Tarih: 9 Ekim 2015… Saat 22.00. Kadir Uyan Ankara’ya Barış Miting’i doğru giderken arkadaşı soruyor, “Kapının önündeki basın açıklamasına gelmezsin, Ankara’ya mitinge mi gidiyorsun?”
Kadir de cevaplıyor: “Barışı getirmeye gidiyoruz.”
Fakat gençliğinden bu yana karşı çıktığı ‘savaş’ onu Ankara’da yakaladı. Barışı getirmek isteyen Kadir, 10 Ekim’de Ankara Tren Garı önündeki terör saldırısında hayatanı kaybeden 103 kişiden biri oldu.
Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör saldırısında daha 26’sında hayatını kaybeden Kadir’in barış ısrarı yeni değildi. Barışı, barış dolu bir dünyayı hayatının her alanında savundu. 2012’de amatör tiyatro grubu Sefaköy Halkevi Tiyatro Topluluğu’nun sahnelediği ‘Savaş Oyunu’nda savaşa karşı barışı savunan bir rolü canlandırmıştı.
Sermet Çağan imzalı ‘Savaş Oyunu.’
‘Bıkmadınız mı her gün aynı oyunu oynamaktan’
Sermet Çağan imzalı ‘Savaş Oyunu’ en temel hak olan yaşam hakkını araç haline getiren savaşların kimler için olduğunu sorgularken ‘barış’ için mücadele etmek gerektiğini söylüyordu. Oyunun sloganı da bu mücadelenin en temel sorusuydu: “Bıkmadınız mı her gün aynı oyunu oynamaktan?” Oyun, Küçükçekmece’de bir salonda oynandı, yüzlerce insan ekibi neşesiyle motive eden Kadir’i, arkadaşlarını ve oyunu ayakta alkışladı.
Aradan üç yıl geçti. Takvimler 2015’i gösterirken hem Suriye İç Savaşı hem ülkedeki siyasi atmosfer Türkiye’yi bombalı saldırıların merkezi haline getirdi. Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde temmuz ayında IŞİD’in terör saldırısında 33 kişi öldü. Ardından Türkiye’nin birçok noktasında; Kilis’te, Suruç’ta, Siirt’te saldırılar yaşandı.
Kadir, rol aldığı ‘Savaş Oyunu’nun vermek istediği mesajı çok iyi anlamıştı. Metin barışı savunan bir oyundu fakat barış için de mücadele etmek gerektiğini söylüyordu. Tam da bu nedenle Kadir de demokrasi güçlerinin, artan terör saldırılarına karşı ‘barışı savunmak’ için yaptığı miting çağrısına destek verdi, İstanbul’dan, Ankara’ya doğru yola çıktı.
Fakat Türkiye, ‘Savaş Oyunu’nun sorduğu sorudan bir kere daha kaçamadı. Oyunun sloganı, 10 Ekim’de Ankara’da yeniden yaşandı; birileri, yine her gün oynadıkları oyunu yeniden oynadı. Türkiye’de barışı savunanların payına da yine aynı soruyu sormak kaldı: ‘Bıkmadınız mı her gün aynı oyunu oynamaktan?’
