Çok sayıda küçük kitapçıyı batırarak dev bir zincir haline gelen Barnes&Noble, Amazon'un online kitap satışıyla kendisi batmanın eşiğine gelmişti ama şimdi yeniden yükselişe geçti. Internet çağında yeni tür mağazacılık nasıl olmalıydı dersi gibi.

ABD’nin ünlü ve etkili kitabevi zinciri Barnes & Noble 2000’lere kadar ülkedeki kitap endüstrisinin merkezlerinden biriydi. Burada yalnızca kitap satışı yapılmaz, okur yazarlar bir araya gelir, okuma etkinlikleri, imza günleri ve söyleşiler yapılırdı. Bütün ülkeye yayılan şubeleriyle Barnes&Noble Amerikalılar için kitap dünyasıyla ilk tanışma noktasıydı.

1873 yılında Charles M. Barnes’ın kurduğu kitabevi yeni bir ortakla 1917’de ‘Barnes & Noble’ adını aldı, hızla büyüdü, Amerika’nın en büyük kitap zincirlerinden biri haline geldi. Tabii Barnes & Noble büyürken bu büyümesini mahalle aralarındaki küçük kitapçıların, butik kitap evlerinin kapanması pahasına gerçekleştirdi, bu sebeple çok eleştirildi. Bu küçük kitapçıların kapanması Amerikan sinemasına filmlere bile konu oldu. Bizdeki Ferhan Şensoy’un ‘Kahraman Bakkal Süpermakete Karşı’ oyunundaki gibi.

Ama aynı kader Barnes&Noble’ın da başına geldi. 2000’lere gelindiğinde sıkıntılar başladı: Amazon.com’un online kitap satışındaki başarısı, fiziksel mağazaların masrafı, bağımsız kitap evlerine ilginin yükselmesi, sık sık değişen üst yönetimin yarattığı istikrarsızlık dev markayı iflasın eşiğine getirdi. O dönemde bir başka dev kitapçı zinciri olan Borders kapandı gitti mesela.

Barnes&Noble pek çok Amerikalının kitapla ilk tanıştığı yer. Fotoğraf: Barnes&Noble

Taze kan İngiltere’den

2019 yılında Elliott Management Corporation adlı yatırım şirketi Barnes&Noble’ı 683 milyon dolarlık anlaşmayla satın aldı. Başına İngiltere’deki Waterstones kitabevi zincirini başarıyla yeniden yapılandıran James Daunt’u CEO atadı.

Daunt yatırımcıları hayal kırıklığına uğratmadı ve şirketi düzlüğe çıkardı. Barnes & Noble birkaç yıl içinde yeniden kârlı hale geldi; 2022’de 16, 2023’te 30 yeni mağaza açtı.

Online satışla rekabet etmedi, bağımsız kitapçıları örnek aldı

Bu başarının arkasında iki büyük strateji var: Birincisi, şirket dijital platformlarla rekabet etmek yerine fiziksel mağazalarının gücünü ve müşteri deneyimini ön plana çıkardı. Bunun için mağazaların içini yeniden düzenledi, müşterilerin daha rahat gezinebileceği ve keşif yapabileceği alanlar oluşturdu.

İkincisi, insanların bağımsız kitabevlerine ilgisini dikkate alarak mağazalara özerklik tanıdı. Eskiden New York’taki bir mağazayla Texas’takinin farkı yoktu. Yeni yönetim yöneticilerin yerel pazara uygun kitap seçkisi oluşturmasına izin verdi. Böylece mağazalar daha özgün ve müşteri odaklı hale geldi.

Bu yaklaşım Barnes&Noble’ın “standart” görünümüne aykırıydı, ama “gen teknolojisiyle” kitabevinin DNA’sında yapılan değişiklik sayesinde eski güzel günler geri döndü.