Kızılcık Şerbeti: Yeni yıla herkes giremeyecek!

Geçen hafta tüm foyaları ortaya çıkan Görkem, kaynanası Pembe (Özge Özacar, Sibel Taşçıoğlu) tarafından kovulmaktan beter edilmişti. Eşi Fatih de eski karısı Doğa’ya (Doğukan Güngör, Sıla Türkoğlu) kaçınca tutunacak dalı kalmayan Görkem, daha beter planlar hazırlamak üzere baba ocağına döndü. Onun yüzünden birbirine düşen Ünallar ise birbirlerinden özür zinciri başlattı. Görkem’le yaşadığı ilişkiyi saklaması yüzünden bunlara neden olmamışçasına Ömer’in (Barış Kılıç) bu özürleri olgunlukla kabul ettiği sahneleri mizahi amaçlı yazılmış varsayıyoruz.

Restler çekildi

Görkem’den kurtulduklarına şükreden Pembe ve Abdullah (Ahmet Mümtaz Taylan), Fatih ve Doğa’nın barışmasını kabullenmekle kalmayıp imam nikahı yapmaları, eskisi gibi yanlarında yaşamaları için çifti şimdiden darladı. Ama hem ana kuzusu Fatih hem de dirayetsizliğiyle nam salmış Doğa bizi şaşırtarak Ünallara rest çekti. Tahmin ettiğimiz gibi, gizli ilişki yuvasına dönmüş bu daire, çiftin Ünallardan ayrı bir hayat kurmasına vesile olacak. Ancak ağzımız yandı bir kere, biz Fatih’e güvenmiyoruz. Evet, bu bölüm ailesine karşı gelmesine ve Doğa’nın kurduğu yılbaşı ağacına karışmamasına (hatta altına hediyeler bırakmasına) rağmen.

Görkem’den görkemli son

Görkem elbette yenilgiyi kabullenmedi. Arslanların ve Ünalların yılbaşı yemeği için toplanacağını öğrenince canilikte seviye atlayıp mekânı önce üzerlerine kilitletti, ardından kundaklattı ve intikam ateşinde can çekişenleri uzaktan izledi. Yanan mekândan ‘Squid Game’deki gibi kimlerin sağ çıkacağına dair hafta boyu kafa patlatsak da söz konusu dört ölüyü bu bölüm öğrenemedik. Fragman vermeyerek çakallık ettikleri için de bahisler hâlâ açık dostlar.

Dizi yansıması

🔴 Karakterler tabii ki itfaiye çağırmadı, giriş katındaki camları kırıp dışarı çıkmadı, mekânda tabii ki yangın tüpü veya söndürme sistemi yoktu. Buraları geçiyoruz, ama efektler de başarılı sayılmazdı. Yine de hazırlanan set ve yaratılan atmosfer sahnenin cehennemvari korkunçluğunu iliklerimize kadar hissettirdi. Bir de siyasi tarihinde otele kıstırılıp topluca yakılma travması yatan bir toplum olduğumuz düşünülürse…

🔴 Görkem’i muhtemelen son izleyişimiz olduğu için gözlerimizi dört açtık. En sevdiğiniz yemeğe bir de baharat ekleyip aldığınız zevki ikiye katladığınızı düşünün. Görkem işte o baharattı. Her karakteri ayrı sevilen ikonik bir diziye sonradan (üstelik kötü bir karakterle) girip bu kadar seyir zevki vermek kolay değil. Görkem’i Görkem yapan ve yerine başka oyuncuyu düşünemediğimiz Özge Özacar’ı, karakterin uç kişiliğini bu kadar iyi yansıttığı için tebrik ediyoruz.

🔴 Ölüleri öğrenemediysek de tahminler var! Birsen Altuntaş, Görkem’in ve babası Resul’un (Murat Ercanlı) öleceğini yazmıştı. Görkem, bu yemeğe katıldığını son anda öğrendiği babasını kurtarmak için ateşe atlamış ya da babasının ölümüne neden olduğu için kendini öldürmüş olabilir. Senaryoda değişiklik olur da Görkem ölmezse, hikâyeden çıkacağını bildiğimiz için sonu ya hapis ya da ruh ve sinir hastalıkları hastanesi olacaktır.

🔴 Bölüm boyu herkese acıklı replikler söyleterek kimlerin ölebileceğine dair bize yem attılar. Pembe’nin “Yoruldum artık” deyip durmasını yemedik bir kere. Ama Sönmez anne (Aliye Uzunatağan)  güçlü bir aday. Bu etkinliği, ölmeden önce küsleri barıştırmak için düzenler gibi bir havası vardı. Kadıncağız zaten düzenlediği etkinlikte insanlar öldüğü için bu vicdan azabıyla yaşamak istemez. Diğer adaylar, Sönmez’in ısrarla davet etmesinden işkillendiğimiz Zülkar (Bahtiyar Memili) ve de bölümün sonlarında vurgu yapılmaya başlanan Sevilay ile Leman (Özlem Çakar Yalçınkaya, Sevim Erdoğan).

🔴 Son aday ise Nilay’ın hasta annesi Sevtap (Feyza Civelek, Neslihan Yeldan). İkilinin anne-kız olduğunu öğrenen Meri (Şebnem Bozoklu) daha önce Sevtap’ın hırsızlığını gizlediği gibi şimdi de bu sırrı gizledi, üstüne bir de hastanelik olan Sevtap üzerinden anne sevgisine ve özlemine vurgu yaptı. (Bölümün en duygusal sahnesiydi bu arada!) Bizce yine de az ömrünün kaldığı söylenen Sevtap’ı kızıyla barıştırmadan öldürmezler. Hatta ikisinin de yangında ölümden dönmesi barışmalarına vesile olabilir.

🔴 Nilay’ın annesine karşı önyargılı tutumunun ana nedeni, babaanne elinde büyürken annesinin kötülenmesine maruz kalmasıymış. Nilay farkında olmadan yurdum insanında hastalık haline gelmiş bir duruma, çocukların ebeveynlerine ya da akrabalara karşı doldurularak yetiştirilmesine değinmiş oldu aslında. (Törelerin devam ettiği bölgelerde bu zaten direkt kan davasına bağlanıyor.)

🔴 Sırrı açığa çıkan Sevtap bir rahatladı pir rahatladı ve en eğlenceli sahne buradan geldi. Aynı gece Meri’yi eskiden çalıştığı pavyona götürünce sahnede Dilber var sanıp gözlerimizi ovuşturduk bir an. İşte bunlar hep diziler arası ortam bölüm çekmek için kaçan fırsatlar. Hiç olmazsa Meri’yi canlandıran Şebnem Bozoklu’nun ‘Ulan İstanbul’da canlandırdığı pavyon şarkıcısı Yaren’e bir gönderme yapsaydınız!

🔴 Tüm bu yaşananlar birine ders oldu mu? Pembe, Görkem’in şeytanlıklarını göremediği için kendisine büyü yapıldığını düşünürken Halime abla (Güneş Hayat) onu gerçeklerle yüzleştirdi ve Fatih’in tespitini doğruladı: “Senin elini, kolunu, dilini bağlayan şey hep haklı olmak istemen.” Pembe hiçbir musibetten ders almıyordu; çünkü hatalı olduğunu algılayamıyordu. Yakınları tarafından alnının çatına söylenen bu sözler işe yarar mı? Sanmıyoruz, zira iftiraya uğrayınca kendini hayır işlerine veren Pembe masum olduğu anlaşılır anlaşılmaz elini eteğini oralardan çekti. Çakal seni.

Gözden kaçmayan detaylar

🔴 Bu bölüm Kıvılcım (Evrim Alasya) işi gereği bir eğitim derneğinin başkanıyla röportaj yapmıştı. Bu başkanın adının Türkan Sevinç olması, Türkan Saylan’a bir saygı duruşu gibi geldi bize. Ne dersiniz?

🔴 Kıvılcım’ın baş düşmanı, Ünalların şirketindeki muhafazakâr ve ahlak bekçisi Haluk’u (Erol Erarslan) bu bölüm pavyonlarda bulunca “Asıl ahlaksız bunlar” mesajı verildi çaktırmadan. Ama bu durum klişe kokmadı mı? Adam ikiyüzlü biri çıkmasa da zaten eleştiriyoruz, zaten sevimsizlikte çığır açıyor.

🔴 Son Görkem değerlendirmesini yapalım: Görkem başta ailesinden kurtulup rahat etmek için Fatih’le evlenmeyi kabul etmişti. Ancak babası muhafazakâr olsa da kızının yaşam tarzına karışmayan biri çıktı. Görkem’in rahat etmek için evden kaçan kadından sanki ezelden beri Fatih’i isteyen takıntılı birine dönüşmesi olay örgüsünde bir pürüzdü. Yine de Görkem vesilesiyle akıl sağlığının önemini izledik diyelim. Burada kritik olan nokta, psikiyatra veya psikoloğa gitmek için Görkem gibi biri olma zorunluluğu olmaması veya bunun ‘delilik’ olarak algılanmaması gerektiği.

Künye
Yayın mecrası: Show TV
Yapım:  Gold Film
Yapımcı: Faruk Turgut
Yönetmen: “Ketche” Hakan Kırvavaç
Senaryo: Melis Civelek, Zeynep Gür
Müzik: Ece Ölçer, Serkan Ölçer
Oyuncular: Evrim Alasya, Barış Kılıç, Ahmet Mümtaz Taylan, Aliye Uzunatağan, Sibel Taşçıoğlu, Sıla Türkoğlu, Ceren Yalazoğlu, Doğukan Güngör, Feyza Civelek, Emrah Altıntoprak, Servet Pandur, Rahimcan Kapkap, Güneş Hayat, Soydan Soydaş, Sevim Erdoğan, Batuhan Bozkurt Yüzgüleç, Fatih Gühan, Özlem Çakar Yalçınkaya, Bahtiyar Memili, Murat Ercanlı, Vurgun Adalayı, Hasan Emre Avcı, Neslihan Yeldan, Özge Özacar, Şebnem Bozoklu.

Kızılcık Şerbeti: Aşk her şeyi affeder mi?