Takvimler 8 Haziran’ı gösterdiğinde İstanbul tarihi bir konsere ev sahipliği yapmıştı. İtalyan tenor Andrea Bocelli bir ilki gerçekleştirmişti. Tarihte ilk kez bir tenor İstanbul’da stadyum konseri veriyordu. Dolmabahçe’deki Tüpraş Arena’yı dolduran onbinlerce müziksever tarihi bir performansa tanıklık etmişti. 2024’te İstanbul’daki en özel konserlerden biri olarak kayıtlara geçen bu etkinliğin üstünden tam beş ay geçti. Şimdi İtalyan tenordan yeni haber var. Haftalardır beklenen bir haber.
Andrea Bocelli müzik yolculuğundaki 30. yılını özel bir albümle kutluyor. ‘Duets: 30th Anniversary’ adını taşıyan 157 dakikalık bu albümde 37 şarkı yer alıyor. Alışıldık albüm sürelerinden bir hayli uzun olan ‘Duets: 30th Anniversary’ı orta mesafe bir uçak yolculuğunda bitirebilirsiniz. 25 Ekim’de Decca Records’dan çıkan albüm, Spotify kullanıcılarının da yoğun ilgisiyle karşılandı.
Düet listesi yıldızlar geçidi
Albüm bağlantısını üste iliştirdikten sonra onu konuşmaya başlayabiliriz. Luciano Pavarotti, Placido Domingo ve Jose Carreras’ın güçlerini birleştirdiği Three Tenors projesiyle geniş dinleyici kitlesine erişen opera Andrea Bocelli ile birlikte yükselişini daha da perçinlemişti. Evet, opera 20. yüzyıl boyunca yıldızlar çıkarmış fakat bu isimler ağırlıklı olarak o müzik kültürüne aşina dinleyicinin ilgisini çekebilmişti. Operaya ilginin artış trendinin özel isimlerinden Andrea Bocelli 30 yıllık bu başarılı yolculuğunu adeta yıldızlar geçidinden oluşan bir albümle kutluyor. Eh ona da böylesi yakışırdı.
Andrea Bocelli’nin bu yıldönümü albümü, en unutulmaz düetlerinin yanı sıra yeni kaydedilen şarkıları da bir araya getiriyor. Edith Piaf klasiği ‘La Vie En Rose’daki hayali düet bir yana albümde İtalyan tenorun 1990’lardan 2020’lere kaydettiği düetler yer alıyor. Sayması biraz uzun sürecek ama buna değer; Luciano Pavarotti, Celine Dion, Lang Lang, Sarah Brightman, Mary J. Blige, Jennifer Lopez, Christina Aguilera, Stevie Wonder, Karol G, Matteo Bocelli, Ed Sheeran, Shania Twain, Gwen Stefani, Chris Stepleton, Ariana Grande, Ellie Goulding, Elisa, Giorgia, Laura Pausini, Katherine McPhee, Virginia Bocelli, Alison Krauss, Sofia Carson, Lauren Deigle, Marc Anthony, Veronica Berti, Bryn Terfel, Nelly Furtado, A-Lin, Kenny G, Katherine Jenkins, Hans Zimmer ve Dua Lipa.
Opera, rock ve pop bir arada
Böylesi bir düet listesinin pek çok müzisyene nasip olmayacağı aşikâr. Andrea Bocelli’yi özel kılan da tam olarak bu; tüm bu insanları bir araya getirebilmek. Üstelik albümde opera klasiklerinden ziyade ağırlıklı olarak modern dönemin daha popüler arya parçaları hatta rock ve country ezgileri dahi var. Tabii bunun için ABD’nin en çok dinlenen isimlerinden Chris Stepleton’a teşekkür etmek gerekiyor. Böylece Andrea Bocelli’nin o türe de yatkın olduğunu gördük. Ed Sheeran’dan Dua Lipa’ya uzanan skalada pop müziğe kattıklarına zaten epeydir aşinaydık.
Albümün prodüksiyon ve orkestrasyonu için de söylenecek çok şey var. 30 yıl öncesinden günümüze uzanan süreçte gelişen teknolojiye rağmen tüm şarkılarda aynı ses yakalanmış durumda. Öte yandan Andrea Bocelli’nin uzun yıllardır çalıştığı David Foster bu kez de orkestrasyonda ahengi sağlamış. Farklı türleri buluşturan iki buçuk saati aşkın sürelik bir albüm için bu büyük başarı. Düet yapılan sanatçılar kadar bu teknik detaylar da albümü her kesim ve yaş grubunda dinlenebilir kılıyor.
Andrea Bocelli tarihe not düşüyor
Andrea Bocelli’nin yapmaya çalıştığı şey operaya daha geleneksel bir yerden bakanlar için biraz rahatsız edici olabilir. Bu durum zaten uzun yıllardır devam eden bir eleştiri konusu. Ancak öte yandan eleştirmenlerin hemfikir olduğu konuysa müzisyenin bu tercihlerinin müziğe renk kattığı yönünde. Tam da bu noktada işin içine zamanın ruhu meselesi giriyor. Yayınlanan yeni albümlerin sayısında düşüşlerin yaşandığı ve çoksesli müziklerin yerine pek de zengin olmayan altyapılara sahip şarkıların revaçta olduğu bu dönemde Andrea Bocelli’nin yaptığını bir nevi tarihe not düşme olarak da görmek mümkün.
Andrea Bocelli bu iddialı albümünü yayınlarken bir yandan da ABD’nin dört bir yanında müzikal yolculuğunun 30. yılını kutladığı konserlerine devam ediyor. Gelecek yıl haziran ayına kadar ABD, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika kentlerini sürekli mekik dokuyacağı biraz karmaşık turne programı sonrası Andrea Bocelli yaz günlerinde deToskana’daki çiftliğinde artık gelenekselleşen konserlerine imza atacak.