FOX TV’nin beğenilen dizisi ‘Kızıl Goncalar’ın beşinci bölümünde mütedeyyin cenahın zeki genci Zeynep’in okuyabilmesi konusu devam etti. Hem toplum genelinde hem İslam’da kadının yeriyle ilgili sahnelerse bölümde öne çıktı.

Geçen hafta Zeynep’i (Mina Demirtaş), ailesinin mensup olduğu tarikattan ve babasından gizlice, yurtdışında okuyabilmek için gerekli hazırlıkları yaparken bırakmıştık. ‘28 Şubatçı’ olarak tanıtılan, ama günümüzde başörtülü Zeynep’i bizzat okutmak isteyen seküler Suavi dedemizse (Şerif Erol) düşüp başını çarpmıştı; yeni bölümde hastaneye kaldırılan dedemiz yaşıyor. Dedeye sahip çıkalım.

İslam’da kadın

Kadın haklarının ele alındığı sahneler çölde vaha gibiydi. Aydın duruşundan ve kendi yolunu çizmesinden ötürü dizinin tarikatı Faniler’den dışlanan Birgül (Sitare Akbaş), “İslam’da Kadının Yeri” konulu bir tartışmaya katıldı. Kadının rolünün erkeğe eş olmak olduğunu söyleyip ahkâm kesen adama bir güzel dersini verdi.

Ardından sevip de kavuşamadığı adamla kurduğu diyalogda el artırdı Birgül. Kendi yolundan giden bir kadın olduğu için çevresindeki erkekler tarafından günahkâr damgası, mütedeyyin olduğu için de seküler erkekler tarafından yobaz damgası yediğini hatırlattı. Ulusal kanallarımızda İslami bilgiler veren kadın sayısı yok denecek kadar az; dizilerde bari izleyelim.

Toplumda kadın

Erkek olarak doğmuş olsa daha özgür davranabileceğinden dem vuran Zeynep salıncakta sallanma isteğini sembolleştirerek kadın-erkek eşitsizliğine vurgu yaptı. Bu salıncak örneği alt metinde Zeynep’in daha çocuk olduğunu ve gündeminde nişan, nikah gibi konular olamayacağını da hatırlattı.

Suavi dedemiz düşüp kafasını çarpınca insanları karıştırma ve geçmişle bugünü ayırt edememe özelliği yüklendi kendisine. ‘Kızılcık Şerbeti’ndeki Ömer’in beynindeki baloncuk gibi bu da (hem gerçek hem mecazi anlamda) başımıza işler açtı. Eski yasakçı görüşleri tetiklenen dedenin Meryem’in (Özgü Namal) başörtüsünü resmen sökmesiyle oldukça rahatsız edici bir saldırı sahnesi izledik. Bu sahne bir yandan da Suavi dede üzerinden bu zihniyetin çiğliğini göz önüne sererek eleştiriyor.

Dizi yansıması:

🔴 Doktor Levent ve tarikatın gizemli mütedeyyini Cüneyd arasındaki diyaloglar her bölüm en beğenilen sahneler arasında. Bu bölüm yine düşüncelere daldık. Geçmişe, travmalarımıza takılı kalmak mı yoksa dualara sığınıp geleceğe bakmak mı? Üçüncü seçenek, bunları birleştirip geçmişi iyileştirirken geleceği yazmak mı?

🔴 Tarikatta ‘hanımanne’ dedikleri Müyesser (Asiye Dinçsoy) karakteri de hak hukuk bilen mütedeyyinlerden. Tereyağlı börek konusunda Meryem’in tavrını doğru bulan Müyesser bu bölümde de tarikat içi para dağıtımı konusundaki adil tavırlarıyla dikkat çekti. Tarikatta çalışan erkeklere sigorta yapılırken kadınlara yapılmaması sorununa el attı. Kimse ‘tarikatlar pirüpak gösteriliyor’ hezeyanına girmeden yazalım; Müyesser’in bu adaletinden tarikatın Sadi Hoca’sı pek rahatsız oluyor.

🔴 İzleyici şimdilik nikah yerine nişan yapan Cüneyd ve Zeynep’in, Zeynep reşit olunca da birliktelik yaşamasını istemiyor; çünkü bu ‘rıza inşasına’ giriyor. İkilinin abi-kardeşe evrilmesini, Cüneyd’in Zeynep’i sadece koruyan bir figür olmasını dileyen çok. Abi-kardeş ilişkisi gibi mi olur bilemeyiz ama Cüneyd, Zeynep’in tarikattaki kalkanı olacak gibi. Salıncakta sallanırken kendini özgür hisseden Zeynep’e “Özgürlük buysa ben nöbetini tutarım” cümlesi bir ipucu.

🔴 Seküler ailenin bir de gazeteci kızı Hande (Duygu Sarışın) var biliyorsunuz. Bu bölümde babasının onu ‘yetmez ama evet’çi olduğu için vatan haini ilan etmesi konusunda içini döktü. 2010 yılında babası gibi yasakçı zihniyetlere karşı özgürlükçü olayım derken kendi deyimiyle kumar oynadığını, ama bu kumarın kötü sonuçlandığını itiraf etti. Bir gün bir dizide ‘yetmez ama evet’çi bir karakter olacak ve ona empati sahnesi yazılacak deselerdi inanmazdık.

🔴 Suavi dede ve Zeynep aracılığıyla bilim ve din birlikteliği mesajı verilmeye devam ediliyor. Suavi dede kuantum fiziğiyle ilgili “İhtimaller ihtimalleri yaratır, kötü ya da iyi yoktur” derken Zeynep de Kur’an-ı Kerim’den paralel bir katkı yaptı: “Olur ki bir şey sizin için hayırlıyken siz onu hoş görmezsiniz, yine olur ki bir şey sizin için kötüyken siz onu seversiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz.”

🔴 Bu bölümün açılış cümlesini alıntılayalım: “Noksanlık, birbirine ait olanın henüz bir arada olmayışıdır,” (Martin Heidegger). Psikiyatr Levent, özgüvenli olmak için çok çaba sarf eden birinde önce bir noksanlık olarak aşağılık kompleksi aramak gerektiğini söylerken Cüneyd de fazla diye sevindiğimiz bir şeyin başka bir yerde noksanlık olarak baş gösterdiğinden söz etti.

Gözden kaçmayan detaylar:

🔴 Dizi değinmedik hiçbir konunun kalmamasına ant içmişçesine izleyiciyi tatmin ediyor. Mütedeyyin-seküler mahallelere olabildiğince eşit uzaklıkta kalabiliyor böylelikle. Baştan beri süregelen kıvam çok yerinde. İlk bölümden sonra en beğenilen bölümün bu olmasına da şaşmamak gerek zira leziz birçok diyalog vardı. Dizinin gücü bu mesajları diziyi Facebook ana sayfasındaki bayat mesajlara döndürmeden ve doğal şekilde verebilmesi.

6. bölümün fragmanı:


Künye
Yayın mecrası: FOX TV
Yapım: Gold Film
Yapımcı: Faruk Turgut
Yönetmen: Ömür Atay, Özgür Sevimli
Senaryo: Şükrü Necati Şahin, Melih Özyılmaz, Ceylan Güleç
Müzik: Ender Gündüzlü, Metin Arıgül, Can Sanıbelli
Oyuncular: Özgü Namal, Özcan Deniz, Mert Yazıcıoğlu, Erkan Avcı, Hazal Türesan, Mert Turak, Selen Öztürk, Şerif Erol, Duygu Sarışın, Sitare Akbaş, Tuğrul Tülek, Yakup Turğut, Asiye Dinçsoy, Mina Demirtaş, Esma Yılmaz, Zehra Kelleci, Cemre Melis Çınar, Can Kızıltuğ, Mısra Tüfek, Oğulcan İnan, Ömer Faruk Uluocak, (konuk oyuncu) Batuhan Gelener, Hamdi Alkan.

Dizicinin Rehberi – Kızıl Goncalar: Eğitim için kol kola