Fransız Devrimi'nin simgelerinden Delacroix'nın 'Halka Yol Gösteren Özgürlük' tablosu altı aylık kapsamlı restorasyonun ardından yeniden Louvre Müzesi'nde. 1874'ten bu yana müzede sergilenen tablonun hikâyesi ilginç ilhamlarla dolu.

Fransız ressam Eugene Delacroix’nın başyapıtı ‘Halka Yol Gösteren Özgürlük’ tabosu yeniden Louvre Müzesi’nde. Altı aylık kapsamlı restorasyonun ardından dev tablo uzun yıllar sergilendiği duvara yeniden asıldı. Elinde Fransız Devrimi’ni simgeleyen bayrakla savaşan kadın figürüyle ikonikleşen tablo, ‘Mona Lisa’dan sonra Louvre Müzesi’nin en çok ilgi gören eseri. Restorasyondan sonra Fransa Kültür Bakanı Rachida Dati’nin de katıldığı törenle yerine asılan tablonun sanat tarihinde önemli bir yeri var.

Devrimin zaferi Frig tacıyla müjdeleniyor

1830 Devrimi ile tahta geçen Kral Louis Philippe tarafından sipariş edilen eser aynı yılın sonbaharında tamamlanmış,  1831’de günümüzde Fransız Senatosu olarak kullanılan Lüksemburg Sarayı’nda sergilenmeye başlamıştı. Zaman içinde görüşlerini değiştirip daha katı politikalar uygulamaya başlayan Kral Louis Philippe tabloyu sergilendiği duvardan indirtmiş, ressam Eugene Delacroix’ya iade etmişti. Ressam da evinde yer olmadığı için tabloyu teyzesini evine bırakmıştı. 10 yıldan uzun süre unutulmaya yüz tutan tablo Louis Philippe’nin devrildiği 1848 Devrimi’nden sonra yeniden gündeme gelmişti.

Tablo 1874’ten bu yana Louvre Müzesi’nde sergileniyor.

‘Halka Yol Gösteren Özgürlük’ tablosu için yeniden itibar zamanıydı. 1852’ye kadar sürecek İkinci Cumhuriyet’in simgesi haline gelen tabloya sanat eleştirmenleri ilk başta biraz tavırlı yaklaştı. Devrimi kirli ve kıllı bir kadınla özdeşleştirmesi nedeniyle Eugene Delacroix’yı eleştirdiler. Ancak bu görüş kısa süre içinde etkisini yitirdi ve tablo Fransız Devrimi ile özdeşleşti. Dahası sadece şerefine sipariş verildiği 1830 Devrimi değil, 1789 Devrimi ile de ilişkilendirildi. Zaten de 1789 Devrimi’nin ateşini fitilleyen Bastille Hapishanesi’ne düzenlenen baskını konu ediniyordu. Modern çağın politik anlatımlı bilinen ilk tablosu olan eserde devrimi sembolize eden kadının başında bir Frig tacı vardı. Anadolu uygarlıkları arasında önemli bir yeri olan Friglerin kullandığı başlık zaferi simgeliyordu.

1874’ten beri Louvre Müzesi’nde

Eleştirmenlerin kirli ve kıllı diye eleştirdiği tabloda elinde bayrak tutan kadının yüzü daha sonra bir heykele de ilham olacaktı. New York’un simgesi Özgürlük Heykeli’nin başı ilhamını bu resimdeki yüzden almıştı. 1874 yılına kadar kısa aralıklarla sergilerde yer alan tablo bu tarihten itibaren dünyanın ilk daimi müzesi Louvre’da sergilenir oldu. Euro tedavüle girmeden önce Fransa’nın resmi para birimi Frank’ın 100’lük banknotunda da resmedilen tablo popüler kültürde de sıklıkla yer buldu. İngiliz rock grubu Coldplay’in ‘Viva la Vida or Death and All His Friends’ albüm kapağında Eugene Delacroix’nın ‘Halka Yol Gösteren Özgürlük’ tablosu var örneğin. Hatta albümün en popüler şarkısı ‘Viva La Vida’nın fonunda da bu tabloyla karşılaşırız.

Fransızların ulusal kültür mirası kabul ettiği tablonun önünde ilkokul öğrencilerini her an görmek mümkün. Resim dersleri için müzeye getirilen çocukların ‘Mona Lisa’ ile birlikte en çok resmetmesi istenen tablo olan ‘Halka Yol Gösteren Özgürlük’ Galeri 77’de ziyaretçilerini ağırlamaya bundan böyle de devam edecek. Devrimin ressamı olarak bilinen Jacques Louis David’in pek çok tablosu dahil tarihi ve siyasi öneme sahip tablolara ev sahipliği yapan bir salonda. Ve Fransız Devrimi’nin önemli figürlerinden Marat’nın ölümünü tasvir eden tablonun yanı sıra Napoleon’un Notre Dame’da taç giydiği sahneyi canlandıran dev tablo ve onu Avusturya Alpleri’nde atı Marengo ile şaha kalkmış gösteren eser de o galeride.

Şarkılar seni söyler dillerde marş adın