Cumhuriyet’in ilk yıllarında Altındağ ilçesinden Çankaya ilçesine doğru kenti taşıma planları kapsamında Alman şehir plancı Hermann Jansen tarafından tasarlanan ve adını Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ten alan bulvar, tarihi Ulus bölgesinden başlayarak Çankaya Caddesi’nde son buluyor.
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) 1920 ila 1938 yılları arasında kapılarını açan Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi, Ziraat Bankası, Türkiye İş Bankası ve Sümerbank gibi finans merkezlerinin yanı sıra Devlet Opera, Ankara Radyosu ve Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi, Gençlik Parkı, Güven Anıtı, Başbakanlık Binası, İkinci Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Çankaya Köşkü gibi Cumhuriyet’in kuruluş felsefesinin siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik olarak izlerini taşıyan yapıların yer aldığı Atatürk Bulvarı’nı, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne aday göstermek için harekete geçti.
Hermann Jansen’i planı
UNESCO başvurusu süreci hakkında bilgi veren ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığı Proje Koordinatörü Bekir Ödemiş, şehrin gelişim aksının 1932 yılında yürürlüğe giren Alman şehir plancısı Hermann Jansen’in planı kapsamında Ulus’tan Çankaya’ya kadar olan Atatürk Bulvarı ile etrafında oluşmaya başladığını belirtti.
Bulvarın halen Türkiye’nin belleğinde ve toplumun hafızasında önemli yere sahip olduğun vurgulayan Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığı Proje Koordinatörü Bekir Ödemiş, “Bir başkent UNESCO’ya girer mi, girer. Dünyada örnekleri var. Brezilya ile Pakistan başkentleri UNESCO listesinde. Ankara’nın UNESCO’nun listesinde şu anda 5 tane alanı var. UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz ile 6. olarak UNESCO’ya aday olabilecek Atatürk Bulvarı’nı hazırlıyoruz” dedi.
‘Bulvar, Cumhuriyet politikasının yansıması’
Ulus’taki bazı yapıların Cumhuriyet’in birinci ulusal mimarlık dönemine ait olduğunu ifade eden Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığı Proje Koordinatörü Bekir Ödemiş, bulvar üzerindeki yapıların Kültür ve Turizm Bakanlığınca tescillendiğine dikkati çekti. Bulvar üzerindeki yapıların Cumhuriyet ile olan ilişkisi hakkında bilgi veren Ödemiş, şunları söyledi:
“Birinci Meclis, İkinci Meclis, Başbakanlık binasına baktığımızda Cumhuriyet’in parlamenter sisteme verdiği önemi, Ankara Valiliği binası ve Maliye Bakanlığı binası gibi yapılara baktığımızda da hükümet politikasını orada görebilirsiniz. Tarihi İş Bankası, Merkez Bankası ve Ziraat Bankası gibi yapılara baktığımızda da Cumhuriyet’in finans politikasını orada izleyebilirsiniz. Bir yanında da Sümer Bank’ta ise Cumhuriyet’in üretim politikasını görebilirsiniz. Devam ettiğiniz zamanda sizi ‘Devlet Opera Balesi’ karşılar. O da Cumhuriyet’in kültür politikasının izidir. Karşısında da Ankara Radyosu’nu görürsünüz. O da Cumhuriyet’in iletişim ile basın ve halkla ilişkilere vermiş olduğu önemdir. Hemen bitişiğindeki ‘Türk Hava Kurumu da Cumhuriyet’in ulaşım politikasıdır.