‘İnci Taneleri’  umutsuzluğun hâkim olduğu sezon finali yaptı. Dilber cephesini hayati tehlikeyle bıraktık, Azem’inse ne ilişkiden yana da ne de nihayet karşılaştığı kızından yana şansı yaver gitti. Peki sizce eşinin katilini öğrenebildik mi?

Geçen hafta Azem’le (Yılmaz Erdoğan) bir ilişkiye başlamak üzere olan Piraye (Selma Ergeç) Azem’in karısını öldürmekten hapis yattığını öğrenmişti. 17. bölümdeyse Azem suçlu olmadığını Piraye’ye açıklamadı; şaşırdık mı? Sadece bıyığının köşesinden şöyle bir ima edip gerisini Piraye’nin telepatik güçlerle anlamasını bekleyerek oradan ayrıldı. Müneccim değilseniz bu adamla bakkal-müşteri dahil herhangi bir ilişkiyi yürütmeniz çok zor arkadaşlar.

Hande’nin dili olsa…

Azem bu bölüm merhum eşi Hande’nin doğum günü vesilesiyle mezarlığa gitti ve yıllardır görmediği, aylardır da bulamadığı kızı Nehir’le (Sera Kutlubey) karşılaştı. Azem’le birlikte biz de duygulandık, ama Nehir’in ayaklarının geri geri gitmesine de şaşırmadık. Zira hâlâ annesinin ölümü aydınlanmadı. Vallahi Azem’in bu karın ağrısından merhum Hande bile bıkmıştır, mezardan çıkıp anlatacak her şeyi. Özetle sezon finalinde elde var sıfır.

Hesabı Dilber mi ödedi?

Azem, şiddet faili kocasından kurtulamadığı için cinayet planları yapan Dilber’i (Hazar Ergüçlü) bu bölümde niyetinden vazgeçirdi. Yeni plana göre geçen sefer işe yaramamış hukuktan bir kez daha medet umacaklardı. Fakat geç kalındı; Dilber ve arkadaşları, karşılarında çok kızgın ve bıçaklı bir Zahir (Mustafa Yıldıran) buldular. İtiş kakış sırasında kime ne olduğunu öğrenemedik, ama sahne öyle bir çekilmiş ki ‘hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oldu’. Dram dolu bir sahneyi aynı anda hem yoğun hem de ağlaklık katmadan yalın bir şekilde çekebilen yönetmene tebrikler.

Dizi yansıması

🔴 İzleyici bu bölümü sezon finaline yakıştıramadı. Hiçbir düğümün çözülmediği, merak edilecek yeni bir gizemin de yaratılmadığı bir sezon finali olduğu için yorumlarda ikinci sezona yönelik isteksizlik hâkim.

🔴 Ama replikler her zamanki gibi beğeni almaya devam etti. En güzel replik, Azem’in sırlarını öğrenen Piraye’nin bu durumu betimlemesiyle geldi: “Bir insan nasıl bu kadar yumuşacık, fısıldar gibi, bu kadar içten bir şekilde yalan söyleyebilir?” Bu cümleden Azem’in Piraye gözündeki imajını da çıkarabiliriz: Şairane, zarif, yumuşak ruhlu, güven veren bir adam. En çok da bu nedenle kırıldığını ima etti Piraye.

🔴 Beğenilen diğer replik, Azem’in başkalarının derdine yetişmekten yorgun düşmesiyle ortaya çıktı: “Herkes kendi hayatını mahvetme özgürlüğüne sahip.”

🔴 Sırları öğrenilen Azem, özel ders verdiği Ayça’yla (Ülkü Hilal Çiftçi) bir daha görüşemedi. Ancak Azem’in Ayça’ya oya gibi işlediği her şey baki: Ayça’yı odasında kendi kendine şiir okurken bulduk. Bu çağda boş zamanında şiir okuyan genç gördüysek hocamızın çabaları meyve vermiş demektir. Şiirimiz, dizide sıklıkla yer verilen Didem Madak’tan ‘Karınca Kumu’ idi.

Gözden kaçmayan detaylar

🔴 Hande’nin mezar taşına göre doğum günü temmuzda, ama dizide lise sınavlarına birkaç gün kaldığı söyleniyor, yani dizi güncel tarihle paralel. O halde Hande’nin doğduğu ay mayıs, nüfus kağıdındakiyse temmuz mu, yoksa bu detay minik bir hata mı?

🔴 Nergis Hocamızın (Yasemin Baştan) heyecanla pavyona gitmesi, dizinin eleştiri aldığı noktayı kaşıyor. Çoğunluğa göre dizide pavyon güzellemesi yapılıyor, PR’ını Dilber dansıyla yapan diziden sonra pavyonlara ilginin arttığı biliniyor. Diziyi izleyince oradaki zor yaşamları görüyorsunuz ve güzelleme olmadığı belli oluyor. Peki gayet bilinçli bir öğretmen olarak resmedilen Nergis pavyonların Dilber’inki gibi hayatlarla dolu bir sömürü çarkı olduğunu bilmiyor da mı koşa koşa gidiyor?

🔴 Dizide ve izleyici gözünde Aleyna (Gözde Gürkan) mafyadaki herkesi birbirine düşüren klasik kötü kadın olarak görülse de aslında bir şekilde o dünyanın içine girmiş, sert adamların arasında hayatta kalmaya çalışan bir kadın. Bir adamdan diğerine geçmesi, kurtulmak için bulduğu bir taktik. İşe yaramış olacak ki şimdilik kurtulabildi. Özetle gereksiz görülen Aleyna karakteri, böyle bir mesajın taşıyıcısıydı.

Genel bakış

Azem inci tanelerinden kalanları, yani çocuklarını buldu. Ama o ipe dizmeye çalıştıkça boncuklar ondan kaçıyor. Bunun sebebi de Azem’in bir türlü annelerine ne olduğunu açıklamaması. Yani Azem’in yeni hayatına bir türlü başlayamama sebebi yine kendi ketumluğu. Peki bu gizem neden uzatılıyor? Katilin kim olduğunu henüz Yılmaz Erdoğan da mı düşünmemiş?

Aklımıza şöyle bir yanıt geliyor: Dizi sürelerinin uzun, dikkat süremizinse hayli kısa olmasından ötürü, art arda gereksiz aksiyonlar isteyen sabırsız gözümüzü bir nevi eğitmek istiyor olabilir Yılmaz Erdoğan. Mesaj vermeye meyilli biri olduğundan bu pek mümkün.

Bunu sezon finalinden de teyit edebiliriz: Sezonu genelde en gizemli ya da en yüksek sahnede bitirme formülünü belli ki bilerek uygulamamış. Yılmaz Erdoğan sektörün kurallarına göre oynamak istemediğini yeterince belli etmiş oldu aslında. Her bölümün festival filmi gibi durağan olmasından, sanatsal yönden ödün verilmemesinden pay biçebiliriz.

Künye
Yayın mecrası: Kanal D
Yapım: BKM
Yapımcı: Necati Akpınar
Yönetmen: Şenol Sönmez
Senaryo: Yılmaz Erdoğan
Müzik: Ender Gündüzlü, Metin Arıgül, Can Sanıbelli, Şahin Kurnaz
Oyuncular: Yılmaz Erdoğan, Hazar Ergüçlü, Selma Ergeç, Kubilay Aka, Rıza Kocaoğlu, Sera Kutlubey, Bora Cengiz, Yasemin Baştan, Güven Kıraç, Selim Erdoğan, İrem Çıray, Onur Akbay, Mustafa Yıldıran, Ülkü Hilal Çiftçi, Orkuncan İzan, Mücahit Koçak, Furkan Rıza Demirel, Furkan Murat Uğur, Kayra Sır, Evren Duyal, Ümit Beste Kargın, Emrah Aytemur, Begüm Atak, Muhammet Kulu, Elif Erol, Deniz Erdoğan, Gözde Gürkan, Gülenay Kalkan, (konuk) Bekir Aksoy.

İnci Taneleri: Yalanlar sobelendi!