Milattan önce 7. yüzyılda kurulduğu düşünülen Adana’daki Magarsus Antik Kenti’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü öncülüğünde başlatılan kazılar devam ediyor. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatih Erhan başkanlığındaki ekibin yürüttüğü yüzey araştırmalarında Eski Makedonya Kralı Büyük İskender’in milattan önce 333 yılındaki İssos Savaşı öncesinde kurban kestiği Athena Magarsia Tapınağı’nın yeri belirlendi.
Adana’daki tapınak bir kehanet merkeziydi
Adana’daki Karataş Belediyesi’nin mülkiyetindeki alanın Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edilmesinin ardından tapınağın ortaya çıkarılması için Magarsus Antik Kenti kazısı başladı. Kazı başkanı Doç. Dr. Fatih Erhan Magarsus Antik Tiyatrosu’nun yaklaşık 200 metre kuzeyindeki yüzey taramalarında Athena Magarsia Tapınağı’na ait altyapı, üstyapı ve sütun parçaları bulduklarını söyledi.
Magarsus Antik Kenti 2700 yıl öncesine kadar uzanan bir tarihe sahip.
Antik kaynaklardaki bilgilere göre tapınağın Helenistik Dönem’den itibaren önemli bir kehanet merkez” olduğunu dile getiren Kazı başkanı Doç. Dr. Fatih Erhan “Yöreden insanlar ve deniz aşırı yerlerden gelenler burada konaklıyor, dua ediyordu. Bizdeki karşılığıyla bir nevi istihareye yatıyorlardı. Gece gördükleri rüyayı tanrılardan gelen mesaj olarak kabul ediyorlardı. Böylesine önemli bir tapınaktı” dedi. Erhan tapınağın Roma İmparatorluğu döneminde kilise olarak kullanıldığını belirterek yapının yaklaşık 14 metre yüksekliğinde olduğunu tahmin ettiklerini anlattı.
Yapının ortaya çıkarılmasının ardından restore edileceğini söyleyen Fatih Erhan şöyle devam etti: Tapınak, her ne kadar temel seviyesine kadar korunmuş olsa da alandaki dağılmış mimari yapı parçaları bize kazıdan sonra burayı yeniden restore edebileceğimizi gösteriyor. Sikkeler üzerinde tapınağın tasviri var. Bu yıl hedefimiz kazabildiğimiz alanı tamamlamak, gelecek yıl da inşallah kazıyı tamamlayıp çok kısa sürede restorasyon aşamasına geçmek. Magarsus Antik Kenti’ndeki kazıda toprak altını bilemeyiz ancak yapının boyutu küçük olduğu için eldeki veriler çalışmanın çok uzun sürmeyeceğini gösteriyor. Birkaç metre kazdıktan sonra tüm bilimsel verilere ulaşacağımızı umuyoruz.
