Kadıköy'ün simgelerinden Rexx sineması yıkılsın mı, yıkılmasın mı? Koruma Kurulu'na göre binanın tarihi değeri yok, dolayısıyla yıkılmasında sakınca da yok. Ama mimarlık örgütleri öyle düşünmüyor. Onlara göre binanın mimari değeri çok yüksek.

Kadıköy Çarşısı’nın ve Moda semtinin gözde kültürel mekanlarından biri olan, bir anlamda tarihi Rexx sineması epeydir kapalı. Şimdilerde ise kentsel dönüşüme girip yıkılması söz konusu.

Bu yıkımı kimin istediği bir türlü açık açık söylenmiyor. Sinema binası Rum kilisesi vakfına ait. Vakıf elini kapalı tutuyor, yıkım haberlerini doğrulamıyor. Kadıköy’ün CHP’li Belediye Başkanı Rexx’in yıkım planlarından haberinin olmadığını söylüyor.

Ama daha birkaç gün önce 10Haber’de okudunuz. İstanbul Kadıköy’de bulunan ve semtin simgesel yapılarından olan Rexx Sineması’yla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul 5 Nolu Koruma Kurulu sinemanın kültürel bir varlık olmadığına hükmedip yıkımında sakınca olmadığı kararı vermişti.

Koruma Kurulu bu kararı durduk yerde vermedi, kendisine yapılan bir başvuru üzerine verdi. Peki başvuran kimdi? Sinemanın yıkılacağına dair planlardan haberinin olmadığını söyleyen Kadıköy Belediyesi başvurmuştu Koruma Kurulu’na.

Aslında Kadıköy Belediyesi de durduk yerde ‘Yıkılmasında sakınca var mıdır’ diye başvurmamıştı Koruma Kurulu’na, belediyeye göre bina olası bir depreme karşı dayanıksızdı.

Peki bu ‘Depreme karşı dayanıksız’ görüşünün dayanağı neydi? Bu raporun da sinemanın da içinde olduğu binanın sahibi olan Rum vakfından habersiz hazırlanması mümkün değildi.

Yani arka planda Rexx sinemasını yıkıp burayı kentsel dönüşüme sokmak ve bu binanın yerine başka işlevleri olan yeni bir bina yapmak için belki yıllardır devam eden bir çaba vardı. Koruma Kurulu’nun ‘Burası tarihi değil, yıkılmasında da bir sakınca yok’ kararı, bütün bu çabaların son halkası.

Bu kararın alınmasının ardından artık buldozerler ve yıkıp ekipleri her an buraya girebilir.

Ancak kamuoyunda yıkım kararına tepkiler var. En önemli tepkilerden birini mimarlık alanında uzmanlaşmış kurum ve dernekler verdiler. Onlar, Koruma Kurulu kararına katılmıyor. Mimarlık örgütlerine göre Rexx Sinemasının içinde yer aldığı bina aslında ‘Kültürel ve mimari değer’ olarak tescil edilmeliydi.

Docomomo Türkiye Ulusal Çalışma Grubu, Koruma ve Restorasyon Uzmanları Derneği, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Icomos Türkiye 20. Yüzyıl Mirası Ulusal Bilimsel Komitesi yaptıkları ortak açıklamada “Rexx Sineması modern mimarlık mirası olarak korunmalıdır” diyor.

Mimarlık örgütlerinin yaptığı açıklama buranın nasıl bir miras olduğunu anlatıyor:

“Kadıköy Rexx Sineması Maruf Önal tarafından 1961’de tasarlanmış, 1962’de inşaatı tamamlanmıştır. Maruf Önal Türkiye’nin modern mimari mirasında önemli yeri olan, birçok nitelikli yapı tasarlamış bir mimar olarak mal sahibi tarafından özellikle seçilmiştir. 60 yılı aşan bir süredir Kadıköylüleri kaliteli filmlerle buluşturan Rexx Sineması, Sakız Gülü ve Kadife Sokak’ın köşesine kent dokusuna ve insan ölçeğine saygı göstererek yerleşen mütevazı kütlesiyle ve cephesindeki cam ve beton ilişkisinin ritmi ve zerafeti ile kentlinin kolektif belleğinde yer edinmiştir.

Rexx Sineması’nın mimarı Maruf Önal.

Heykelsi sarmal merdiveniyle tanımlanan iç mekanı da anılarda hep yaşayacak bir buluşma yeridir. Özgün ve işlevselci yaklaşım ile üretilmiş olan Rexx Sineması Türkiye’nin 20. yüzyıl ortası modernizminin kentsel ve mimari değerlerini taşıyan bir örneğini oluşturmaktadır.

Mimar Önal Rexx Sineması’nı yapının yerinde 1870’lerde inşa edilmiş olan Apollon Tiyatrosu’ndan kalan horasan harçlı duvarı koruyarak tasarlamıştır. Bu duvarın ait olduğu öngörülen Apollon Tiyatrosu’nun Türk tiyatro tarihinin en önemli isimlerinden Afife Jale’nin ilk sahne aldığı yer olması Rexx Sineması’nın mimari özelliklerinin yanı sıra toplumsal ve kültürel değerler de barındırdığını göstermektedir.

Konunun uzmanları olarak mimari miras değeri ve İstanbul kent tarihi ile ilişkilenen sosyo-kültürel özellikleri ile öne çıkan Rexx Sineması’nın tescillenerek yasal koruma altına alınması, böylece yıkımı engellenerek hak ettiği biçimde özgün kimliğiyle korunabilmesi ve işlevini sürdürebilmesi gerektiği görüşündeyiz.”