Artık çarşamba akşamları yayınlanan, Kanal D’nin sevilen dönem dizisi ‘Dilek Taşı’nın sekizinci bölümünde Mustafa, devlet içinde de Rona ailesi içinde de tamamen açığa çıktı. Bölüm hem izleyici açısından karakterlere dair hem de karakterlerimizin kendilerine dair soru işaretleriyle doluydu.

Geçen hafta kanun kaçağı baş karakterimiz Mustafa (Salih Bademci), zengin ailemizin ağır topu Macide Rona’nın (Perihan Savaş) ihbarı üzerine yakalanmıştı. Yolun sonuna mı geldik derken yeni bölümü Mustafa’nın kaçmasıyla açarız. İlk bölümlerde şişlenip ölmemesi, hapisten kaçışının akabinde aç susuz ve çulsuz halde ta kızının olduğu köşke gidebilmesi gibi sebeplerden süper kahraman ilan ettiğimiz Mustafa’yı, son bölümlerde boğulmak üzereyken denizden sağ salim çıkması, kabak gibi ortalıkta dolansa da bir türlü yakalanmaması derken bu bölümde artık evliyalığa terfi ettirdiğimizi kamuoyuna duyururuz.

Bir ben var, benden içeri

Diziye girdiğinden beri “Bu nasıl Rona?” dedirten adalet dağıtıcısı Harun Rona dedemizin (Ahmet Mark Somers) bu bölüm kirli işlere bulaştığı ihtimali mevzubahisti. Kendi torununun iyileşmesi için bir başka çocuktan organ nakli yapılmasına karşı çıkmasını sağduyusundan sanmıştık. Ancak “Benim polisle, askerle, yargıyla hiçbir işim olmamalı,” demesiyle asıl derdinin bu naklin yasadışılığı olduğunu anlayıp biraz kandırılmış hissederiz.

Mustafa’yı er geç yakalayan ‘devlet eli’ aslında Harun Rona’nın peşindedir; Harun’un silah kaçakçısı olduğunu kanıtlamak için Mustafa’yı köstebek olarak köşkte kullanmak isterler. Dedemizin birden değişen söylemlerine ek olarak gemilerle bir sevkiyatın gelmesini beklediği sahne de şüpheleri doğrular nitelikte. Harun Rona göründüğü gibi midir, kimdir?

Figen’in hizmetçilerin kızı olmadığını ilk bölümden beri tahmin ediyorduk, bu bölüm hep birlikte rahatladık. Macide Rona’nın laflarından şüphelenen Figen bunun peşine düşer. Dümdüz bildiği yaşamı sırlarla dolu, ebeveyni sandığı kişiler başkaları çıkan Figen ilerleyen bölümlerde aklında deli sorularla belli ki kimlik arayışına girecek. Biz de düşünelim; bizi biz yapan nedir? Şimdiye kadar yaşadıklarımız mı? Bildiklerimiz mi? Bilmediklerimizi öğrenince ‘bizliğimiz’ değişir mi?

Dizi yansıması:

* Hep diyoruz, bu dizide olayların çabucak çözüme ulaşıp izleyiciyi yormaması, sektörümüzün yüz akı. Ancak dizi aynı konular etrafında döndüğü ve de toplumsal temayı arka plana attığı için eleştiriliyordu. Senaryo ekibi bu temayı yeniden öne çıkarmayı planlamış mıydı yoksa izleyicinin nabzını tuttuktan sonra mı ‘devletin eli’ni diziye soktular bilemiyoruz; ama fena da olmadı. Zira yorumlarda bu bölüme övgüler yağdı.

* Döneme dair diğer konuysa fişlemelere ve ihbarlara yapılan vurguydu. Yan karakterlerden biri, kişisel bir mesele yüzünden bir başka karakterimizin evine örgüt broşürleri bıraktırdı. Gerek siyasi gerek bireysel amaçlarla yapılan bu tür oyunlar ve halk arasındaki ispiyonculuk, farklı bir damardan ilerlese de maalesef hâlâ, acı gerçeklerimizden.

* Harun Rona’nın göründüğü kadar adil, vicdanlı ve duyarlı olmayabileceği ihtimali ve asıl derdinin çocuklar değil de kendini riske atmamak olması bizi üzdü. Ancak merakımız tavan yaptığı için bu manevrayla dizinin yanaklarına adeta kan geldi. Köşkteki iyi ve kötü karakterlerin net ayrımı böylelikle bulanıklaştı ve beraberinde kurguya gerçekçilik de getirdi. Halkın birbirini ispiyonlaması, Harun üzerinden nüfuzlu ailelerin kirli işleri, Mustafa’ya yazılan devletin köstebeği rolü derken toplumsal tema iyice canlanacak, bu ikisinin üstüne Figen’in kendiyle ilgili gerçekleri öğrenmesi de eklenince dizide bir süre hem gerilim hem merak diri kalacak gibi görünüyor.

Gözden kaçmayan detaylar:

* Minik Cemre’yi canlandıran, kendisi de minicik olan Lena Naz Kalaycı’yı sekizinci bölüme gelirken oyunculuğunun gösterdiği gelişmeden ötürü kutluyoruz.

* Dizide Aras Rona (Teoman Kumbaracıbaşı) karakteriyle ne yapacaklarını bilemiyor gibiler. Geçen bölüm hasta oğlu baygınlık geçirdiğinde çok korkup özeleştiri yapan, iyi bir insan ve iyi bir baba olamadığını söyleyen Aras’ın artık ailesinin yanında duracağı imajını vermişlerdi. Bu bölüm yeniden midemizi kaldırarak gözünün önünde büyüyen, hizmetçilerinin de kızı olan genç kadına sarkıntılık etmeye devam eder. Karakter bir an önce yerini bulmalı; bu şekilde parazit yapıyor.

* Ronaların kızı Sevda (Elif Doğan) aracılığıyla bir dizimizde daha tek seferlik ilişkiden hemen hamile kalan kadın klişesi gelecek sandık; sonra ters köşe olduk. Fakat bu kez de sevdiği erkeği elinde tutmak için hamile rolü yapan kadın klişesi yazılmış. Böyle olay örgüleri diziyi kaliteli olmanın sınırından her an çekebilecek detaylar. Gözden kaçıyor gibi görünse de diziden aldığımız hissiyattan kaçmıyor. Kişiliğindeki çokça defoya rağmen sevilen karakterlerden olmayı başaran Sevda’yı umuyoruz ki bu anlatıdan çekip kurtarırlar.

Dilek Taşı 9. bölüm fragmanı

Künye
Kanal: Kanal D
Yapım:  Pastel Film
Yapımcı: Yaşar İrvül, Efe İrvül
Yönetmen: A. Volkan Kocatürk
Senaryo: Can Sinan, Sema Tensi, Direncan Babacan, Zeliha Çiçek, Cüneyt İnay, Balca Yücesoy, Gökçe Balıkel
Oyuncular: Salih Bademci, Hazal Subaşı, Ozan Dolunay, Perihan Savaş, Özge Özberk, Elif Doğan, Teoman Kumbaracıbaşı, Çiçek Dilligil, Ahmet Mark Somers, Engin Yüksel, Fatih Al, Kürşat Demir, Afra Karagöz, Lena Naz Kalaycı, Ömer Toprak Yılmaz