Haber fotoğrafçılığında dünyanın en önemli yarışmalarından kabul edilen Visa pour l’image festivalinde ödüller sahiplerini buldu. Perpignan şehrindeki yarışmada gecenin büyük ödülü Gazze fotoğraflarıyla AFP muhabiri Mahmud Hans’ın oldu.
Hans 2003’ten beri AFP için Filistin’de. Çalışmaları arasında Aralık 2023’te İsrail saldırısının ardından Al-Maghazi mülteci kampında meydana gelen hasarı ve İsrail ile Hamas arasındaki devam eden çatışmayı belgeleyen sahneler var. 44 yaşındaki fotoğrafçı jüriye ödül için teşekkür etti. AFP’ye yaptığı açıklamada “Umarım çektiğimiz fotoğraflar dünyaya bu savaşın ve acının sona ermesi gerektiğini söyler” dedi.
Festivalin bir diğer prestijli ödülünü kazanan isim de Gazze’deki insanlık dramını konu alan fotoğrafıyla Filistinli fotoğrafçı Loay Eyyüb oldu.
Savaşın ilk gününden Şubat 2024’ün sonunda Mısır’a sığınana kadar beş ay boyunca Gazze’de kalan fotoğrafçı Loay Ayyoub The Washington Post için Gazze’deki insani krizi ele aldı. Ailesi hâlâ Gazze’de olan fotoğrafçı İsrail şehrin büyük bir bölümünü hava saldırılarıyla yok ederken fotoğraf çekmeye başladı. Yüz binlerce Gazzeli gibi Loay da kaçmak zorunda kaldı. Ancak bir şekilde fotoğraflarını dünyaya sunmayı başardı.
Belediye başkanı ödülün geri alınmasını istedi
Eyyüb video konferansla katıldığı programda yaptığı açıklamada aldığı ödülü “Gazze’de görevlerini yerine getirirken öldürülen tüm gazetecilere ve Filistinlilere” adadı. Gazzeli fotoğraf muhabirinin konuşması sırasında Hamas’ı “Filistin’in direniş hareketi” olarak nitelemesi Perpignan’ın aşırı sağcı Belediye Başkanı Louis Aliot’nun tepkisini çekti. Aliot Gazzeli fotoğrafçıya verilen ödülün geri alınmasını istedi. Ancak Visa pour l’image organizatörleri aşırı sağcı Fransız siyasetçinin talebini reddetti.
Festival başkanı Jean-François Leroy İspanya’nın EFE haber ajansına “Jürimiz uluslararası fotoğraf editörlerinden ve uzmanlardan oluşuyor. Onlara katılsam da katılmasam da kararlarına her zaman saygı duydum” dedi. Leroy ise İsrail’in yabancı basının Gazze’deki çalışmalarını engellediğini, dolayısıyla bilgi edinme hakkını engellediğini, böylece bu çatışma bölgesinde neler olup bittiğini dünyaya yalnızca yerel gazetecilerin anlatabileceğini söyledi.