1826 yılında kurulan Müzika-i Hümayun, Batılışama hareketinin sanat alanındaki simgelerindeydi. Cumhuriyetin ilânından sonra topluluk, Atatürk'ün onayıyla Riyaset-i Cumhur Filarmoni Orkestrası adını aldı. Orkestra bu ismiyle 100. yaşını kutluyor.

1826 yılında Batılılaşma hamlelerine sanat alanındaki bir yenilik de katılmıştı. Yeniçeri Ocağı’nı ve Mehteran bölüğünü lağveden Padişah 2. Mahmut, modern bir orkestra kurulmasının emrini verir. Müzika-i Hümayun işte bu girişimin bir sonucudur. Osmanlı’nın son döneminde Avrupa başkentlerinde de konserler veren bu köklü kurum Cumhuriyetin ilânı sonrasında Atatürk’ün de onayıyla Riyaset-i Cumhur Filarmoni Orkestrası adını almıştı. 6 Nisan 1924’te adı değişen orkestra, bu ismiyle 100. yaşını kutluyor.

Orkestra bir zamanlar Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlıydı

Mustafa Kemal Atatürk’ün sanata düşüncesine uygun bir biçimde halkla da buluşmaya başlayan orkestra, tüm imkansızlıklara rağmen inşa edilen yeni salonuyla halka açık konserler vermeye başlamıştı. Cumhuriyet öncesi dönemde bu pek de görülmemiş bir şeydi. Yeni başkent Ankara’ya taşındıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak çalışmalarını sürdüren orkestra, 1957 yılında Riyaset-i Cumhur Senfoni Orkestrası adını almıştı.

Günümüzdeki adı Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası olan bu köklü müzik kurumu faaliyetlerini Kültür ve Turizm Bakanlığı çatısı altında sürdürüyor. Daimi şefi Cem’i Can Deliorman yönetimindeki topluluk, 2020’den bu yana müzikseverleri yeni evinde ağırlıyor. İnşası uzun yıllar süren CSO Ada Ankara’da sezon boyunca her cuma konserler veren topluluk, Türkiye’nin farklı illerinin yanı sıra yurtdışından davet aldığı festivallerde de ilgiyle takip ediliyor.

Gözleriyle orkestraya hükmeden şef Herbert von Karajan