yü ‘tahrik ettiği ve azmettirdiği’ ileri sürüldü. Bir başka suçtan cezaevinde bulunan Orhan Ö. ifadesini alındıktan sonra bu soruşturma kapsamında da tutuklanmasına karar verildi.
‘Hiçbir suçum günahım yok’
Öte yandan ‘dini nikahlı eş’ olarak anılan Sultan D., gazetecilere verdiği demeçte E.Ö.’nün babası Orhan Ö. ile 12 yıl önce ayrıldığını, ancak ikilinin kendisini sürekli rahatsız ettiğini, para istediğini öne sürdü. O akşam Akman’ın, üst komşusuna pizza getirdiğini belirten Sultan D, şöyle konuştu:
“Olayı duyduğumuzda, biz gürültüye evden çıktık. Çıktığımızda Ata yerdeydi, yanına gittim. Nefesini kontrol ettim. Hatta ben de şoktaydım. Bir anne için yapılabilecek ne diyebilirim? Özür dilemem gerekiyorsa annesinden özür dileyeyim ama gerçekten benim bu olayda hiçbir suçum günahım yok. İnsanlar bir şeyler yazmış çizmiş ama gerçekten benim ve ailemin hiçbir suçu günahı yok.”
Ata Emre Akman’ın ailesi de yeni açıklamalar yaptı. Anne Zuhal Akman, şunları söyledi:
‘Altı ayda bir suç işlemiş’
“Öncelikle biz sadece Ata’yı kaybetmedik bütün Türkiye bir gencini kaybetti. Gece 2 otobüsüne yetişmek istiyordu. Anneler Günü için sürprizleri olurdu, saçını kestirmek gibi. Anneler Günü’nde bana sürpriz yapmayı bekliyormuş. Son görüşüm son sarılışım oldu. Genelde dudakları sıcak olurdu bu sefer soğuktu. Biz Ata’yı insan seven bir birey olarak yetiştirdik. O karanlık varlığın babası da oğlunu böyle yetiştirmiş olacak ki altı sabıkası var. 17 yaşında olduğu tespit edildi ilk suçunu 14 yaşında işlemiş. Katilliğe giden bir süreç nasıl bir sistemin içindeyiz bilmiyorum. Saldırganın altı ayda bir suç işlediği anlaşılıyor. Daha öncesinde tehditleri olmuş babasının. Ata siparişe gitmiş, son siparişini vermiş.
Son konuşması Atahan’la olmuş. Sadece Ata değil hukuk acılarımızın üstünde olmalı. Ata yıldız gibiydi. Kuzeni ‘ben sevmeyi Ata’dan öğrendim’ derdi. Tek yönlü bir çocuk değildi. Geçen yıl Avrupa’yı dolaştı. Döndüğü nokta İstanbul. Bu ülke bizim dedi. Bu çocuğun adı Ata. Babanın azmettirici olduğunu düşünüyorum. Hukuk bizim acılarımızın üstünde olmalı. Emsal dava teşkil etsin. Türkiye’yi karanlığa boğuyor bunlar.”