Yedi yaşındaki Nisa Sönmez, Muş’un Yarpuzlu köyündeki evlerinin önünde otururken başına ne geldiğini anlayamamıştı. Hayallerle dolu, oyunlarla büyüyen bir çocuktu. Ancak Nisa’nın başına isabet eden bir mermi, onu hayattan kopardı. Mermi kasıtlı olarak onun kafasına sıkılmamıştı belki ama sonuç değişmedi.
Küçük Nisa’nın durumu ciddiydi. Muş Devlet Hastanesi’ndeki ilk müdahalenin ardından Elazığ’a sevk edildi. Günlerce yaşam mücadelesi verdiği hastanede ne yazık ki hayata tutunamadı. Küçük bedenini taşıyan cenaze arabası, Nisa’yı doğduğu, büyüdüğü köye, sevenlerinin yanına geri getirdi. Dün onu kara toprağa gömdüler.
Türkiye’de adına ‘yorgun mermi’ deniyor ama bu mermiler hiç de öyle masum değil. Havaya sıkılan silahlardan çıkan maganda kurşunlarının kurbanları sadece Nisa’yla sınırlı değil. Geçtiğimiz aylarda İstanbul’da 10 yaşındaki Selin ve Adana’da 11 yaşındaki Fırat, aynı acı kadere teslim oldu. Düğünlerde, kutlamalarda havaya sıkılan mermiler bir yerlerde bir çocuğun, insanların hayatını karartıyor. Bu tür olaylar artarken yasal düzenlemeler yetersiz kalıyor.