Oscar’lar, Emmy’ler, Grammy’ler gibi televizyondan canlı yayınlanan bir ödül değil belki ama Amerika’da başkent Washington DC’deki Kennedy Center adlı kuruluşun 47 yıldan bu yana verdiği onur ödülleri, aslında Amerika’nın kültür sanat ve eğlence dünyası alanlarında verdiği en prestijli ödüllerden biri.
Ödül belli bir esere veya performansa değil sanatçının ömür boyu elde ettiği başarılara ve bıraktığı ize veriliyor. Bu yıl ödülü dev yönetmen Francis Ford Coppola, efsanevi rock grubu Grateful Dead, ünlü caz trımpetçisi Arturo Sandoval ve büyük şarkıcı, besteci, şarkı sözü yazarı Bonnie Raitt kazandı. Bu yıl ödüllerin tarihinde ilk kez bir ödül de bir sanat kurumuna verildi, kendi başına bir efsane olan New York Harlem’in ünlü Apollo Sinemasına.
Bu tören her zaman Amerikan Başkanlarının da katıldığı ve izlediği bir tören olması bakımından da önemli. Bu hafta sonu yapılan törende Başkan Joe Biden ile Donald Trump’a karşı Başkanlık yarışını kaybeden Başkan Yardımcısı Kamala Harris de vardı. Biden ile Harris seçimden beri ilk kez bir arada kamuoyunun karşısına çıktı. Harris’in adı açıklandığında salonda müthiş bir alkış koptu.
Ödül töreninin adetlerinden biri, ödül kazananları çeşitlki arkadaşlarının anlatması. Francis Ford Coppola’yı anlatmak için sahneye önce Robert de Niro çıktı, “Baba 2 filmi ve Coppola olmasaydı benim böyle bir kariyerim de olmazdı” dedi.
Ondan sonra sahneye Al Pacino geldi. Pacino, özellikle Baba filmlerini anlatarak “Bu filmler sadece yüksek değerli sanat eserleri değil aynı zamanda eğlendirici filmler de. Seni selamlıyorum Francis, benim kahramanım, arkadaşım ve babamsın” dedi.
Bu iki ünlünün ardından Star Wars filmlerinin yapımcısı George Lucas geldi sahneye. Lucas ve Coppola çok eski iki arkadaş, hatta bugün hala Coppola’nın filmlerini yaptığı şirket olan Zeotrop’u ortaklaşa birlikte kurmuşlar.
Lucas, “Francis bu akşam beni küçük kardeşim diye niteledi, bundan daha iyi hiçbir şey olamaz” dedi.