Fatih Sultan Mehmet, büyük bir komutan olduğu kadar çağını yakalayan ve hatta onun ilerisine geçen bir entelektüeldi. Farsça, Arapça, Yunanca ve Latince bilen padişahın kitaplığında 7 bin 200 kitap vardı.

Stefan Zweig, ‘İnsanlığın Yıldızının Parladığı Anlar’dan biri olarak nitelendiriyordu İstanbul’un fethini. Tarihin akışını değiştiren bu olayın mimarı Fatih Sultan Mehmet’ten de övgüyle bahsediyordu. Fatih Sultan Mehmet 21 yaşında İstanbul’u fetheden büyük komutan kimliğiyle olduğu kadar entelektüel yönüyle de dikkat çeken bir isimdi. Fethettiği İstanbul’u kurmak istediği imparatorluğun kültürel merkezi haline de getirmek istiyordu.

Eski Yunan ve Roma’nın kültür mirasıyla yakından ilgilenen, çok genç yaştan itibaren hem Doğu hem de Batı kültürüne hakim bir profil olarak karşımıza çıkan Fatih Sultan Mehmet yaşadığı dönem göz önünde bulundurulduğunda çağdaşı hükümdarlardan çok farklı bir bakış açısına sahipti. Bunda kuşkusuz Fatih Sultan Mehmet’in aldığı eğitimin de etkisi büyüktü. Karşımızda ‘İlyada’yı okumuş imparator duruyor. Rivayet edildiği üzere Fatih Sultan Mehmet İstanbul’un fethinden sonra Hektor’un intikamını aldığını söyleyecekti.

7.200 kitaplık kişisel kütüphane

Fethin arkasındaki ideali sadece askeri stratejilerle sınırlandırmak Fatih Sultan Mehmet’i eksik anlamak olur. İsmail Erünsal’ın ‘Fatih’in Entelektüel Portresi’ kitabında aktardığı üzere Fatih Sultan Mehmet fetihten sonra kentin surlarını onartırken aynı anda medrese imarına da öncelik vermişti. Beyazıt’ta inşa edilen Eski Saray’ın en önemli bölümü yönetim biriminin dışında Fatih’in kişisel kitaplarından oluşan kütüphaneydi. Padişahın gençliğinden bu yana taşıdığı ideali ve zihin dünyasını anlayabilmenin en kolay yollarından biri bu kütüphaneye bakmak olsa gerek. Oğlu 2. Beyazıt döneminde yapılan bir kataloglama çalışmasına göre Fatih Sultan Mehmet’in kütüphanesinde 7.200 adet kitap bulunmaktaydı.

Matbaa ve seri üretim gibi teknolojilerin daha yolun çok başında olduğu bir dönemde böylesi rakamlara ulaşan bir kitaplığa sahip olmak büyük bir merakın ve tutkunun ürünü olsa gerek. Kitaplığında Arapça, Farsça, Çağatayca, İtalyanca, Latince ve Yunanca kitaplar bulunan Fatih Sultan Mehmet dini metinlerin yanı sıra biyografi ve tarih çalışmalarına da büyük ilgi duyuyordu. Çocukluğundan itibaren en çok etkilendiği isimler Hz. Muhammed ve Büyük İskender idi. Kütüphaye fetihten sonra Doğu Roma sarayından alınan kitaplar da eklenmişti.

Tablosunu yaptıran ilk padişah

Google’a “portresini yaptıran ilk padişah” diye yazdığınızda karşınıza çıkacak isim Fatih Sultan Mehmet olacaktır. Fatih Venediklilerle oluşturmak istediği sulh ortamının bir göstergesi olarak bir İtalyan heyetin İstanbul’a gelmesini ister. Heyette olmasını istediği kişiler arasında sanatçılar da vardır. Bu sanatçılardan biri Rönesans ressamlarından Gentile Bellini’dir. Bugün Londra’da sergilenmekte olan ünlü Fatih Sultan Mehmet tablosu işte bu dönemin bir mirası olarak karşımıza çıkar.

Peki tüm o kitaplara, tablolara ve muhtemelen heykellere ne oldu? Fatih Sultan Mehmet İtalya seferi hazırlıklarını yaptığı sırada İzmit’te tam bilinemeyen bir nedenle hayatını kaybetti. Büyük İskender’inki gibi idealleri olan Fatih, tıpkı onun gibi bir fetih hazırlığındayken yine tıpkı onun gibi tam bilinemeyen bir nedenle hayatını kaybetmişti. Geride bıraktığı kitaplar ve tabloları hem oğlu 2. Beyazıt dönemi hem de sonrasında satıldı ya da bağışlandı.

Fatih Sultan Mehmet’in en bilinen tablosu Londra’da baş köşede