Karadeniz o gün çok fırtınalıydı. 1990 yapımı Kafkametler Rusya’dan başladığı seferinde 17 Kasım’da Türkiye karasularına girdi. Meteoroloji ve AFAD Kafkametler’in bulunduğu bölge için şiddetli fırtına uyarısı yaparken birçok gemi en güvenli liman gösterilen Sinop’a yanaştı.
Kafkametler ise fırtına uyarılarını dikkate almadan istikameti İzmir-Aliağa’ya doğru seyrini sürdürdü. 18 Kasım’da Karasu açıklarına varan gemi demir atmak istedi, fakat deniz dibi ve hava şartları demir atmaya uygun değildi. Gemi sürüklenince demir aldı ve Ereğli’ye yöneldi.
Fırtına şiddetini artırırken gemi 18 Kasım akşamı Ereğli Limanı’na döndü. Tüm gece süren fırtına geminin demir kırarak sürüklenmesine, 10-15 metreyi bulan dalgalarla Ereğli Limanı mendireğine yaslanmasına neden oldu. Gemi burada battı. Kafkametler gemisinde 12 kişi hayatını kaybetti.
Batışı izleyen günlerde yapılan arama çalışmalarında 5 denizcinin cenazeleri bulundu ama geri kalan 7 denizci hala bulunamadı, yedi denizciyi arama çalışmaları 26’ncı gününde.
Yakınlarının hiç değilse cenazesini almaya gelen aileler başlangıçta Orduevi’nde kalıyordu. Ama Orduevi yönetimi kalanların sayısına sınırlama getirdi, her aileden sadece 1 kişinin kalabileceğini bildirdi. Bunun üzerine aileler balıkçı barınağı çevresinde çadır kurdu.
Kafkametler’in yağcısı Ömer Hebip ve üçüncü kaptan Berke Çamurtaş’ın aileleri iki gündür arama çalışmalarını limandan takip ederken Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu ailelerle görüşmek üzere çadır kurulan alana geldi.
Vali: Fotoğraf ve video alınmayacak
Vali Hacıbektaşoğlu’na ilçe kaymakamı, emniyet müdürleri ve AFAD yöneticileri de eşlik etti. Ailelerin olduğu alana girdiği sırada yardımcıları gazetecilere “Fotoğraf ve video alınmayacak” uyarısı yaptı.
15-20 dakika ailelerle görüşen Vali Hacıbektaşoğlu aileleri çalışmalarla ilgili bilgilendirirken kayıp yakınları çalışmanın yetersiz olduğunu söyledi. Görüşme biterken Vali Hacıbektaşoğlu ailelere “Siz burada durduğunuz sürece leş kargaları geliyor. Kimse devleti aciz gösteremez” dedi. Çadır kurulan alanın boşaltılması için talimat veren Hacıbektaşoğlu ailelerin bulunduğu alandan ayrıldı.
Ailelerle görüşmek ve konuyla ilgili haber yapmak için alanda bulunan 10Haber muhabiri Hazar Dost ise fotoğraf çekerken emniyet güçlerinin fiziksel müdahalesiyle karşılaştı ve alandan dışarı çıkarıldı.
Kimlik kontrolü yapılan Hazar Dost’a polis memurları “İstanbul’dan bu haber için mi geldin? Başka haber mi yok?” dedi. Öte yandan kayıp denizcilerin ailelerinin çadırları kaldırıp Orduevi’ne geri döneceği öğrenildi.
O gemici kimsesizler mezarlığına gömüldü
‘Pallada’ isimli kuru yük gemisinin kurtarılan mürettebatı öğretmenevine yerleştirilmişti. 24 Kasım’da Kendisinden haber alamayan arkadaşları odasına bakmaya gittiklerinde Ukrayna uyruklu Khalimonchuk Ihor’u hareketsiz halde buldu. İhbar ile gelen sağlık ekipleri Ihor’un hayatını kaybettiğini belirledi. Ereğli Devlet Hastanesi’nde yapılan otopside kalp krizinden öldüğü belirlenen Ihor’un cenazesinin teslim alınması için Ukrayna Konsolosluğu’na bilgi verildi.
Cenazenin alımı için yazılan yazıya konsolosluğun 15 günlük yasal süre içerisinde cevap vermediği öğrenilirken, Ereğli Cumhuriyet Başsavcılığı ve kaymakamlığın talimatıyla Ukraynalı denizcinin cenazesi dün ikindi vakti belediye tarafından Belen Şehir Mezarlığı Kimsesizler Bölümü’ne defnedildi.