Meltem Verim, her zamanki gibi o gün de saat 18.00 sularında işten çıktı, Ödemiş’te yaşayan teyzesi Vasfiye Emekdar’ı aradı. İki kadın, teyze yeğenden çok abla kardeş gibiydi. Yaklaşık bir saat süren rutin telefon konuşmalarında yine uzun uzun dertleştiler.
Vasfiye hanım 58 yaşında ufak tefek bir hanımdı. 13 yıldır yatalak eşi Vedat Emekdar’a bakmak onu fiziken ve manen yormuştu. Hemşire olan Meltem, teyzesine yalnızca yeğen değil profesyonel bir bakım veren olarak da destek oluyor, halden anlıyordu.
O gün (25 Şubat 2022) 18.50’ye kadar konuştular. Sonra Vasfiye hanım telefonu eşine verdi. Meltem, baba diye hitap ettiği eniştesinin de hatrını sordu. Normalde uzun uzun konuşmayı seven Vedat Emekdar o gün telefonu kapatma konusunda acele eder gibiydi. Meltem’e “Kapat artık bizim işimiz var” dedi.
Üçünün telefon konuşmasını takip eden dakikalarda Bursa’da yaşayan Meltem evine girerken, Vedat Emekdar yıllardır kendisine bakan karısı Vasfiye Emekdar’ı boğazını keserek öldürdü.
Neden yaptı? Daha da önemlisi nasıl yaptı? Vedat Emekdar ancak yardımla zar zor yürüyen bir yatalak hastaydı.
İçki ve kazayla değişen hayat
Vasfiye Emekdar, Ödemişli üç çocuklu bir ailenin kızı olarak doğar. 9 Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü dereceyle bitirdikten sonra birkaç farklı kurumda muhasebe müdürlüğü yapar. 1991’de öğretmen Vedat Emakdar’la görücü usulü evlenir, çiftin bir kızları olur. Her evlilikte olduğu gibi iyi günleri de, kötü günleri de görürler. Evliliğin üzerindeki en büyük gölge Vedat Emekdar’ın içkiye düşkünlüğüdür.
Derken 9 Kasım 2009’da, hayatları bir kazayla altüst olur.
Vedat Bey o gece yine çok içti ve sabaha karşı apartman merdivenlerinden düşerek beyin kanaması geçirdi. Günlerce yoğun bakımda kaldı, bir dizi ameliyat oldu. Artık öğretmenlik yapacak durumu kalmamıştı, müdür yardımcısı olarak çalıştığı okuldan sağlık sebeplerini gerekçe göstererek emekliliğini istedi. Eşinin bakımıyla ilgilenmesi gereken Vasfiye hanım da bir süre sonra emekliye ayrıldı.
Zaman içinde Vedat Emekdar’ın fiziksel sorunlarına zaten varolan zihinsel sorunlar da artarak eklenince 2014’te mahkeme Vasfiye hanımı vasi tayin etti.
Hayatlarında yeni bir dönem başladı…
Elalem ne der!
Cinayet günü teyzesiyle son konuşan kişi olan Meltem Verim, mesleği gereği hareket kabiliyeti sınırlı bir hastaya evde bakmanın ne kadar zor olduğunu biliyor: “Teyzemin yorulduğunu bunaldığının farkındaydım. Çevredekiler zaman zaman, eniştemi bir bakım evine yatırabileceğini söylerdi. Her seferinde itiraz ederdi. Kendini eş olarak sorumlu hissediyordu. Küçük yerde yaşamanın baskısı da vardı sanırım üstünde, ‘hasta kocasını yüzüstü bıraktı’ denmesinden çekiniyordu.”
Aslında zaman içinde iyi kötü bir düzen oturmuştu. Vasfiye hanımın kız kardeşi (Meltem Verim’in annesi) de Ödemiş’te yaşıyordu. Ölen erkek kardeşlerinin eşiyle birlikte, evin işlerine ve hasta bakımına yardımcıydı. Bir erkek hemşire düzenli aralıklarla gelip daha ağır hasta bakım işlerini yapıyordu. Evin alışverişi için telefonla esnafa sipariş veriliyordu.
‘Eve girip çıkan erkekleri’ kaydetti
Vedat Emekdar cinayetten sonra ilk savcılık ifadesinde karısını, kendisini aldattığı için öldürdüğünü söyledi ve “Olay böyle olmasaydı iyiydi ama oldu” dedi. Dava dosyasına da giren not defterine manav çırağının ve kendisine bakım veren erkek hemşirenin “eve giriş çıkış saatlerini” kaydetmişti. Kamera kayıtları incelendi, böyle bir şey olmadığı görüldü.
Meltem Verim yalnızca çok sevdiği teyzesinin bu şekilde ölmesine üzülmekle kalmıyor, bunu engelleyemedikleri için kendini suçlu da hissediyor: “Eniştem son dönemde teyzemin onu aldattığını ima etmeye başlamış. Bakımla değil ama bu ruh haliyle baş etmek teyzemi çok zorluyordu. Zaman zaman eniştem için ‘Benden nefret ediyor’ derdi. Bunu bakışlarından hissettiğini söylerdi.”
Cinayetten sonraki saatler
Olay günü Meltem Verim 18.50’de eniştesinin “Kapat artık işimiz var” sözlerinden sonra telefonu kapattı. 10 dakika sonra teyzesi tekrar aradı, ancak telefon kısacık çalıp kapandı. O sırada eve giriyordu, belki de yanlışlıkla aradı, sonra ararım diye düşündü.
O dakikalarda Ödemiş Süleyman Demirel Mahallesi 1013 sokaktaki evden Vasfiye hanımın çığlıkları yükseliyordu. Alt komşu sesleri duydu ancak yukarı çıkmadı, onun yerine üst komşuyu aradı. Üst komşu aşağı indi, ancak Vedat Emekdar kapıyı açmadı.
Yine aynı dakikalarda Vedat Emekdar tek kızlarını arayarak “Metanetini koru, hayatta başımıza her şey gelebilir” deyip kapattı. Aile üyeleri arasında bir telefon trafiği başladı.
Meltem Verim teyzesine telefonla ulaşmaya çalışırken annesi ve yengesi de ne olduğunu anlamak için Vasfiye – Vedat Emekdar çiftinin evine gitti. Anahtarları vardı ama içeriden de takılı olduğu için açamadılar.
Bu sırada üst komşu ve apartmanda yaşayan bir polis de kapının önüne gelmişti. Vedat Emekdar, aile üyelerinin uzaklaşmasını istedi, ancak o şekilde kapıyı açacağını söyledi.
Ve nihayet kapı açıldı. Önce komşular sonra kardeşler yerde kafası kesilmiş halde yatan Vasfiye Emekdar’ın cesediyle karşılaştılar. Vedat Emektar, eşi Vasfiye Emektar’ı sırt ve boyun kısmından defalarca bıçaklamış, odun kesme ve ağaç budamada kullanılan tahra bıçağıyla boğazını kesmişti. Sonrasında kendi bileğini de keserek intihar etmeye çalışmıştı.
Acındırmak için yatalak rolü
Peki büyük ölçüde yatağa bağlı yaşayan biri ayağa kalkıp nasıl cinayet işledi? Tanıyanlar onun ayakta durma kapasitesini şöyle tanımlıyor: Çok sarhoş biri gibi, bir dokunsan düşecek kadar güçsüz, yardımla hareket edebilir.
Vedat Emekdar tek başına yürüyemiyordu, ancak koluna kuvvetli biri girdiğinde güçlükle yürüyordu. Bu şekilde çok ender de olsa dışarı çıkıyordu.
Meltem Verim bugün dönüp baktığında eniştesinin kendisine acındırmak için rol yaptığını, en azından tek başına ayağa kalkabilecek kadar güçlü olduğunu cinayetten sonra fark ettiklerini söylüyor. Dava dosyasındaki bilgilere göre Vedat Emekdar zaten ufak tefek olan karısına arkadan bıçakla saldırmış, muhtemelen ilk hamlede yere yıkmış.
Kadın cinayeti mi ‘akıl’ cinayeti mi?
13 Eylül’de Ödemiş’te Vasfiye Emekdar cinayetinin duruşması vardı. Maktulün avukatı, geçen duruşmada Vedat Emekdar’ın akıl sağlığının yerinde olmadığını belirten ruh sağlığı raporuna itiraz etmişti. Yeni rapor gelmediği için duruşma 13 Aralık’a ertelendi.
Vasfiye Emekdar’ın yıllardır baktığı kocası tarafından kıskançlık nedeniyle katledilişi bir anlamda ‘kadın cinayeti.’ Eskiden tanıyanlar, sol görüşlü ve demokrat bir kimliği olduğunu söylüyor, “Kadını değersiz gören bir dünya görüşü yoktu” diyor. Dava dosyasındaki akıl sağlığı raporu da failin akıl sağlığının yerinde olmadığını gösteriyor.
Rapor değişir ve akıl sağlığının yerinden olduğu tespit edilirse ömür boyu hapisle cezalandırılacak. Değişmezse hayatını bir akıl hastanesinde tıbbi gözetim altında geçirecek.
Teyzesine hayattaki herkesten daha yakın olduğunu söyleyen Meltem Verim’e göre, yine de bu cinayetin ‘politik’ olmadığı söylenemez: “Teyzem ‘elalem ne der’ baskısı, kendini namus bekçisi gibi gören erkek bakışı ve kadını değersiz gören anlayış yüzünden öldü. Hasta bakmak zordur, bu kişi ailenizden biri ise daha da zordur. Profesyonel yardım şarttır. Ama toplumun beklentileri yüzünden kadınlar bundan çekiniyor. Bu konuda ona cesaret vermeye çalıştık ama ikna edemedik. Teyzemin hikayesini, benzer sorunlar yaşayan ve belki de hayatını tehlikeye atan insanlar için bir uyarı olur diye de paylaşıyorum.”