‘Se7en’, ‘Gone Girl’ ve ‘Dövüş Kulübü’ gibi filmlere imza atan David Fincher, şu sıralar 2007’den beri üzerinde çalıştığı ‘The Killer’ ile gündemde. Ancak onun gündeminde başka bir şey var, tüm sektörü ilgilendiren Oyuncular ve Yazarlar Birliği grevi.
‘The Killer’ Venedik’te ilk gösterimini gerçekleştirirken Fincher basın toplantısında greve ilişkin açıklamalar yaptı. Basın toplantısında da tekti. Zira başrol oyuncusu Michael Fassbender grev yasakları nedeniyle orada değildi. Yönetmen, stüdyolar ile oyuncular ve yazarlar için ortak bir noktada buluşacakları barışçıl bir çözüm çağrısı yaptı.
‘Her iki tarafın da ortasındayım’
“Açıkçası çok üzgünüm. Her iki tarafın da ortasında duruyorum” diyen Fincher, üzgün olduğunu söyledi ve ekledi: “Yapabileceğimiz tek şey insanları konuşmaya teşvik etmek.” Yönetmen ayrıca “Bu benim için çok üzücü. Her iki tarafı da anlayabiliyorum. Tek yapabileceğimiz insanları konuşmaya teşvik etmek” dedi. Yönetmen, ‘The Killer’ın pandemi sırasında çekildiğini söyleyerek pandemi döneminin sektörü olumsuz etkilediğini hatırlattı. Fincher, şimdi her şey yoluna girmişken grev nedeniyle yazar ve oyuncuların işlerini bırakmak zorunda kalmalarının kendisini üzdüğünü söyledi.
Alexis Nolent ve Luc Jacamon’un çizgi romanının bir uyarlaması olan film, bir suikastçının uluslararası bir insan avına katılmasını anlatıyor. Oyuncu kadrosunda Tilda Swinton, Arliss Howard, Charles Parnell ve Sophie Charlotte’ın da yer aldığı filmde başrol Fassbender, hem patronları hem de kendiyle savaşan, isimsiz bir katili canlandırıyor. Film, 10 Kasım’da Netflix kataloğundaki yerini alacak.