‘Kızıl Goncalar’ın 32. bölümünde Meryem tarikatta, kadınları çalışmaya ve çocuklarını okutmaya ikna ettiği bir mini-devrim yaptı. Gizli yapının kutuplaştırıcı söylemleriyse açık açık masaya yatırıldı.

Geçen hafta Cüneyd (Mert Yazıcıoğlu) tarikattaki çocukların aynı okula devam etmesi için onlara bursluluk sınavı ayarlamış, kazanamamaları halinde masrafları ödemek için senet imzalamıştı. Zeynep (Mina Demirtaş) kızları sınava hazırlarken ikizi Mira da (Esma Yılmaz) zavallım, aklınca iyilik olsun diye soruları çalıp Zeynep’e götürdü. Bunların çıkmış sorular değil de gerçek sorular olduğunu anlayan Zeynep ise büyük bir sınavdan geçti: Ne pahasına olursa olsun eğitim mi yoksa hakkaniyetli bir eğitim mi şeklindeki yol ayrımında ikincisini seçerek öğrencilerle birlikte sınavı terk etti.

Anneler isyanda

Sınava girmemekle kalmayıp kayıtlarını da sildiren çocuklar yeniden okumak isterse meteliğe kurşun atan mürşit Cüneyd masrafları nasıl mı karşılayacak? İşte o da Meryem’in (Özgü Namal) marifeti! Sadi Hüdayi ve eşi Hasna’nın (Erkan Avcı, Selen Öztürk) tüm engellerine rağmen Meryem, tarikattaki anneleri kızlarının kaderini değiştirmeleri için ikna etti. Böylelikle sadece çocukların okuması konusunda değil, kadınların çalışması konusunda da tarikatta devrim niteliğinde bir değişime önayak oldu. Anneler hasta bakım programında çalışacak, giderlere ortak olacak.

Nereden bölünsek?

Vahid’in ölümünün cinayet olduğu anlaşılınca Zeynep gibi Levent de (Özcan Deniz) Sadi Hüdayi’nin gizli yapıyla iş tuttuğundan şüphelendi. Bu yapının amacının ülkeyi kutuplaştırmak, böylelikle sözde dengeyi sağlamak olduğu artık biliniyor. Konu ilk kez açık açık konuşuldu ve Cüneyd ile Levent meşhur diyaloglarında “Siz siz gibi kalın, onlar onlar gibi kalsın” mantığını masaya yatırdı. Bunun İngilizlerin ‘böl ve yönet’ politikasına benzerliğinden bahseden Levent, yakın tarihimize de değindi. Toplumu sınıf (yoksulluk) ekseninden bölmenin iktidarlar için tehlikeli olduğunu, bu nedenle artık başka eksenlerden bölündüğümüzü hatırlattı. Tanıdık geldi mi? Hal-i pürmelalimiz sadece dış güçlere bağlanmayacaksa göndermeler tadında ilerliyor.

Dizi yansıması

🔴 Okul ve eğitim konusunun uzaması bizi rahatsız etmiyor, zira dizinin fitili buydu. Ancak akıllardaki soru aynı: Ülkede başka okul mu yok? İmam Hatipleri istemiyorsanız devlet okulları var. Neden illa özel okulda, hem de tek bir özel okulda diretiliyor?

🔴 Geçen bölümlerde Zeynep ve Birgül (Sitare Akbaş), Feyza’ya (Zehra Kelleci) okuma amacı aşılamıştı. Zeynep’ten büyük olan Feyza bu furyaya geç de olsa katılmaya karar verince Zeynep’in küçük kızlara anlattığı dersi kapı arkasından gizlice dinledi, yüreklerimizi burkmayı başardı. Neyse ki destekçisi artıyor; yeni bölümde Can (Can Kızıltuğ) onu akşam okuluna yazdırmaya çalıştı.

🔴 Vallahi Birgül dizinin feminist bayrağını Meryem, Levent ve sürpriz şekilde Can’a teslim etti. Akşam okulunun müdürü Feyza’ya “Okumana gerek yok, evlen, rahat et” minvalinde yaklaşınca Can o slogan gibi repliğini saldı meydana: “Çalışmayıp evde oturmak cazip olsaydı bunu kadınlara kaptırmazdık.”

🔴 Ama asıl nutuk Levent’ten geldi: Ev işlerini ve bakım vermeyi görev olarak içselleştiren Meryem’e bunun da emek olduğunu anlatan Levent, sahneyi favorilerimiz arasına taşıdı. Meryem zaten tarikattaki kadınlara ev içi emeklerinin karşılığını manevi de maddi de alamadıklarını bu sayede aşıladı. Ama öyle yağma yok Levent efendi, senin mesain bittiğinde Meryem’in de ev içindeki mesaisi biter. Akşam sofrayı birlikte kurup toplayın da lafların teoride kalmasın hocam.

🔴 Cüneyd de tarikatı eşitlik yolunda epey değiştirerek kendine şûra atamıştı malum. Beşli Masa kurulduğundan beri Cüneyd’in muhakeme yeteneğinin tatile çıktığından bahsetmiş, bunun demokratik yapılara bir taş olup olmadığını sorgulamıştık. Bu bölümde de Cüneyd’in hükmü vaaz vermek dışında yok gibiydi. Sadi Hüdayi’nin kiminle iş tuttuğu belli, Hasna desen onun uzantısı, Lokman (Emin Gürsoy) aşka düştü, Meryem de kararlara Levent’i dâhil ediyor. Öbür bölümde Cüneyd’in despot yüzünü görürsek dediydi dersiniz.

🔴 Levent ve Meryem, Zeynep’in velayetini almak için gelen sosyal hizmet görevlisine formaliteden değil de gerçekten evli gibi görünmeye çalışınca ikilimiz biraz daha kaynaştı. Geçen hafta Levent’in yanında başını açmaya karar veren Meryem, bu sefer kendini onunla el ele buldu. Beklediğimiz romantizm ilmek ilmek işleniyor. Kafa yapılarının farkına rağmen nasıl anlaştıklarına şaşıran görevliye cevabı Meryem verdi. Aynı meşrepten geldiği eski eşiyleyken hiç gün yüzü görmediğini söyleyerek bize, önemli olanın karşılıklı saygı ve sevgi olduğunu hatırlattı.

Gözden kaçmayan detaylar

🔴 Eğitim ve kadınların çalışması derken akla şu geliyor: Tarikatları dönüştürmek zor malum, bunun yerine neden tarikattan çıkmıyorlar? Tabii o zaman dizi biter, ancak buna bir açıklama yazılsa fena olmaz. Mesela şu olabilir: Kadınlar ve çocuklar çıkmak istese de tarikatın erkekleri kapalı yapı içinde iktidarlarını yaşamaya alışmış, diyebiliriz. Tarikattan çıkanlar bu sistemi bırakıp geride kalanları kaderine terk etmiş olacak, bunu istemiyorlar diyebiliriz. Kopya verdik, buyursunlar.

🔴 Sınav sorularının çalınması konusu Zeynep’in ahlaki sınavı ve Sadi Hüdayi’nin işine gelen bir entrika gibi görünse de aslında ülkemizde birkaç yıl öncesine kadar pek spesifik bir yapılanmanın başvurduğu yönteme gönderme. Zamanında yaşanmış mağduriyetin bedelinin başka yöntemlerle telafi edilmesinin hakkaniyetli olmadığı mesajı verilmiş bu bölümde.

🔴 Bölümün açılış sözü de bu mesajı doğrular nitelikte, Aziz Augustinus’tan geldi: “Doğru, kimse yapmasa da doğrudur. Yanlış, herkes yapsa da yanlıştır.”

33. bölüm fragmanı

Künye
Yayın mecrası: NOW TV
Yapım: Gold Film
Yapımcı: Faruk Turgut
Yönetmen: Ömür Atay, Özgür Sevimli
Senaryo: Şükrü Necati Şahin, Melih Özyılmaz, Deniz Gürlek, Gamze Arslan
Müzik: Ender Gündüzlü, Metin Arıgül, Can Sanıbelli
Oyuncular: Özgü Namal, Özcan Deniz, Mert Yazıcıoğlu, Erkan Avcı, Mert Turak, Hazal Türesan, Selen Öztürk, Şerif Erol, Duygu Sarışın, Asiye Dinçsoy, Sitare Akbaş, Tuğrul Tülek, Yakup Turğut, Mina Demirtaş, Esma Yılmaz, Zehra Kelleci, Can Kızıltuğ, Pelin Ermiş, Oğulcan İnan, Emin Gürsoy.

Kızıl Goncalar: Okullarda ibadet