Türkiye’nin ilk ulusal çocuk müzik topluluğu Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası Cumhuriyet Bayramı coşkusunu Galataport'ta müzikseverlere yaşattı. Şef Rengim Gökmen yönetimindeki orkestra konseri büyük ilgi görüdü.

Türkiye bayramını ülkenin dört bir yanında kutladı. Doğuş Çocuk Senfoni Orkestra bu kutlamaların parçası oldu. Galataport’ta şef Rengim Gökmen yönetimindeki konserde orkestraya ilgi büyüktü. Güneşli havanın da etkisiyle boğaz kıyılarına akın eden İstanbullular Cumhuriyet Bayramı için düzenlenen konseri ilgiyle takip etti. Bir saati aşkın süren konserde şef Rengim Gökmen sık sık eserler hakkında bilgi verdi. Türkiye’nin en eski çocuk orkestrasını kurulduğu 2006’dan bu yana yöneten Gökmen etkinlik boyunca Cumhuriyet’in önemini vurguladı.

Konserin kapanışı ’10. Yıl Marşı’yla

7’den 70’e her yaş grubundan müzikseverin izlediği konserde operanın klasiklerinin yanı sıra ‘Hatırla Sevgili’, ‘Uzun İnce Bir Yoldayım’ gibi klasikleşmiş Türkçe eserler de seslendirildi. Konserde Devlet Opera ve Balesi sanatçıları Görkem Ezgi Yıldırım ve Ezgi Karakaya eşlik etti. Şostakoviç’in ‘2 numaralı Valsi’nin ardından Aşık Veysel’in dünya çapında bilinen bestesi ‘Uzun İnce Bir Yoldayım’la devam eden konserin kapanışı Cemal Reşit Rey’in eseri ’10. Yıl Marşı’yla oldu.

Konseri Türkiye’nin önde gelen orkestra şeflerinden Rengim Gökmen yönetti.

Yüzlerce müzikseverin izlediği konserin sonunda Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nın piyanisti Ecem Taçalan’la bir araya geldik. 16 yaşındaki Ecem Taçalan sekiz yılı aşkın süredir devam eden müzik kariyerini ve Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nı anlattı.

Koroyla müzikal yolculuğu başladı

İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda piyano eğitimini sürdüren Ecem Taçalan çok küçük yaşlarından itibaren hayatının müzikle iç içe geçtiğini vurguladı. Müziğe ilk adımı Beşiktaş Belediyesi Çocuk Korosu’yla attığını söyleyen Taçalan sonrasında tamamen bu alanda eğitim almaya karar verdiğini söyledi.

Genç piyanist Ecem Taçalan

Yolunun Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’yla kesişme hikâyesini anlatan Ecem Taçalan şunları söyledi: “Bu orkestrayı hocalarım ve arkadaşlarım sayesinde önceden de biliyordum. Buraya gelmeyi çok istiyordum. Seçmelerin düzenlendiğini duyduğumda hemen katıldım ve kazandım. Bu özel orkestraya dahil olmayı istememdeki temel motivasyon piyanistlerin bu noktadaki şansızlığı. Piyanistler orkestralarla birlikte pek çalışamıyor. Bu deneyimi tatmak için çok çabaladım” dedi

Bu tecrübeyi bir yılı aşkın bir süredir deneyimlediğini söyleyen Ecem Taçalan Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nda topluluğun yapısı itibariyle 18 yaşına kadar yer alabileceğini, dolayısıyla önümüzdeki iki yılda da buradaki çalışmalarda yer almak istediğini belirtti. Buradaki kariyerinin ardından hedefinin Rusya’da müzik eğitimine davam etmek olduğunu söyleyen Taçalan, Maurizio Pollini ve Marthar Argerich gibi büyük piyanistleri kendisine örnek aldığını söyledi.

Andrea Bocelli iftiharla sunar: 37 şarkılık düet retrospektifi